Tall✔

By Lilliaa0

9.7K 2.8K 1.1K

"Benden uzun birini bulduğum an anında onunla sevgili olacağım." More

Chapter 1
Chapter 2
Chapter 3
Chapter 4
Chapter 5
Chapter 6
Chapter 7
Chapter 8
Chapter 10
Chapter 11
Chapter 12
Chapter 13
Chapter 14
Chapter 15
Chapter 16
Chapter 17
Chapter 18
Chapter 19
Chapter 20
Chapter 21
Chapter 22
Chapter 23
Chapter 24
Chapter 25
Chapter 26
Chapter 27
Chapter 28
Chapter 29
Chapter 30
Chapter 31
Chapter 32
Chapter 33
Chapter 34
Chapter 35
Chapter 36
Chapter 37
Chapter 38
Chapter 39
Chapter 40
Chapter 41
Chapter 42
Chapter 43
Chapter 44
Chapter 45
Chapter 46
Final

Chapter 9

252 83 7
By Lilliaa0

"Sevgilim bana git tost ve meyve suyu al."

Gözlerime bakarak verdiğim emirle dişlerini sıktığını görebiliyordum. Sinirlenmesi hoşuma gitmişti

"Hana ne oluyor?"

"Namjoon gitsin anlatacağım."

"Peki sevgilim"

Sinirle giden kölemle birlikte Ho Min'e döndüm. Onu nasıl yendiğimi açıklamak için sabırsızlanıyordum

"Erkekler tuvaletine artık gönül rahatlığıyla girebilirsin."

"Şu şeyi düzgünce anlat Hana"

"Peki peki. Namjoon'un ailesi ailemin arkadaşıymış,dün bize geldiler. Sonra babam işte Namjoon ile öpüşürken bizi ya-

"Bi dakika bi dakika NE!"

"Yanlışlıkla oldu Min, babamda gelince bizi gördü işte ceza verdi."

"Ne cezası verdi peki?"

Gülen gerizekalıyı cimcikleyerek sözüme devam ettim. Ben konuşurken gülenlerden hiç hoşlanmıyordum.

"Tek ayak üzerinde bekletti ama sonra canım babam bana güzeller güzeli kızına dayanamayınca içeri girdi. Bizde benim sahada maç yaptık ve ben kazandım."

"İşte benim kızım be!"

Gerçekten salaktı. Benim yenmem iyi bir şeydi ama iddiayı kaybederek asıl bomba onun elinde patlıyordu

"Eeee ne zaman girersin tuvalete?"

"Hana-sshi~"

"Hayır Min gireceksin."

"Namjoon'a iddia olayını açıklarım bak"

"Söyle sevmediğim biri zaten"

"Off,hadi ama Hana 2 sene önceki iddia"

"Beni ilgilendirmez ben kazandım sonuçta"

"O zaman son teneffüs girerim. Yarına kadar unutur bu mallar"

"Hayır şimdi gireceksin."

Koşarak yanımdan uzaklaşmasıyla sinsice baktım ona. Ne yapar eder son teneffüs hariç onu o lavoboya sokardım

İster zorla ister isteyerek

Oturduğum yerde dikleşerek geri yaslandım. Sözde kantine gidecekti, Kuzey tarafına değil

Nefes nefese buraya gelen kendini bişey sanan Namjoon ile gülümsememi engelleyemedim. Yakışıklıydı fakat tipim değildi

Kim ne yapsın Onu?

"Al"

Uzattığı tostu alarak hunharca yemeğe başladım. Açtım ve hala açım

"Gidebilirsin artık" dedim ağzımdaki yemeklerle,olmayan korumam gibi tepemde dikiliyordu salak

O giderken bende yememe devam ettim. Daha olsa yerdim yani yalan yok ama işin ucunda kilo almakta vardı tabi

"HANAAAAAA"

Hangi yontulmamış öküz benim adımı anarak bağırıyordu?

Sesin sahibine bakarak ağzımdaki tostu yuttum. Hayvan rezil etmişti beni!

Koşarak yanıma gelen Jimin'e kötü bir bakış atıp meyve suyumdan koca bir yudum aldım. Bağırmasa olmuyordu sanki

"Bu doğru mu H-Hana"

Bunun niye ses titriyordu? Dövmüşler miydi yoksa?

"Ne Jimin?"

"Namjoon ile sen"

Baş salladım. Kimseden saklayacak değildim. Kimden duymuştu acaba? Kesin Namjoon söylemişti pislik olsun diye,Jimin de doğrulamak için bana sormuştu

Hayvan işini biliyordu ama unutuyordu ki Jimin'den onun sayesinde kurtulacaktım

"Artık bir sevgilim var. Bana yanaşmaya kalkma. Onu seviyorum ve senin gibi bir bücür için onunla ayrılamam."

