Koreografiye geçtiklerinde Elena onları kenardan izlemeye başladı. Belli saatlerde burayı kiralıyorlardı. Elena en azından bu iyiliği yapıyordu ve diğer öğrencilerine kıyasla Harry'den çok daha düşük bir fiyat talep ediyordu. Durumları az çok biliyor elinden sadece bu geleceğini düşünüyordu. Kendince ona yardım ediyordu. Louis önce müziğin belli bölümünde sırf kendine ait olan kısımın üzerinden geçti. Sonra müziğin o kısmını başa alarak Harry'nin de o arada yapacağı seyleri tekrar edişini izlemeye başladı.

Bir ayağı havada ellerinin biri omzunda diğeri ileri doğru sarkarmış gibi dönüşünü seyretti. Pekala, Harry gerçekten çok güzeldi. Bir kuğuyu andırıyordu Louis'ye, onu izlemek bir zevke dönüşmüştü adeta. Kaçırmak istemediği bir gösteri gibi... Tekrar tekrar bakmak isteyeceği bir tablo gibi... Harry'nin hafif havada zıplayarak çok az çömelir gibi buzun üstüne düşüp döne döne kayışına bakmaya devam etti. Sonra boğazını temizleyip ayaklarını sürekli biri diğerine çarpraz olacak şekilde öne getirerek kayan Harry'yi az önce kurduğu plan yüzünden durdurdu. Fırsat bulmuşken harekete geçmek istiyordu.

"Yanlış yapıyorsun! Ayaklarını daha ileri doğru atmalısın! Tekrar!"

Harry bir anda bölünmesi yüzünden afallasa da hemen baş sallayıp son yaptığı hareketi baştan aldı. Müzik çoktan diğer bölümlerin olması gereken yerlere geçtiği için Louis şarkıyı kapattı. Harry aslında oldukça iyi yapıyordu ancak Louis onunla bu şekilde konuşmayı amaçladığı için biraz sinirlendirebilmeyi umuyordu.
"Olmadı! Bir daha yap!"

Elena, tam itiraz edip kaşlarını çatarak Louis'ye gayet iyi olduğunu söyleyecekken Louis elini kaldırıp onu susturdu. Harry özürlerini sıralayıp hareketi başa sardı.
"Daha da eğilir gibi dur! Olmuyor!"

Yeşil gözlü olan gerilerek tekrar başa döndü Louis onu ne kadar azarlarsa azarlasın sesini bile çıkarmıyordu. Kabullenip tekrar tekrar yapıyordu. Aynı şeyi eğile eğile bacakalarını olabildiğince zorlayarak defalarca yaptı. Louis ise onun yeter artık diye isyan etmesini bekliyordu ancak tam on dakika boyunca bağırıp çağırmasına rağmen Harry bıkmadan deniyordu. Bacaklarında bükmekten derman kalmamış gibi son deneyişinde buzun üzerine yan bir şekilde ellerini yaslayarak düştü.

"Özür dilerim! Özür dilerim bir daha olmayacak, hemen baştan alırım!" Diyerek doğrulmayı denedi.

Louis içi burkulurken gidip kıvırcık olanı yerden kaldırdı.
"Yeni başladık ama biraz dinlen hadi." Dedi.
Harry endişeyle yapamadığı için kendini suçlayarak konuştu.
"Ama daha yapamadım, özür dilerim ben tekrar denerim. Bu sefer söz yapacağı-"
Louis dakikalarca boş yere azarladığı oğlanın telaşlı gözlerle özür dileyişine katlanamadı. Ne derse desin ağzını bile açmamıştı.

"Çok güzel oldu. Git biraz dinlen hadi."
Harry emin olamayarak kendine bakınca güven verir bir gülümseme sundu ve oturakları gösterdi.
Yeşillerin sahibi giderken Elena yanına geldi.

"Sen ne yapıyorsun Tanrı Aşkına Louis? Neredeyse önemi bile olmayan bir hareketi güzel yapmasına rağmen durmadan azarlayıp durdun."

