Beni Bırakma

By qmze16

17.2K 3.8K 1.3K

"Kirpiğine kadar sevdiğim bir adam vardı benim. Kokusu cenettim, yüreği servetim." Karanlık sokakta , gözyaşl... More

~Karakter Tanıtımı~
***Giriş***
1. ⚡️Doğum Günü Partisi ⭐️💕
2.⚡️Mavi Gözlü Adam⭐️💕
3. ⚡️Kötü Son ⭐️💕
4. ⚡️Tatlı Tesadüf ⭐️💕
5. ⚡️Giz ⭐️💕
6. ⚡️Çarpışma ⭐️💕
7.⚡️Mutluluk⭐️💕
8. ⚡️Deniz'in Ağzından ⭐️💕
9.⚡️Gıybet⭐️💕
***duyuru***
10. ⚡️Anlam Verememek⭐️💕
11. ⚡️Heyecanlı Bekleyiş ⭐️💕
12.⚡️Hayranlık⭐️💕
13.⚡️ *Büyük Sır*⭐️💕
14. ⚡️ *Acı Çekmek *⭐️💕
15.⚡️ *Sevgi Dolu Olan Bir Deniz *⭐️💕
16.⚡️ *Deniz'in Öfkesi*⭐️💕
17.⚡️ *Aniden Gelen Mesaj*⭐️💕
18.⚡️ *Korku*⭐️💕
19.⚡️*Kabus*⭐️💕
20.⚡️ *En Güzel Sabah*⭐️💕
21.Bölüm ⚡️ *Kahvaltı Keyfi *⭐️💕
23.Bölüm ⚡️* Öpücük Etkisi*⭐️????
24.Bölüm⚡️ *Yol Ayrımı*⭐️💕
25.Bölüm⚡️ *Kıskançlık Krizi*⭐️????
26.Bölüm⚡️ *İlk Buluşma*⭐️💕
27.Bölüm ⚡️* Şok Eden İtiraf *⭐️????
28. Bölüm ⚡️* Davetsiz Misafir*⭐️💕
29.Bölüm⚡️ * Geri Dönüş *⭐️????
30.Bölüm⚡️ *Tatlı Atışma*⭐️💕
31.Bölüm ⚡️Doğruluk mu ? Cesaretlik mi?⭐️💕
32. Bölüm ⚡️Süpriz ⭐️💕
33. Bölüm ⚡️*Hayal Kırıklığı*⭐️💕
34.Bölüm ⚡️*Merhamet*⭐️💕
35. Bölüm ⚡️Vazgeçememe 💕⭐️
36.Bölüm ⚡️*Çaresizlik*⭐️💕
37.Bölüm ⚡️Dağılan bir Deniz
38. Bölüm ⚡️İşler Karışıyor ⚡️
!!!!!!!

22. Bölüm⚡️ *Deniz'in Karışık Duyguları*⭐️💕

191 45 13
By qmze16

Medya:Deniz'le Melike

"İsmican sen iyice manyaklaştın. Ne yaptığını sanıyorsun?"

"A a terbiyesize bak. Birde cevap veriyor. Yürü çabuk. Dünden bugüne ne boklar yediğini anlatacaksın."

"Of tamam. Leş gibiyim. Sıcak bir duş alsam?" diye yalvaran gözlerle İsmican 'a baktım.

"5 dakikan var." 

'Tamamdır. Sen odamda otur." deyip odama fırladım.

