Akıl sağlığını ciddi anlamda yitirmiş olmalıydı. Sakinliğimi korumaya çalışırken, arka cebimden yavaşça telefonumu çıkarttım. Ayza arkasını döner dönmez ses kaydını açtım ve tekrardan arka cebime koydum.

'' Anonimin telefonunu nasıl aldın Ayza? Anonim kim ve o olduğunu nasıl anladın?'' dediğimde kahkaha attı, ardından bu tarafa döndü.

''Cidden Sırma... Çok salaksın. Sence normal şartlarda bir kız ile bir erkeği aynı odaya koyarlar mı? Bunların hepsi palavra ve Ahmet Hoca da işin içinde'' Kaşlarım çatıldı.

''Nasıl yani?''

''Yanisi... Ahmet Hoca, Rana denen şu salak kızın Dayısı ve bunu gizliyorlardı. Nereden biliyorsun diyecek olursan, onları takip ettim'' dedi ve sırıttı.

Ruh hastasıydı... Ciddi anlamda psikopatlaşmıştı.

Ellerini önünde birleştirdi ve devam etti.
''Arda, bir kız ile aynı odada kalacağını söylediği an anladım Rana'nın anonim olduğunu. Ahmet Hoca zaten Arda'yı seviyor ve ona güveniyor.

Nedenini şu anlık bilmediğim bir sebepten ötürü ailesi de Rana'ya karşı çıkmayınca, onları aynı odaya koydular. Böylece Rana ile Arda'm, daha da kaynaşacaklardı.'' dedi. Histerik bir şekilde güldükten sonra ekledi.

''Benim işime gelen kısmı kolay hallettim. Buraya geldik, Arda kızı bayıltmış zaten. Eve girdiğimde baktım Arda da uyuyor, biraz uğraştım ve hattı sakladığı yeri bulup aldım. Sonra kendi telefonuma taktım falan filan...'' derken gayet rahattı. Sanki her gün yaptığı bir şeyi anlatıyormuş gibiydi.

Bu cidden sağlıklı değildi. Düzgün düşünemiyordu.

''Ayza, sen iyi değilsin''

Kafasını aniden bana çevirdiğinde irkildim. Yüzü hala kızarıktı fakat gülümsüyordu. Bütün bedenini bize çevirdi ve yavaş adımlar ile bu tarafa geldi.

'' Ben gayet iyiyim. Fakat Fatih, senin onu sevdiğini öğrendiğinde, sen pek de iyi olmayacaksın''

Kaşlarım havalanırken, ağzım bir karış açıldı. Bunu bana yapamazdı, değil mi? Yapardı. O şu anda benim tanıdığım Ayza değildi. Yapabilirdi.

''Ayza... Sen ne diyorsun?''

''Gayet açık ve net bir şekilde söylediğimi düşünüyorum'' dedi ve eğildi. Yüzü ile yüzüm arasında çok az bir mesafe vardı ve pis sırıtışı, midemi bulandırıyordu.

''Beni ispitlersen, seni ispitlerim''

Kaşlarım çatıldı. ''Ne ispitlemesinden bahsediyorsun Ayza? Çocuk muyuz biz? Bunu söylemek zorundayım, bilmeye hakkı var!''

Hiddetle söylediğim şey karşısında, kahkaha atarak geri çekildi. '' Öyle deme ama Sırma, Fatih'in de bilmeye hakkı var o zaman?''

Tam bir şey demek için ağzımı açmıştım ki, Sedef araya girdi. '' Beni tehtit edebileceğin hiç bir şey yok Ayza. Şimdi gidiyorum ve olanları Arda'ya anlatıyorum'' dedi ve ayağa kalkıp kapıya doğru hızlı adımlar atmaya başladı.

Gülümsedim. Zafer kazanmış bir eda ile Ayza'ya döndüğümde, kollarını birbirine bağlamış bir şekilde Sedef'in arkasından baktığını gördüm. Kaşlarım tekrardan çatıldı.

''Cık, cık, cık... Bunu istemezsin Sedef'' dediğinde Sedef, olduğu yerde durdu. Ayza devam etti.
''Annenlerin, sigara içtiğini öğrenmelerini de istemezsin bence ''

Hassiktir.

Sedef yavaşça Ayza'ya döndüğünde, Ayza ona sırıtarak bakıyordu. ''Yapamazsın...'' Sedef'in kendisiyle çelişen sesine karşılık, Ayza kendinden emin bir şekilde başını salladı.

''Evet, yaparım tatlım'' dedikten sonra önce bana döndü, sonra tekrardan Sedef'e. ''İkiniz de çenenizi kapatsanız iyi edersiniz. Yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim''

Tam o sırada telefonuna gelen mesaj sesi ile, hepimizin bakışları Ayza'nın cebine gitmişti. Hızlı bir şekilde cebinden telefonunu aldıktan sonra gülümsedi ve ekranı önce Sedef'e, sonra bana gösterdi.

Fatih: Ayza

Fatih: Arda'nın sana söylemek istediği şeyler varmış

Fatih: Sana karşı sert davranmış sanırım, onun için özür dileyecek

Fatih: Söyleyeceği başka bir şey daha varmış

Fatih: 10 dakika sonra köprünün oraya gelsene

Ben mesajları okuduktan sonra sırıtarak telefonu kapattı ve cebine geri koydu. Ardından yüzünde bir kaç kez tokat attı. Kaşlarımı çatarak onu izlediğimde, saçlarını da iyice karıştırdı.

Saniyeler sonra gözlerinden yaş gelmeye başlaması ile kaşlarım havalanmıştı. Şaşkınlıkla onu izliyordum. Gözleri tekrardan kızarmıştı. Kesinlikle az önceki halinden daha kötü görünüyordu.

''İ-izninizle. A-arda benimle konuşacakmış...'' dedi hıçkırıklarının arasında. Ardından sırıttı ve kapıya doğru adımladı. Sedef'i, elinin tersi ile ittirdikten sonra evden çıktı.

Şaşkın bakışlarımı Sedef'e döndürdüğümde, onun da bana aynı şekilde baktığını gördüm. Az önce ne yaşadığımız hakkında hiç bir fikrim yoktu.

Tek bildiğim şey, Ayza'nın profesyonel bir yardım alması gerektiğiydi.

————————————

Sedef'in resmini hiç koymamıştım hemen koyuyorum

Sedef Parıl

Sedef Parıl

Rất tiếc! Hình ảnh này không tuân theo hướng dẫn nội dung. Để tiếp tục đăng tải, vui lòng xóa hoặc tải lên một hình ảnh khác.
Rus Damat||TextingNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