7.BÖLÜM

131 110 0
                                    

Endişe beraberinde korkuyu da getiriyordu. Ve tüm bedenine bunu enjekte ediyordu.

Hayatının bir anda alt üst oluşunu oturup izlemek ve sesizce düşünmek, bu çok ağır bir yüktü.

üzerime düşen bu ağırlığın altında ben boğuluyordum. Kaldıramıyordum.

Çünkü hayatım hiç hayal etmediğim bir şekilde değişiyordu.

Şuan buradan bir an önce çıkmak ve gizemin yanında olmak istiyordum.

Saatlerce buradaydım. Ve umudun son demlerini yaşayan bir insan nasıl olursa ben de öyleydim.
Gözlerinden akmasını istemediğin o zamansız tek damla göz yaşı olur işte onun akmasına izin vermemek gibi içimdeki umudun da benden akıp gitmesine izin vermemeye çalışıyordum.

Kimseden haber almadan ne olduğunu bile anlamadan ve suçsuz bir şekilde bekliyordum. Bu bekleyiş ne kadar sürecekti bilmiyorum, sonucunda ne olacaktı en çok merak ettiğim şey buydu. Ama buradaki adamlardan nefret etmiştim.

Eğer buradan çıkarsam ve suçsuz olduğum ortaya çıkarsa onlara söyleyeceğim iki çift sözüm vardı. Çünkü psikolojimin iki saatte ne hâle gelebileceğini göstermişlerdi.

İçimde düşündüğüm bunca şey karnımda ağrılara sebeb oluyordu.

O uzun bekleyişten sonra büyük otomatik kapı da gördüğüm manzara yüzümde tebessüm oluşturacak kadar güzeldi.

Hiç bir şey gözlerimin böyle parlamasına sebeb olamamıştı.

Dedem gelmişti.
Sonunda yalnız değildim. Korkmama gerek yoktu. Çünkü  burada tek değildim.

Bana doğru geliyordu. Her adımında ona bunları yaşattığım için kendimi kötü hissediyordum.

Ama şu an yanımda olduğu içinde çok mutluydum. Benim başımı yaslayıp dinleneceğim tek kişiydi.

Saat kaç olmuştu. Normal hayatımda bu saatte çoktan uyumuştum. Ah normal hayatım benim sahip olduğum ve yaşadığım o güzel hayatıma iki günde yabancı olmuştum.

𝙱𝚞 𝚖ü𝚖𝚔ü𝚗 𝚖ü𝚢𝚍ü?

Çünkü benim bir düzenim vardı.
Sıkıcı da olsa bir hayatım vardı.

Benim sevdiğim ve değer verdiğim, zevk aldığım kendime ait bir hayatım vardı.

Dedem yanıma geldiğinde yüzüme nasılsın dercesine bakıyordu. Bana daha da yaklaşıp,

Gözlerimin içine şefkatle bakıp sarılmak için kolları açık bir vaziyette karşımda duruken gözlerim tekrar dolup taşmıştı.

Ama bu sefer az da olsa mutluluktandı. Dedemden gördüğüm destektendi.

"Kumsal, kızım iyi misin?"

"İyiyim dedeciğim."

"Noldu burada kızım neden buradasın?"

"yeter bu kadar sohbet. Bu gece nezarethanede kalacaksın."

Ne demek yeter bu kadar daha konuşmadık bile!
Hem ne nezarethanesi?
Ben neden oraya gideyim ki

Ben buradan çıkmayacak mıydım?

𝙱𝚎𝚗 𝚋𝚒𝚛 ş𝚎𝚢 𝚢𝚊𝚙𝚖𝚊𝚍ı𝚖 𝚔𝚒!

"ne diyorsunuz, bırakmam kızımı burada, ne nezarethanesi!"

Dedemi ilk defa bu kadar sinirli gördüm desem yalan söylemiş olmazdım.

"Kumsal, ne diyorlar bunlar?"

Dönüp bana sorduğunda ise donup kalmıştım.

Ben bile anlamamışken dedeme nasıl cevap verecektim.

HER ŞEY BİRAZ SENWhere stories live. Discover now