»5.Bölüm«

126K 6.2K 351
                                    

5 ~

Okul çıkışında tek başıma yürüyerek eve giderken arkamdan ismimin söylenmesiyle duraksadım.

Ulaş acele etmeden gayet rahat bir şekilde bana doğru yürürken adımlarımı yavaşlatıp yanıma gelmesini bekledim. Nihayet arz-ı endam edip yanıma varınca kaşlarımı kaldırıp ona baktım.

"Ne istiyorsun?" dedim hiç de samimi olmayan bir sesle. Ama o bozulmadı veya buna takılacak kadar beni umursamadı, bilemiyorum.

"Hiç. Sadece beraber yürümeyi teklif edecektim, seni evine kadar bırakabilirim" dedi yanımda yavaş adımlarla yürümeye başlayarak.

Onun gibi yapıp onu kullanmalı mıydım, yoksa terslemeli miydim? Sıkıntılı bir iç çekip tartarak ona baktım lakin söyledikleri aklımdan çıkmamıştı.

"İstemiyorum" dedim ani bir kararla. İçimdeki öfke hala geçmemişti. Şu an bana karşı yaptığı hareketler öyle yavan ve samimiyetsiz geliyordu ki bu okuldaki eğitim sürecimin ikinci gününden herkesin o çok bayıldığı Ulaş'tan nefret etmiştim.

"Hadi ama tersleyecek ne var ki?" dedi tatlı tatlı bana bakarak. Evet, gerçekten tatlıydı. Bu hareketiyle kolayca her kızın aklını başından alabilirdi ama bende de ona pabuç bırakacak göz yoktu. Ben onu tanımıyordum bu bir dezavantajdı ancak o da beni tanımıyordu.

"Bana baksana sen!" dedim dişlerimi sıkıp ona doğru dönerek. O da gülerek bana döndü ve elini dağılan saçlarının arasından öylesine geçirdi.

"Zaten hep sana bakıyorum" dedi dudaklarıma bakarak. Beni etkilemek için yaptığı bu hareketler hiçbir işe yaramıyordu. Tamam, yarıyordu ama karşımdaki adi çocuğun planına düşmeyecektim.

"Beni rahat bırak" dedim ve bir şey demesine fırsat vermeden yoluma devam edecekken kolumdan yakalayıp gitmemi engelledi.

"Seni rahat bırakamam çünkü bende rahat değilim" dedi anlamsız imalar karmaşama bir yenisini daha ekleyerek. Ne dediğini sormama fırsat vermeden kolumu bırakıp hızlı adımlarla yanımdan uzaklaştı.

Eve geldiğimde annemi salonda çay sefası yaparken görüp odama sıvışacakken annemin bana seslenmesiyle salona yöneldim. Başıyla yanındaki koltuğu gösterince derin bir iç geçirip çantamı tekli koltuğa attım ve onun yanına oturdum.

"Okulun nasıldı bebeğim?" dedi ilgili bir anne gibi olmaya çalışarak. Belki de öyleydi ama küçükken gösteremedikleri ilgiyi şimdi göstermeye çalışmaları beni daha çok kızdırıyordu.

"İyi" dedim tek kelimeyle. O da bendeki isteksizliği anlamıştı lakin konuşmam için diretti. Baktı ki gerçekten artık beni kazanması imkansızdı birkaç bir şey daha söyleyip odama çıkmama nihayet müsaade etti.

Odama çıktığımda direkt bilgisayarımın başına oturdum ve eski okulumun ergenlerinin kendi çapında olayları ve dedikoduları paylaştığı sitesine göz attım. Ana sayfa benim okuldan ayrılmamla çalkalanıyor, altına yorum yapanlar gidişimle alakalı sayısız senaryolar yazıp çiziyorlardı.

Moralim bozuk bir şekilde bilgisayarı kapatıp yatağıma uzandım ve yarı bıraktığım kitabımı alıp okumaya başladım. Daha doğrusu okumaya çalıştım. Her kelimenin arkasından Ulaş'ın bugün ki sözleri aklıma geliyordu. Akın ve Ulaş arasındaki bu düşmanlık neden vardı ve Ulaş beni kullanma pahasına bile olsa neden bu haince planı yapmak istiyordu?

Başka Bir Lise Hikayesi (1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin