15

100K 5.2K 1.6K
                                    

Keyifli Okumalar🍃

---

Avuçlarımın arasındaki biriktirdiğim çekirdek çöplerini, yatağın üzerindeki kaba döktüm.
Ellerimde kalanları kabın üzerinde hizzalayarak sirkeledim.

Enseme yediğim darbeyle dağınık saçlarım önüme gelirken sinirle Tugay'a döndüm.

"Lan ne vuruyorsun şerefsiz?!" Diye sinirle konuştuğumda sesli bir sabır çekti.

"Yatağa dökülüyor Asmin! Ben yatıyorum burada. Gece gece çarpılacağım kızım senin yüzünden!" Mala anlatır gibi konuştu sinirle.

"Amınakoyim zaten çarpılmış gibisin mübarek. Daha kim seni çarpıp ne yapsın!" Alayla gülerek yanağına vurdum. Bundan sinir olmuş olacak ki elleriyle yüzünü sertçe sıvazladı.

"Ya ben hangi akla sizi cağırdım ki! Biriniz yetiyordu zaten!" Allahtan gelin alın şunu dedim he! Oturdunuz daha da kalkmıyosunuz!" Nil uzandığı yataktan Tugay'a dönerek orta parmak çekti.

"Kanka bak sen böyle yapınca insanın evine gelesi gelmiyor. Misafiriz abi biz ya. Az misafirperver olsana." Diye konuştuğum sırada sinirle güldü.

"Allah için gidin daha da gelmeyin ya! İlla sizi istemediğimi anlamanız için kolunuzdan tutup kapıya mı atayım?!" Gözlerimi kısıp yandan bir bakış attım.

"Aşk olsun kanka ya kırıldım ama." Alınmış gibi yaparak yatağın başlığına yastladım.

Bir yatağa üç kişi yayılarak oturmuştuk. Bir boşluk hissettiğimde anlamayarak bacaklarımı yatakta üst üste atarak, yastlandığım yerde dikeldim.

Sahi Arda neredeydi?

Odanın kapısı sert bir şekilde aniden açılınca, kapıdan Arda berildi. Suratındaki ifadeyle güldüm.
Allahım tipe bak!

"Tugay kanka, ben sana şey diyeceğim." Diye kapıda dikelirken ellerini tişörtünün eteklerine koydu. Bir aşağı bir yukarı kaldırırken kıvranıyordu yerinde.
Sıkıntılı hali her halinden belliydi çocuğun.

"Ne diyeceksin amınakoyim?" Diye konuştu Tugay. Bir yandan da halinden anlamış olacak ki oturduğu yerde dikleşti.

"Ya kanka burada söylemesem, ayıp olur oğlum." Dediğine benle Nil sırıtarak gülerken, Tugay bizden uzak sinirle yumruk yaptığı ellerini bacaklarına vurdu.

"Oğlum ne yaptın söylesene!" Diye bağırdığında Arda sıkıntıyla saçlarını karıştırdı.

"Kanka tuvaletimi yapıyordum işte, tam kalktım sifona bastım. Gitmedi amınakoyim. Lavabo tıkandı işte." Zar zor konuşup söylendiği sırada kahkaha atarak yatakta tepindim. Gülmekten gözlerimden yaşlar gelmeye başladığında zorlukla karnımı tuttum.

Benden bir farkı olmayan Nil gülerek yataktan aşağı yuvarlandı.

"Lan it ne kadar sıçtın sen tuvalete!" Diye bağıran Tugay'ın sesiyle gülmem artarken derin derin nefesler almaya çalıştım.

"Nebileyim oğlum! Mutfakta o noodle mı nedir tabakta o vardı işte, canım çekti yedim. Midemi bozdu heralde!" Diye konuştuğu sırada kapıdan içeri girdi çekinerek.

Tugay sinirle yataktan kalkarak Arda'nın ensesine bir tane sertçe yapıştırıp odadan çıktı. Büyük ihtimal tuvaletin durumuna bakacaktı.
Allahtan evde Selma ablalar yoktu.

"Siz ne gülüyonuz lan! İnsanlık hali olamaz mı?" Gülmemi zar zor durdurup komidindeki dolu bardaktaki suyu zorlukla içtim.

Nil gülmeyi kesmiş, yatağa tekrar uzanarak Arda'ya sırıtarak bakıyordu.

GÜLÜMSE; POLİS | Yarı TextingWhere stories live. Discover now