TANITIM

6.8K 218 49
                                    

Onların hikayesi çok eskiye dayanıyor aslında yaklaşık 16-17 yıl öncesine...
Aynı yurtta,aynı kaderi paylaşıyorlardı birlikte ağlar,birlikte gülerlerdi Dila ile Doruk.O zamanlar küçük olduklarından bütün masumiyetleri ile bağlılardı birbirlerine.

İlk tanışmaları Dila'nın 5 yaşında yetiştirme yurduna bırakılmasıyla başladı.O zamanlar 6 yaşında olan Doruk,kimseyle konuşmayan içine kapanık bir çocuktu.Annesi'nin babası tarafından gözünün önünde öldürülüp hemen sonrasında babasının ölümüne şahit olması onu bu duruma düşürmüştü.O günden sonra ne biriyle konuşabildi nede içini dökebildi...İşte tüm bunların üzerine Dila'nın gelmesi başlarda çok umrunda değildi,o sadece düşünür herşeyi kendi içinde yaşardı.Uzun zaman sonra aralarına yeni birinin katılması hemde kendi gibi biri olduğunu gördüğü için yavaş yavaş onunla arkadaşlık kurma güdüsü oluşmuştu içinde ama ne yapması gerektiğini bilmiyordu içinde uzun zaman sonra heyecan,mutluluk duygusu gelişmişti.

Dila ise ne yemek yiyiyor nede etkinliklere katılıyordu çünkü onun hikayeside Doruktan farksızdı.

Dilanın babası ayyaşın tekiydi içip içip oraya buraya yığılırdı.Annesini çalıştırır maaşını kumara, içkiye verirdi.Annesi çok zorluk çekmiş yüzü gülmez olmuştu.Dila ise o zamanlar ne olduğunu bilmesede annesinin çok üzüldüğünü hissedebiliyor,anlıyordu.Babasının kötü bir insan olduğunu onu sevmediğini herşeyi farkındaydı yaşına göre çok akıllı bir kızdı Dila,yaşıtları gibi koşup eğlenen gülen bir kız değildi,yaşı gereği böyle olması gerekirdi değil mi? Ama onu bastıran ona bunu yapmasını engelleyen bir etken vardı tabiki Babası.

O küçük yaşta görmediği muamele kalmamıştı,o sadece 5 yaşındaydı ve bu kötülüğü ona yapan öz ve öz babasıydı...
Ya annesi? Annesine yaptıkları ondan farksızdı,bi akşam içip gelir ikisinede hayatı zindan ederdi bundan çok yorulmuş sıkılmışlardı ama Dila küçük olduğundan aklından babasının yaptıkları dışında bir kötülük geçmezdi ama annesi,o adamla evlendiği günden beri yaşamadığı kalmamıştı ki isteyerek olan bi evlilik değildi görücü usulü evlendirilmişti annesi.6 yıl önce misafir geliyor sanmıştı ama sözünü nişanını yapmışlardı istemiyordu ama çoktan hiç tanımadığı bilmediği biriyle nişanlanmıştı Emel,annesinin ismi Emeldi.Sonrasında yangından mal kaçırırcasına hemen düğünleri yapılmıştı işte o günden sonra Emel hep dua etmişti "Eğer bir gün kızım olursa kaderi bana benzemesin" diye.

Hissetmiş gibi 'kızım' demişti dualarında ve evliliğinin 2.ayında hamile olduğunu öğrendi henüz 1 aylık hamileydi düşük tehlikesi yavaş yavaş geçiyordu ama baba vasfındaki şerefsiz yeni yeni içmeye başlamıştı karısının hamile olduğunu biliyordu ama bu ona engel değildi çünkü karnındaki'nin onun çocuğu değilde başkasından olduğunu düşünüyordu bu yüzden düşük yapıp yapmaması çokta umrunda değildi, her gece gelir döver söver uyurdu.5 ay geçmişti, 5 ay sadece bu şekilde geçmişti Emel hiç bilmediği duygular içerisinde bebeğinin cinsiyetini öğrenmek adına doktora gitmişti heyecanlı bekleyiş başlamıştı.Doktor ultrasonla bakıyor Emel ise heyecanlı bir şekilde sadece doktoru bekliyordu doktor yavaş yavaş tebessüm etmeye başlamıştı Emelin ise heyecan kat sayısı artıyordu doktor Emele dönerek "Tebrik ederim Emel hanım bir kızınız olacak umarım ki sağlıklı bir şekilde kucağınıza alabilirsiniz.Bu süreçte hep yanınızdayız tekrar tebrik ederim" Emel sadece gülümsüyordu bir kızı olacaktı dualarındaki gibi bir kızı olacaktı...

İşte o günün üstünden 5 yıl geçmişti şimdi dila tam 5 yaşında
Ama ne onun sabırla doğmasını bekleyen annesi nede hergün lanetler saçan babası vardı,çünkü ikiside ölmüştü annesi kendi kafasına sıkmadan önce ona engel olmayan kocasının kafasına sıkıp sonra kendi kafasına sıkmıştı Dila tüm bunlara şahit olmuştu.Annesi silahı kendine doğrulttuğu sırada ağzından "Anne" kelimesi çıkmıştı ki onun sesini kesen şey silah sesi olmuştu o günden sonra sesini duyan olmamıştı.

Dilanın hikayesi doruktan farksızdı ama onlar yaşlarından kaynaklı üstesinden gelemiyorlardı.

Tüm bunların son bulması katıldıkları etkinlik sayesinde olmuştu, Dila ilk defa katılmıştı ve Dorukla eş olmuştu oynadıkları oyun sayesinde arkadaş olmuşlardı ama henüz birbirleriyle konuşmuyorlardı.Uzun zaman aldı tabiki birbirlerine alışmaları ama artık birbirlerine güveniyor tek arkadaşları birbirleriydi.

Çok alışmışlardı birbirlerine yemeği birlikte yerler erkinliklere oyunlara birlikte katılırlardı.

Aradan 1 yıl geçmişti doruk çoktan 7 yaşına girmişti yetimhaneler ayrılıyordu ve artık okula başlıyordu doruk yeni arkadaşlar yeni insanlar onun için çok zor bir yıl olacaktı sosyal bir çocuk değildi o sadece Dilayla konuşur ona açardı kendini onun dışında herkes ona yabancı gelir kimseye güvenemez,sevemezdi. Ama artık ayrılmak zorundadırlar Dila 7 yaşına gelip okula başlayana kadar uzak kalıcaklardı birbirlerinden.
  
                                                                      ✨

Doruk çok zorlanıyor Dilayı özlüyordu ama yapabileceği pek bir şey yoktu o kadar saf bir özlemdi ki bu yaşından dolayı ona nasıl bağlandığını farkında bile değildi.

Aynen bu şekilde haftalar aylar geçmişti bir yıl sona ermişti yeni bir dönem başlıyordu hem Dila Doruğu görmek için heyecanlıydı hemde doruk onların saf sevgisi ikisini birbirine bağlayan en büyük etkendi.O gün gelmişti okulun ilk günü iki farklı yurdun iki farklı servisi gelmişti Doruğun gözleri Dilayı Dilanın gözleri Doruğu arıyordu.İstedikleri olmuştu 1 yılın ardından ilk kez karşılaştılar ikisininde gözleri parlıyor Doruğun kalbi ağzında atıyordu Dila da bi o kadar mutluydu onu gördüğüne. O gün bütün özlemlerini giderip bütün gün teneffüslerini birlikte geçirmişlerdi,bu böyle 3 yıl devam etti 3 yıl sonrasında Doruk ortaokula geçiyordu,Dila ise 4.sınıfa, yeniden bekleyeceklerdi ama yeniden buluşabilecekler mi orası meçhul.

1 yıl geçmişti artık Dilada 5.sınıfa geçiyordu yeniden Doruğun içini 4 yıl önceki heyecan sarmıştı artık daha da büyümüşleri herşeyi farkındaydılar diğerleri gibi sosyal konuşkan iki genç olma yolundaydılar yeni dönemin ilk günü servisler gelmişti herkes yavaş ağır hareketlerle iniyordu Doruğun gözleri o servisteydi onu bekliyordu Dilasını bekliyordu bekledi bekledi ve yine bekledi ama artık herkes inmiş servisler yeniden hareket etmişti ama o yoktu gelmemişti o gün Doruk yıkılmış ders zili çalmasına rağmen gidemiyordu ona kavuşacağını düşündüğü gün Dila yoktu peki neredeydi?


Merhabalaar 🤍
İnstagram : Watpaddlaviniaa

LAVİNİAWhere stories live. Discover now