Seni Sonsuza Kadar Beklerim

Bölüm 25 "Zekanın Vücut Bulmuş Hali"

Bayan Hamclihf kollarını kavuşturdu: -Filmden kaçtınız ve oyun odasını dağıttınız bütün okul sizi ararken yemekhane masasının altında puding yiyordunuz."diye bitirdi konuşmasını.Kızaran yüzümle Zayn'e kaçamak bakışlar atarken Zayn kendinden oldukça emin müdürümüze bakıyordu. -Ceza vermeyi sevmem ama ikiniz bizi çok korkuttunuz."duraksadı: -Bu yüzden şurda duran kitapları alın ve yarına kadar bitirin."Kocaman kalınlıktaki resim kitaplarına bakarken sıkıntıyla iç geçirdim.Resim yapmaktan hiçbir zaman hoşlanmamıştım.Müdür odasından çıkıp çatık kaşlarla bize bakan ailelerimize bir bakış attık.Zayn hızla elimdeki kitapları kendi çantasına koydu: -Sana bir söz verdim ama tutamadım."diye açıkladı gülümseyerek. -Cezan aslında benim cezam,ödevlerini ben yapacağım."göz kırparak ve cevap hakkı tanımadan ailesinin yanına koştu. ..

Yatma vaktime 1 saat vardı annemden telefonunu isteyip Zayn'in evini aradım.Telefona Doniya çıktı: -Zayn şimdi uyuyor."dedi yorgun bir sesle.Kafam karışmıştı ödevlerimizi yapmış mıydı yapmamış mıydı? -Peki ceza ödevlerimiz."derin bir nefes verdi: -Waliyha ve ben sonuncu kitaptayız."kekeledim: -Ama sen ödevleri hayatta yapmazsın."lafımı kesti: -Biliyorum,biliyorum."derin bir nefes daha verdi: -2 gün önce Waliyha ve ben annemden gizli cüzdanından para alıp Barbie bebek aldık ve Zayn'den yakalanmamamız için para istedik.Büyük aptallığımızın karşılığını ödüyoruz." telefonu kapattıktan sonra odama girip kapıyı kapattım.Zayn zekanın vücut bulmuş haliydi.

-Ee nasıl gidiyor şampiyon?"diye sordum Zayn telefonu ilk çalışta açar açmaz.Sesinin geliş tonu beni kahkaha krizine sokmak üzereydi: -Lanet olası ödev bitmiyor."gülmemek için öksürür gibi yaptım: -Aşkım."sesinin tonu bir şey isteyeceği zaman veya beni şeytanca bir şeye ikna etmeye çalışırken ki ses tonun aynısıydı. -Efendim hayatım."dedim ona "Ben bunu yemem Zayn." ses tonumu kullanmıştım.Ses tonumu çok iyi bildiğinden derin bir nefes verdi: -Canım?"suratım gülüşümün kocamanlığıyla gerilirken: -Söyle tatlım."ses tonumda hiçbir değişiklik olmaması ikna yeteneğinde çatlaklar yaratıyordu: -Gel al şu ödevini Dylan."sesi sertleşmiş "Patron benim" imajına geçiş yapmıştı.Elimi duyacağı kadar kuvvette masaya vurdum: -Öh Zayn." dedim kararlı bir sesle: "Bana söz verdin şimdi de onu tutacaksın."daha fazla dayanamayıp kıkırdamaya başladım. -Gülme Dylan."diye söylendi.Sesinden anladığım kadarıyla o da gülme sınırındaydı: -Kaç sayfa yazabildin?"yüzüne vurmuş olmalı ki telefonun öbür ucundan Şaakk..diye bir ses gelmişti.Bu beni başka bir gülme krizine sokacaktı ki derin nefesler alıp gülmemeye çalıştım. -Henüz birinci sayfadayım." tamam ondan ödevi bitirmeme az kaldı demesini hayatta beklemiyordum ama birinci sayfada olmasının gerginliği beni de germişti: -Birinci sayfada mısın!?"diye hayretle bağırdım.Elindeki kalemi duvara fırlatmış olmalıydı ki şimdi kuzu kuzu duvarın dibine giden adımlarını duyabiliyordum: -Ödevin başına oturalı yaklaşık 1 saat oldu."diye açıklamaya başladı. "Yazmaya ne zaman başlasam aklıma sen geliyorsun.Veya acıkıyorum,veya su içmem gerekiyor veya tuvaletim geliyor."derin bir nefes verdi : "Odaklanamıyorum."Gözlerimi devirdim: -Sana inanamıyorum Zayn!"

inlemeye benzer sesimi duyan Zayn hafifçe paniklemeye başlamıştı: -49 sayfam kaldı ama.Bence bu büyük ilerleme." -Saatte 1 sayfa yazarsan bu ödevi ancak 49 saatte bitirebilirsin ama bu ödevin 24 saati bile yok."telefonun öteki ucunda bir anda ses kesildi. -Zayn?"diye seslendim.Nefes almayı bile kesmiştim.Acaba bir şey mi olmuştu: -Zayn cevap versene!" -Tanrım!"diye fısıldadı en sonunda: -Zayn niye ses vemiyorsun?"diye azarlamaya başladım: "Başına bir iş geldiğini düşünmeye başladım."kısa bir gülüş ve alaylı sesi: -Telefonun öbür ucundayım Dylan.Evde."cevap verme fırsatı tanımadı: -Aklıma harika bir fikir geldi.Okulda görüşürüz."ve telefonun yüzüme kapatıldığını aklıma kazımak için ötüp duran dıt dıt dıt sesi.. -Zayn!"diye bağırdım sanki bağırırsam geri gelecek gibi. -Gerizekalı.Öküz."diye söylenerek telefonu kapattım.Ödev umrumda değildi,pekala yapılmaya da bilirdi ama elimden onunla dalga geçme fırsatını alması büyük bencillikti.Resmen tüm eğlencemi vakumla çekip dıt dıt sesine hapsetmişti. Ödevi berbat etmesini umut ettim yastığa başımı koyarken.Kulağa aptalca gelebilir ama Zayn'le dalga geçmek hayatımdaki en büyük eğlence sayılırdı.Özellikle de Zayn haksız veya suçlu olduğunu kabullenmişse. Ama bu Zayn'di Bayan Hamclihf 'in ceza ödevlerini hep son dakikada yapmayı veya geçiştirmeyi bilirdi.Kısacası geciken veya yapılmayan ödevlere karşı geliştirdiği bir tür teknik olmalıydı. ..