Elini yumruk yaparak yanımdan uzaklaştı. Tamam beni seviyordu ama sevgisi benim için çok rahatsız ediciydi

Bir türlü içim ona ısınmıyordu, yanıma geldiği her an ona küfür edesim geliyordu

"Jimin" diyerek arkasından seslendim. Artık bu platoniklik işine bir son vermek istiyordum. Zamanını benimle harcamamalıydı

Yakışıklıydı ve istediği birini elde edebilirdi. Ben sadece onun için zaman kaybıydım

Benden daha iyilerinide bulabilirdi

Ki Kore gibi bir yerde çirkin birisi bulması bile zordu. Anlayacağınız sokağa çıksa anında kızlar onun etrafına doluşurdu

Düşüncelerimi saniyelik olarak aklımdan atarak sırf bu konuşma için yemeğimi bıraktım. Hemde en sevdiğimden

Bana bir tost borcu vardı birde meyve suyu

Arkasından koşarak kolunu tuttum. İşte böyle dediğimi yapmalıydı

~

"Bak bu kaçıncı diyişim Jimin,seni asla sevmeyeceğim. Başkalarına bakmalısın artık"

"Birisinden vazgeçmeyi öyle kolay mı görüyorsun sen? Bir kalbin onlarca kez kırılmasını kolay mı buluyorsun?"

Sustum,içinde ne varsa dökmeliydi ki rahatlardı

Yoksa gerçekten vip olmasına bakmaz,döverdim

"Gözüm senden başkasına bakmıyor, bakamıyor. Ben sana baktığım kadar kimseye bakmadım. Her an birini seversin diye ne kadar korkuyorum biliyor musun? Bazen rüyalarıma giriyorsun,seni başkalarıyla görüyorum. Her an kalbime inecekmiş gibi oluyor. Yapamıyorum işte sensiz"

Böyle anlatınca romantik duruyordu. Hatta beni asla yarı yolda bırakmaz sevgili olarak damga vurabilirdim ama sevmiyordum işte, onu sevecek bir neden bulamıyordum kendimde

Onu tanımıyordum, sadece dış görünüşü için onu sevemezdim

"Neden birisiyle denemiyorsun? 1 ay sadece 1 ay boyunca biriyle sevgili olmayı dene ha olur mu? Ne dersin?"

"Bilemiyorum Hana kafam çok karışık"

"Madem öyle Ho Mi ile çıkmayı dene. Ona kalbini aç. Seni görmesini sağla"

"Kesinlikle onunla çıkmam ben"

"Çoktan ona söylemeye gidiyorum bile"

Gülerek oradan uzaklaştım. Ho Mi ile konuşup aralarını yapabilirdim.

İşte kankalık görevim buydu, biri olacaksa öne kankanı atarsın ortaya

Nerde olduğunu bildiğim Min'in sınıfına doğru ilerledim. Küçük sıçan benden saklanıyordu ama ben yer miydim?

Asla.

O lavoboya girilecek arkadaş!

Gördüğüm bedenle sessiz sessiz yanına yaklaştım. Giydiği siyah hırkasını kafasına kadar çekmişti, onu bulamayacağımı zannediyordu ama söz konusu bendim.

Choi Hana

Elbet bulurdum

Ensesine vurarak ayağa kaldırdım. Bu sınıftan hemen gitmek istiyordum. Süslü de bu sınıftaydı ve beni görürse alay etmesi saniyeleri bulmazdı. Neymiş vip sınıfında sadece vip'ler olabilirmiş diğer ezikler giremezmiş

Götüm!

"Min artık ayağa kalk çünkü suyu başından aşağı dökmem an meselesi olacak."

"Kalktım kalktım. Yavaşça bırak o suyu tamam mı Hana?"

Gülerek şakama devam ettim. Salak

"Döküyorum Min, bu arada suyun ultra soğuk olduğunu söylemiş miydim?"

Anında ayağa kalkarak kolumdan sürükledi ve sınıftan çıktık.

"Bak kalktım tamam mı?"

"Evet Bayan Min şimdi hemen lavoboya giriyorsunuz."

"Hayır,kesinlikle hayır"

"Sınıfın ortasında Ho Min erkekler tuvaletine girecek diye bağırırım bak"

"Hana acı bana"

"Hayır,oraya gireceksin"

"Pekala bende bodrum katındaki tuvalete girerim."

Hadi ama mızıkçılık yapıyordu! Kendi katındaki tuvalete girecekti

"Min!"

"İddiaya girerken kaçıncı kat olduğunu belirtmemiştik hatırladığım kadarıyla Hana"

"Peki peki" dedim bozulmuş bir ses tonuyla

Ben koskoca bir sevgili yapayım ama o bir tuvalete bile girmesin

Peki.

"O zaman bir şartım var Min"

"Kabul"

"Daha duymadın ama"

"Bu katın lavobosuna girmektense senin saçma şartını tercih ederim."

"Sen lavoboya girerken seni video altına alıcağım."

"Bu katın tuvaletine mi girsem ne?"

"Min!"

"Peki peki,sonuçta orada fazla kimse olmayacak. Kayıt alsan ne olacak"

"Sen kaşındın" kolundan sürükleyerek bodruma doğru çekiştirmeye başladım. En kötü ifşası benim elimde olacaktı ve ben istedğim zaman onu tehtid edebilecektim

Yaşasın sinsi ben!


Continue Reading

You'll Also Like

9.3K 1.1K 26
Ben anlatınca deli diyorlar Bu güzel kapağı yapan @ilknristiokedysevmek bebişime çok teşekkür ederim❤
9.7K 599 13
Hâlâ seven ve özleyen bir kadın. Yıllar sonra karşısına çıkan bir eski sevgili
1.2K 306 25
Terden ıslanmış olan saçlarımı gözümün önünden çekerek okşamaya başladığında "Bu olanlar aramızda sır olarak kalsın." Dedi sakin ses tonuyla. "Tamam...