special edition, i'm still trying everthing to keep you looking at me

Start from the beginning
                                        

"Merhaba herkese!"

Dawoon bağırarak bahçeye girdiğinde ona karşı platonik aşk besleyen Taejin koşarak onun bacaklarına sarıldı, bu herkesi gülümsetirken Seokjin amcanın gözlerinde gördüğüm hafif hüzün mırıltılar çıkarmama sebep oldu. Kendini kızların yanına bırakırken çok sıcak olduğunda yakınıyordu, bunu bir de bana sormasını isterdim zira kendimi, yanan bir soba gibi hissediyordum. "Babamlar birazdan gelir, ben Beom oppayı merak ettiğim için herkesten önce geldim." dedi Dawoon, gözlerini bana dikerek incelemenin ardından "Kurt hali bile yakışıklı, bu haksızlık." diyerek sırtını bahçemizdeki elma ağacına verdi.

Benim rahatsız hissettiğimi fark eden Jeongguk babam yanıma gelerek tüylerimi okşarken iyi hissetmemi sağlıyordu, onda bulunan şifa gücü rahatlamamı ve bu dönemi en acısız şekilde atlatmamı sağlarken ona yaslandım.

Ne kadar bu halde kalacağımdan emin olamıyordum, en az iki gün sürdüğünü söylemişlerdi ve bu halde beklemek benim için oldukça zor olacaktı.

Geceyarısı gelirken herkes uyumak için evlerine dağıldı ve bahçede, tek başıma kaldım. Evin odalarının ışıkları teker teker sönerken ön patilerimin üstüne yatarak biraz uyuyabilmek için gözlerimi kapattım. Jeongguk babam bana dokunmadığı sürece acıya katlanmak gittikçe zorlaşıyor benim için.

"Jeon Beomgyu."

Karanlığın içinde duyduğum derin ses doğrulmama ve kulaklarımı dikmeme sebep olurken, gözlerimi bahçenin etrafında gezdirdim.

Bir ağacın altında benim boyutumdan biraz daha büyük, siyah gözleri inci taneleri gibi parlayan, tamamen karanlığın kendisinden var olmuş gibi görünen kurt, birkaç adım gerilemem sebep oldu.

Uluyarak yardım çağırmak için başımı gökyüzüne kaldırdığım sırada "Buna gerek yok, genç kurt." dedi ve o an, aslında sözcüklerin zihnimin içinde belirdiğini fark ettim, bakışlarım yeniden ona indiğinde yaşlı gözler benim üzerime dikilmiş haldeydi.

"Güçlüsün ve birazdan, daha güçlü olacaksın. Sana bırakacağım bu mirası iyi koru ve değerlendir, Beomgyu. Sen evrenin en güçlüsü olurken ben her zaman varlığımla seni destekleyeceğim."

Sonrası karmaşaydı, dün gece yaşadığım acıyı bir iğne batması gibi hissetmeme sebep olacak bir acı bedenimi kavrarken parıltılar saçan kurt gittikçe silikleşiyordu, durmadan devam eden ulumam evdeki herkesin bahçe çıkmasına sebep oldu.

Jeongguk babam kızların bana doğru koşmalarına engel olurken bacaklarım sonunda beni tutamaz hale geldi, kendimi çimenlerin üzerine bıraktım. Kurtun partıltıları giderek sönerken kendisi de dünyadan yavaş bir şekilde silikleşiyordu, bana bakan minnet dolu bakışları altında gözlerim acıdan kapandı.

--

İnsan bedenimde gözlerimi aralarken tüm acı gitmişti ve kendimi iyi hissediyordum, ayağa kalkarken babamların hemen ağacın altına benim için bir şort ve tişört bıraktıklarını görmem minnet duymama sebep oldu, üzerimi giyinmenin ardından kollarımı havaya kaldırarak gerindim ve insan olmanın tadını çıkardım.

Dün geceye dair anılarım silik bir şekilde devam ediyordu, acı net bir hatıra bırakıyor olsa da o kurdun kim olduğu konusunda ve bana ne miras bıraktığı hakkında hiçbir fikrim yoktu.

invisible string' taekookWhere stories live. Discover now