Louis hâlâ oturaklara usulca oturan ve ellerini izlemeye başlayan oğlanı gözetiyordu.
"Bir yerde sinirlenir karşılık verir diye ummuştum. Tek kelime etmedi."
Elena'nın yüzü yumuşar gibi oldu. Sonra buruk bir gülümsemeyle bakışlarını Harry'ye yöneltti.
"O, çok konuşmaz. Dokunmaz, buradayken su bile içmez çoğu zaman. Soğuktan donar yine de bir şey giymez."

"Neden?" Diye sordu Louis her şeyin cevabını alabilmek için. Ona ne olmuştu?
"Ben de çok sordum uzun zaman önce. Bana ne dedi biliyor musun? 'Acının ve sefaletin içinde daha büyük olanları unutmaya çalışıyorum.'
Ne dediğini anlamadım tabiki. Sonra farkettim ki o, oradaki oturağın ortasına oturmayı bile layık görmüyor kendine Louis. El sıkışmaz, sarılmaz bile bana kendisinin kirli olduğunu söyleyerek."

Louis sertçe yutkundu. Gerçekten oturağın kenarına emanet gibi ilişmiş olan Harry, içini sızlatmıştı. Mücevher yeşillerle göz göze gelince gülümser gibi durarak gelmesi için işaret etti. Harry oturalı çok olmayan yerden kalkıp yanına kaymaya başladı.
"Ona ne olmuş?" Sorusuna Harry gelmeden aldığı tek cevapsa
"Çok şey." Olmuştu.

Harry'yi o güne özel mi yoksa anlamını çözemediği duydukları yüzünden mi bilinmez çok yormamak için uğraşmıştı. Gün sonunda dışarının buz kesen soğuğuna rağmen olduğu gibi çıkan ellerindeki patenlerini sallayarak hafif zıplamalarla üşümesini geçirmeye çalışan kıvırcığın arkasından çıktı. Montunu vermeyi düşündü ama hayır diyeceğini bildiği için sustu. Sonra duraksayan Harry yüzünden o da durdu. Daha çok parıldayan hafif kıvrılmış dudaklarıyla Harry'nin odaklandığı yere baktı.

İleri geri topukları üzerinde çocuklar gibi sallanıyordu şimdi. İki eliyle bağcıklarından tuttuğu patenleri dizlerine sarkıyor ağır ağır bacaklarına vuruyordu. Dişleri dudaklarına geçti usulca, sokak lambası ışığında aydınlanan yüzünde gözleri sokak lambasından daha çok parıldadı. Gülümseyişi biraz daha canlandı yanaklarına varan yollarda.

İlk defa gülümseyişini gördüğü güzel gözlü, güzel yüzlü oğlanın dudaklarının kıvrımı soğuk havada sıcacık hissettirmişti. Ne güzel gülümsüyordu. Niye hiç gülümsemiyordu? Zaten sonrasında da yüzü anında düşen Harry, aniden tüm o Louis'yi büyüleyen hâlini bırakıp yoluna devam ederken Louis pamuk şeker standına bakmaya devam etti. Güzel gülümsemesiyle pembe pamuk şekerlere bakan oğlanın onlarda ne gördüğünü tahmin etmeye çalıştı. Onun mutluluğuna sebep olan pamuk şekerlerin kendini de mutlu etmesini bekledi belki de.

Biraz uzaklaşan oğlanın arkasından bağırarak kendisine dönmesine sebep oldu.
"Harry!"
Ceplerini yoklayarak sabah kız kardeşinin koyduğu limonlu şekeri buldu. Artık iyice titreyen kıvırcığa uzattı.
"Yanıma para almamıştım ama bu var. İstersen..."

Yeşil gözlü oğlan o an ilk defa Louis'ye gülümsedi. Korkmadan ikinci kez tüm içtenliği ve yaşanmışlığını unutmuşça gülümsüyordu hayatta. Az öncekinin aksine samimiyetle... Gidip şekeri aldı ve Louis'nin bir kez olsun konuşsun diye uğraşlarına son verdi.
"Teşekkür ederim." Diyerek arkasında bıraktığı karmaşık duygu selinden habersiz geri dönüp kaldırımlarda kahveye çalan kar yığınlarının ayak izlerinde yankılanan sesleriyle dıyoluna devam etti.

+30 devam

Ice Angel-LSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin