joker ⚛ vsoo ✓

7

Yatağında ters yatmış ve bacaklarını duvara dayayarak kahkaha atıyordu. Ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyorken o bağırarak konuşmaya başlamıştı bile. "Bir erkek misin yoksa bir kadın mı Aa, dur bu parfüm, bir kadınsın! Hem de o kadın!"

Yatağında doğruldu ve bağdaş kurdu. "Ben de kapıdan bir erkek içeri girerse bu sefer onu öldüreceğim diyordum. Gerçi bunu bir kadın da girseydi yapardım... Ama her neyse!! İstediğim gercekleştikten sonra buna gerek kalmadı değil mi Jichu!"

Elimde tuttuğum dosyayı yatağın çaprazında kalan masaya fırlatıp karşılıklı sandalyelerden kapıya yakın olana oturdum. "Benimle konuşmak istiyormuşsun?"

"Evet!" Demiş ve hızlıca yataktan kalkıp masanın diğer ucundaki sandalyeye yerleşmişti. Tamam, benim için ne düşündüğünü umursamadığını söylemiş olabilirim ama ani hareketleri de korkutmuyor değildi.

"Sende mi bana o gözlerle bakacaksın Jichu? Ama ben o bakışları değiştirebilirim! "

Masaya bıraktığım dosyanın kenarına tutturulmuş olan tükenmez kalemi elime alıp çevirmeye başladım. "Öyle mi? Nasıl bakmamı istiyorsun peki?"

"Jichu.." üzerindeki beyaz strait ceketin izin verdiği kadarıyla masanın üzerinden bana doğru eğildi. Ilık nefesinin koluma çarptığını hissettim.

"İçinde ki kanayan o küçük kız çocuğunu görebiliyorum. O kızla ilk olarak o sahilde tanışmıştım, sen kendinden vazgeçtiğin anda o kız bakışlarında yeniden can bulmuştu Jichu."

Elimdeki kalemi gürültüyle masaya bıraktım. "Benimle bunları konuşma."

"Hmmm, neden? İntihar girişiminde bulunmak seni utandırıyor mu yoksa tatlı Jichu?"

"Kapa çeneni." Parmaklarım siyah saçlarımın arasında kayboldu. Kalp atışlarım hızlanmıştı, elimde olmadan stresleniyordum.

"Aaa, dur, doğru." Kıkıdayıp fısıldayarak konuşmaya başlamıştı. "Bu bizim küçük sırrımızdı değil mi? "

Dirseklerimi masaya yaslayıp ellerini çenemin altında birleştirdim. "Benimle konuşmak istediğin şey bu muydu? Yoksa beni bununla tehdit mi edeceksin?"

"Neden yapayım ki bunu? Seni tehtid etmek bana hiçbir şey kazandırmaz."

"Derdin ne o zaman?"

"O gece bakışlarında ki o umutsuzluğu çok beğendim sadece. Bana geçmişi hatırlattı, fazlasıyla nostaljikti. Acı çekiyorsun değil mi Jichu-ya? "

"Nasıl bu kadar emin konuşabiliyorsun sanki beni çok tanıyormuşsun gibi?!"

"Unuttun mu bizim bir sırrımız var. Sırlar insanları birbirine bağlayan yegâne şeydir Jichu-ya. Sen farkında olmadan arkadaş olduk biz aslında. " Ardından tekrar fısıldamaya başladı. "Aramızda kalsın, buraya geldiğimden beri seni gözlemliyorum. Pencerem ön bahçeye bakıyor şükür ki, ne kadar yalnız olduğunu ve sevilmediğini görebiliyorum. Psikiyatrist olmana rağmen isanlara nasıl tahammül edemediğini.. Arada göz ucuyla beni de kontrol ettiğini biliyordum." Tekrar kahkaha atmaya başladığında sabrım taşmış hissediyordum.

"Tüm bunlar ne anlama geliyor?"

"Tüm bunlar seninde içinde dışarı çıkmaya can atan bir deli olduğu anlamına geliyor! O deliyi bulacağım ve elinden tutup dışarı çıkaracağım!"