-10X

5.6K 451 180
                                    

Bu bölümün çoğu kısmını elbette anlayacağınız ve fark edeceğiniz üzere ben yazmadım. Belkide anlamazdınız ama o zaman kendimi 'Hırsız' ve 'Kalleş' gibi hissederdim. Anlayın yani ben yazamadım lcsdlcsdk şimdi okuyabilirsiniz.

Saat altıdan sonra Chanyeol'ün eve gelmemesi ve benim aç kalmam ile soluğu markette almıştım. Açtım ve yemek istiyordum. Bilirsiniz, limonlu kek ve yemek güzeldir. 

Markette yaşadığım olayla ise gittiğim gibi gelmiştim. Marketteki zavallı sarhoş kıza da üzülmüştüm. Bir insan bu kadar mı zorlardı birini. Hayır yani her şey açıktı ama oğlan barda güneş gözlüğü takıyor gibiydi, görmüyordu! 

Kızın kolumdan tutarak 'kız kardeşim evleniyor, gelmek ister misin?' Diyerek kolumu çekiştirmişti ve erkek arkadaşı onu uzaklaştırmaya çalışırken 'Gelin, o düğünde herkesle beraber olmak istiyorum!' Diyerek mızmızlanmaya başlamıştı. Pekala okuduğunuzda anlamaya bilirsiniz ama ben bile anladıysam sorun çocukta olmalıydı. 

Kızın kız kardeşi bile evleniyordu ve sanırım oda artık 'Gelin olmak istiyordu.' bu cümleleri çok mu düşünmüştü bilmiyorum ama verdiği vurgu ve hasretle baktığı parmağı olayı özetliyordu. 

Bu bana çok tanıdık geliyor gibiydi ama bunu düşünmek için çok açtım ve elimdeki orta boy pastayı yemeği planlıyordum. 

Özellikle Chanyeol'e bırakmamak gibi bir planım vardı çünkü saat ne kadar geçerse geçsin gelmiyordu!

*****

Pastanın üçüncü büyük dilimini mideme indirirken bakışlarım televizyondaki üçüncü sınıf talk show'daki yakışıklı konuk sunucunun ince tişörtü ile kol kaslarını göstermesindeydi, bir aralar tekvando yapıyormuş ve o sıralar yaptığı kaslar hala duruyormuş. Siktirsin, imkansızdı ama şu an ne yapıyorsa işe yarıyordu. Devam et adamım.

Yakışıklı konuk sunucunun olduğu talk show'un son saniyelerini izlerken, aklım tamamen Chanyeol'ün bu saate kadar nerede sürttüğü ile doluydu. 

Akşam geleceği zamanı yarım saat kaçırdığında endişelenmiş ve aramıştım ama aldığım tek şey telefonunda her zaman bulundurduğu 'Arkadaşlarla takılacağız, çok geç gelmemeye çalışırım. Özür dilerim, seni seviyorum.' hazır mesajıydı. Çok nadir bu mesajı alsam da insan kurcalarken bir şeyler fark ediyordu. 

Bahsettiği kişilerin Luhan ve Jongin'den başkası olmamasını dileyerek, pastamı daha hırslı bir biçimde yemiştim. Ve evet her ne kadar 3 dilim yemiş olsam da pastanın çeyreği kalmıştı. 

Ayrıca zavallı kızı, pastayı ve show'daki kaslı konuk sunucuyu sayarsak baya da eğlenmiştim, kendi kendime. 

Siktir, acilen arkadaş edinmeliyim. Cidden çılgınca ama sıkıcı bir gündü, konuk sunucu hariç.

Chanyeol hayatımda o kadar çok yer kaplıyordu ki, onu çıkarmak en az bir kış gününde montumu almadan karların altında kalmak kadar boşlukta hissettirecekti, eminim ya da Talk show'lara daha çok konuk sunucu almalıydılar. Belki o boşluk biraz dolardı, birazcık. 

Pekala uykusuzluk cidden bana yaramıyor.

Şimdi koltukta uzanıp, gözlerimin verdiği savaş ile uğraşırken onun sıcak kollarının bedenimi sarmasını ve izin verdiğim ölçüde beni sinir etmesini dilerdim. O sunucuyla Chanyeol'ün yerini doldurmaya çalışmak değil. 

Ayrıca adam ekrandaydı ve Show biteli yarım saat olmuştu. Düşünün halimi.

Yaklaşık bir saat sonra nihayet kapı çaldığı zaman gözlerim sanki iki saattir uyumak için çabalayan onlar değilmiş gibi kocaman açıldı. Koltuk ve benim aramda sıkışmış olan kumanda, hızla kalktığım için yere yuvarlanmıştı. Ona üvey evlat muamelesi yapıp, kapıya koştum. Chanyeol'ün kumanda aşkı beni ilgilendirmezdi. Kırılırsa, yeni alırız.

Dazed BoiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin