35.Yeni bir başlangıç

714 21 2
                                    


▼▼▼▼ HÜMA▲▲▲▲▲

Biri kaybetmek, onunla yaşadığınız her anı yavaş yavaş unutmaktı. Babamı unutmam zordu. Hatta imkânsız. Fakat onunla tek bir hatırayı bile anılarımda barındıramadığım annemi unutmak her zaman kolay olmuştu. Bir annem olduğunu ancak onun yaptığı eve girince hatırlıyor sadece kafamda canlandırarak nasıl bir insan olduğunu hayal ediyordum bunca zaman. Bana benzediğini birçok kez duymuştum. Küfür niyetine dedemden işitmiş, bir acıma sözcüğü gibi hizmetçilerin söylediği sözleri sindirmiştim. Varlığını çoğu kez unuttuğum bir insanı özlemek zordu bu nedenle. Fakat şu anda ağlamaktan şişmiş gözlerimle yatağın üzerinde otururken bütün bu nedenlerden dolayı içindeki resme bakmak istemiyordum. Annem annem olarak vardı. Yüzsüz, kokusuz, sessiz... Şimdi bir yüzü, gülümsemesi, gözlerindeki duyguları ile zihnimde yer edinip, hayatımda olmadığı anlarda onun yüzünden acı çekmek istemiyordum. Acı katlanılmayacak kadar hayatımda artmaya devam ederken buna ihtiyacım yoktu.

'Sana yiyecek bir şeyler getirdim'

Deniz'in üzerime fırlattığı paketi son anda yakalayıp, yatağın yanına bıraktım. Deniz yatağın diğer tarafına otururken Rümeysa'nın bir kefareti ödercesine, tek bir notla Deniz'e vererek bana ulaştırdığı zarfı alıp yatağın yanında ki komidinin çekmesine koydum.

'Neden bakmıyorsun ?'

Deniz'in sorusunu duymazlıktan geldim. Ona açıklama yapma gibi bir sorumluluğum yoktu nasıl olsa. Bu nedenle yemek paketini kucağıma çekip başka bir konuya geçtim.

'Savaş gitti mi ?'

Paketin içinden sandviççi çıkarttığımda Deniz'in hala cevap vermemesi üzerine ona baktım. Bana dikkatlice baktığını görünce bakışlarımı kaçırmadan ona karşılık verdim. Ne gördüğünü az çok biliyordum. Ağlamaktan kızarıp şişmiş gözler, aciz üzgün bir kız...

'On dakika önce çıktı. Yeniden geleceğini söyledi'

Savaş'tan beklenildiği gibi... Sandviçten bir lokma ısırıp akşam o olmasa sabaha kadar yaşayıp yaşamayacağımdan emin değildim. İlk kez babamın yolundan gitmek gözümde o kadar aşağılıkça gözükmemişti çünkü. Her şeyi boş vererek yemeğime devam ettim. Deniz ise ilk kez sessizliğini korudu. Onun için bir gelişmeydi bu. Sandviç bitince kendimi biraz olsun daha iyi hissederek ilk kararımı açıkladım.

'Hazırlıkları yap Deniz. Bir süre burada kalacağız'

Deniz'in şaşırdığını görsem de umursamadım. Yataktan kalkıp bir sandalyenin üzerine düzgünce katlanmış kıyafetlerimi alıp giydim. Ayakkabılarımı giydikten sonra Deniz'e son bir bakış atıp çekmeceden Savaş'ın bıraktığı silahı alıp odadan çıktım. Kelebek Vuruşu'nun kalbine doğru ilerlemeye devam ofisi gerimde bıraktım. Kapı önünde duran adamların yanından geçip merdivenlerden indim. Gündüz olsa bile burada sürekli bir hareketlilik vardı. Yanından geçtiğim ortalığı toplayan, masaları silen, yerleri süpüren ve duvar diplerinde dikilen adamların –kadınların yanından geçip ringe tek bir hareketle çıkıp ipi kaldırarak tam ortada durdum. Hareketlilik yavaş yavaş son buldu. Görebildiğim her çalışanla göz teması kurup derin bir nefes aldıktan sonra konuşmaya başladım.

'Herkesin bildiği gibi Kelebek Vuruşu'nun yeni sahibi benim.'

Susup bir saniye durdum. Ardından devam ettim.

'Eskiden nasıl çalıştığınızı az çok biliyorum. Çok fazla değişiklik yapmayacağım. Gerekli görmediğim takdirde kimseyi işten çıkarmayacağım. Fakat uyuşturucu ile ilgisi olan, içeriye silah sokulmasına izin veren, kadın pazarlamaya göz yuman, yalan söylemeye cüret eden, benim yerime başkasından emir alıp bana ihanet eden herkesi öldüreceğim'

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 23, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşkın Sessiz AdımlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin