SENİ SEVİYORUM. x2? *Bölüm*

22.7K 750 199
                                    

Bu bölüm biraz kısa oldu ve ne kadar iyi oldu bilmiyorum ama yazdım işte. Multi'de Berke. İyi okumalaar.. :)

1 HAFTA SONRA

Şişe çevirmeceden sonra diğerlerini bir daha görememiştim. Kuzey hariç diğerlerini görmek isterdim. Kulağımdaki müziğin kesilmesiyle kafamı telefona çevirdim. Tunç arıyordu.

"Efendim Tunç?"

"Bizimkilerle sahile gidiyoruz gelir misin?"

"Gelirim valla çok sıkıldım."

"Beş dakikaya ordayız."

"Tamam." yataktan kalkıp üstüme bir şort tişört geçirdim. Saçlarımıda biraz tarayıp aşağı indim. Ayakkabılarımı giydikten sonra çıktım. Herkes ayakta dikilmiş beni bekliyordu. Tunç, Mete ve Su'ya sarıldım. Erkekler arkadan gelirken biz önden gidiyorduk.

"Sende mi onlarlaydın?"

"Hayır. Sanırım seni aradıktan sonra beni aradılar. Gece var gel istersen yanlız kalmasın diye. Bende geldim. Yedirir miyim seni bu kurtlara?"

"O 'Ben kendimi Berke'ye yedirmek istiyorum!' olmasın?" kafama geçirdi bir tane.

"Sen sus hödük." gülüp sessizce yürümeye başladım. Su ise bir süre sonra bana izlediği filmi anlatmaya başladı. Gitmiş izlemiş romantik filmi bana anlatıyor.. Bana komedi ile gel Su. Aksiyon, bilimkurgu, fantastik. Romantik olmuyor ya.. Bazen oluyor da bu film tutmadı. İyice sıkılınca elimle ağzına vurdum.

"Sus bayılacağım şimdi." gülüp sustu. Ah sessizlik... Yeterince yürüdüğümüzde taşların üstüne tünedik. Bir kaç saat orada oturup hikayeler anlattık. Çocukluk hikayeleri, korku, komedi.. Baya eğlendik. Daha sonra Tunç bizi böldü.

"Hadi millet bizim eve." herkes onaylayınca kalkıp eve geri döndük. Erkekler korku filmi çekerken Su ve beni mısır yapmaya yolladılar. Mısırları yapıp içeri girdiğimizde birşey seçmişlerdi. Tam Güney oturacakken onu itip Mete ve Tunç'un arasına oturdum. Ne yapayım en güvenli yer burası. Filmi izlerken uykum gelmişti. Bende kafamı Mete'nin omzuna koydum. Omzunu çekip başımı alarak bacaklarının üstüne koydu. Tunç'da ayaklarımı kaldırıp kucağına koydu. Ay yerim sizi yaa.. Mete'nin dizinde kendimi uykunun kollarına bıraktım. Hafif bir hareketlenme olunca gözlerimi açmadan ne olduğunu anlamaya çalışırken Meriç'in sesini duydum.

"Ben alırım abi siz zahmet etmeyin. Odası ikinci kapıydı değil mi?" ve daha sonra havalandım.. Meriç beni kucağında odama kadar götürüp yatağımın üstüne bıraktı. Ben tam gittiği için gözlerimi açacakken yatağın diğer tarafı çöktü. Bir hafta önce beni elleyen çocuğun şimdi yanıma yatacağını söylemeyin lütfen? Ve belime sarılan kollar.. 

"Umarım numara yapmak yerine gerçekten uyuyorsundur çünkü şimdi söyleyeceklerimi hatırlamanı istemiyorum.. Sana o gün öyle dokunduğum için özür dilerim. Kendimi tutamamıştım. Sanırım senden fazla etkilendim. Önce öpücük sonra o şort ve tişört falan.. Beni zorladın yani. Neyse. Ama merak etme.. Seni öyle bir kenarda kullanıp atmayı planlamıyorum. Seninle birlikte olmayı, çıkmayı çok isterdim ama yapamam... İhanet olur.. Tabi sen bilmiyorsun ama ben biliyorum olacağını.. Neyse. Seni seviyorum prenses.." yanımdan kalkıp odadan çıktı. İhanet mi? Ne ihaneti? Kime ihanet? Kafamda deli sorularla tekrar uykuya daldım. (Niye o deniz mi? -bir Superntural gereksiz her bölümde yapılan espirisi. Zaaaa :D)

---------

Sabah uyandığımda yerdeydim. Bildiğiniz yerde uzanıyordum. Ayağa kalktığımda yatakta bir adet Su gördüm. Ne kadar şaşırtıcı... Yüz üstü yattığı için önümde duran götüne bir kere vurup odadan çıktım. Aşağı indiğimde herkes uyanmış oturuyordu. Uykulu bir sesle 

YAZ ÖPÜCÜĞÜWhere stories live. Discover now