~2-5~

1.1K 129 31
                                    

Özür dilerim bölümü çokkk geç attım. Ama sonunda da olsa attım. Sizleri seviyore öpüyore. İyi okumalar. Biraz kısa bölüm oldu özür dilerim ama atmaya çalıştım kuzularım işte.
************

Kolonun arkasında saklanmış bir biçimde durarak olacakları bekliyordum. Peter da karşıdan sakin olmam için gözlerine bakıyordu. Ama bilmiyordu ki bu daha da heycanlandırıyordu.

Bir ışık gelince başımı çevirip baktım. Sanırım bu gelen Thanos'du. Derin bir nefes aldım ve maskemi taktım. Hadi bakalım.

Dövüş başladığında ben hızlıca uçarak oraya gittim ve mini bombalarımı yüzüne atmaya başladım hızlıca. O da bana hızlıca taşları atmaya başladı. Diğerleri ile savaşırken bunca kişi ile başa çıkabiliyordu... Manevra yaparak engel olmaya çalışırken Peter ona tekme atmıyordu büyücünün yardımı ile. En sonunda Peter'ı savurunca hızlıca Thanos'un üzerine gittim ve ona sert bir şekilde tekme attım. Gerilerken hızlıca lazer toplarımı atmaya başladım, Tony ve diğer Peter ilgilenmeye başlada Thanos'la Büyücünün pelerini elini sarınca koşarak oraya gittim ve eldiveni sıkıca tuttum. Tony de çekmeye çalışırken Peter belimden tuttu ve bana yardım etmeye başladı. Diğer Quill ise Thanos'un önünde durdu. Umarım bu yarım akıllı saçma bir şey yapmaz.

"Gamora nerede söyle!"

Cevap gelmiyince böcek kadın Quill'e baktı ve kısık sesle.

"Çok fazla üzgün.."

Quill bunu duymasıyla gözleri büyüdü. Saçma bir şey yapıcak...

"Quill kendine gel!"

Tony'i dinlemedi ve yumruğunu havaya kaldırdı. Gözlerim büyüdü ve eldiveni daha sert çektim. Neden çıkmıyorsun siktiğimin eldiveni!

"Onu öldürdün!"

Sertçe bir yumruk atınca istemsizce bağırdım birden ve tam çıkarken eldiven Thanos'un eline geri döndü. Quill'e söverken ayaklarımı hızlıca yere vurdum ve havalandım. Ama sırtıma sert bir şeyin çarpması ile yeri boylamam bir oldu. İnleyerek yaralı olan karnımı tuttum ve dişlerimi sıktım. Çok sert gelmişti.. Nefesim kesilirken kendime gelmeye çalışıyordum. Gözlerimdeki bulanıklık artarken kırpıştırarak geçmesini bekliyordum. İnleyerek doğruldum ve sırtımı taşa yasladım. Zar zor nefes almaya devam ederken başımı kaldırdım ve etrafa baktım. Thanos ve Tony savaşıyordu. Tony yere düştüğünde gözlerim büyüdü. Onu öldürecekti. Birinin daha gitmesine izin veremem hayır. Zar zor ayağa kalktım ve yürüyerek oraya gittim.

"ONU BIRAK!"

Thanos bana döndü gülerek bunu dememle. Yumruğunu Tony'e doğru tuttu. Hayır hayır. Gözlerimden yaşlar süzülürken oraya gitmeye çalışıyordum acıyla inleyerek.

"Kızına veda et Stark."

"Hayır onu bırak."

Çantamda bomba arıyordum ama hepsini kullanmıştım. Lanet şeyler biticek zaman mı lan. Daha fazla kendimi taşıyamayarak dizlerimin üzerine düştüm. Ölmemeli.

"DUR! Zaman taşını sana vericem."

Başımı yavaşça doktora çevirdim. Kolyesinden yeşil taşı çıkardı. Gözlerimden yaşlar akmaya devam ederken kaybetmemizi izliyordum. Kaybetmiştik...

Thanos taşı aldı ve eldivene taktı. Bir portal açtı.

"Görüşmek üzere Stark'lar."

Diyerek portaldan geçti. Sanırım cidden ölmüştük hepimiz.

Tony zorda olsa yanıma geldi. Başımı ona çevirdim.

"Ka-kaybettik... Baba savaşı kaybettik."

Yanıma oturdu ve bana sıkıca sarıldı. Kollarım güçsüz olsada ona sardım. Bir süre sarıldık ve öyle kaldık. Ayrılıp yüzümdeki maskeyi çıkardı.

"Sorun yok Helena.. Sorun yok."

Başımı iki yana salladım. Daha sonra aklıma Peter geldi. Endişe ile etrafa bakmaya başladım.

"Pe-peter nerede? O nerede?"

"Burdayım."

Arkamdan gelen sesle o tarafa döndüm. Peter böcek kızı oturttu ve bana baktı. Gözleri büyüdü ve o da hızlıca yanıma geldi ve oturdu. Kollarımı ona sardım. Anlımdan öptü sıkıca sarılırken.

"Kaybettik Mr.Stark."

Başımı kaldırıp Tony'e baktım. O da bizi izliyordu. Derin bir nefes aldı. O an bir şey olmaya başladı. Quill toza dönüşerek yok oldu. Ankamayarak onun olduşu yere baktım. O sırada  diğerlerinede bu oluyordu. Yanımdan gelen sesle oraya döndüm. Hayır... Hayır hayır.

"Ke-kendimi iyi hissetmiyorum."

Peter geriye doğru düştü.

"PETER!"

Sıkıca elini tuttum. Başımı iki yana sallamaya başladım.

"Hayır hayır. Gitmemelisin hayır. Sen de gitmemelisin."

Acı bir şekilde gülümsedi. Diğer elini yanağıma koydu ve muhtemelen göz yaşımı sildi.

"Se-seni seviyorum Helena... Öz-özür dilerim.."

Toz olmaya başlarken adını haykırmaya başladım. Tamamen gittiğine olduğu yere düştüm ağlayarak.

"Gidemezsin.. Bunu diyerek gidemezsin... Gitmemeliydin."

Ağlamam şiddetlenirken sinirle ayağa kalktım ve bağırmaya başladım.

"BENİ NİYE ALMIYORSUN! ACI ÇEKTİM YETERİNCE ZATEN. BU ACIYI DA ÇEKTİRME! ONU ÖLDÜRDÜYSEN BENİ DE ÖLDÜR SENİ PİÇ!"

Ağlayarak bağrırken Tony beni kendine çekti ve sıkıca sarıldı. Saçlarımı okşamaya başladı.

"O-o gitti... Onu öldürdü... Onu o piç öldürdü."

***********



Hacker/Peter Parker (Bitti)Where stories live. Discover now