Dolaptan temiz havlu,bornoz,askılı tişört,şort ve iç çamaşırlarımı alıp odamdaki banyoya geçtim.
Gerçekten şu anda bana Deniz'den sonra iyi gelecek şey sıcacık bir duştu.
Kıyafetlerimi çıkartıp kirli sepetine fırlattım ve hemen suyu açıp duşluğun altına girdim. Ama malesef fazla kalıp tadını çıkaramazdım. Çünkü geç kalırsam İsmican banyonun kapısını kırar ve beni çıkartırdı.
Bu yüzden saçlarıma şampuan sürüp taradım ve çabucak yıkadım. Vücudumuda keseledikten sonra suyu kapatıp bornozumu giydim ve havluyla saçlarımı sardım. Bornozla vücudumu kuruladıktan sonra kıyafetlerimi giydim ve banyodan çıkıp odama girdim. Bana çatık kaşlarla bakıp yatağımın üstünde oturan İsmican'nın yanına gittim. Sanırım bu sefer sabrı taşmıştı.

"Geç karşıma. Her şeyi eksiksiz anlatıyorsun."

Oktay'ın Ağzından;

Bu olanlara inanamıyorum. Ben,ben böyle hayal etmemiştim o odayı hazırlarken. Melike'nin bu sefer boynuma atlayacağını, mutlu olacağını sanıyordum. Ama hayal kırıklığına uğradım.
Mutlu olmamış, tam tersine öfkelenmişti. Bu kızı bir türlü çözemiyorum. Bir kızı mutlu edebilecek her şeyi yaptım ona. Her şeyi. Ama o birinde bile mutlu olmadı. 3 yıldan beri artık imkansız olduğunu düşündüğüm bir aşka tutulmuştum. Hem yanıyor,hem yakıyordum. Önce kazaya sebep olup onu yoğun bakıma soktum, sonra onu korkutup krize girmesine neden oldum. Neden o kadar korkmuştu ki? Ben sadece onun kokusunu içime çekip, ona bir kere olsun dokunmak istedim. Her zaman ona dokunduğumun,onu öptüğümün hayalini kurdum. Bana böyle yumuşak davranınca ve sakin durunca hayalimi gerçekleştirdim. Ama sonra çığlık atmaya başladı. Ben ne olduğunu anlamadım. Korkarak onu bırakıp ondan uzaklaştım. Ama o bağırıp çağırmaya devam etti. Bu kadar mı iğrençtim onun gözünde?  Benden bu kadar mı iğreniyordu?  Evimden çıkıp gittiğinden ve gitmeden önce bana 'Polisi arar şikayet ederim. ' dediğinden beri odamda yerde oturuyordum. Çıktıktan sonra o halde ne yaptı nereye gitti bilmiyorum.
Canım çok yanıyordu. Ben galiba bu sefer onu kaybetmiştim. Hayır hayır. Buna dayanamazdım. Beni bırakamazdı. Buna asla izin veremezdim. Şimdiye kadar ki tek tesellim sevgilisinin olmamasıydı. Olmayacakta. Asla. Buna izin vermem. Melike benim olacaktı. Bunu biliyorum. Bir gün benim olacak. Ona ben sahip olacam. Onun etrafında erkek sinek bile dolanamayacak.
Yoksa dünyayı yakarım !!

Deniz'in  Ağzından ;

Yine sıradan bir gündü. Hastanede boş boş oturuyordum. Bugün nöbetçi hemşir bendim ve çıkmama daha iki saat vardı. Sonra telefonum çaldı. Arayan Melike'ydi. Bu saatte arıyor olmasına şaşırsamda heyecanlanmıştım.
Sesinin bu kadar berbat olacağını nerden bilebilirdim ki...
Yanına gitmemi istiyordu. Lanet olsun. Meraktan çıldıracaktım. Kim bilir başına yine ne gelmişti. Verdiği adreste tanıdık birşeyler vardı ama hatırlayamadım. Kimseye haber vermeden üstümü bile değiştirmeden motora atlayıp yanına gittim. Onun bana ihtiyacı vardı. Yanında olmalıydım.
Oraya Yetiştiğimde bir başına ıssız bir sokağın kaldırımında oturup ağlayacağı ve bu kadar savunmasız olacağı aklımın ucundan bile geçmemişti. Perişan haldeydi. Saçları dağılmış, göz altları ağlamaktan ve korkudan şişmişti. Kötü bir şey olduğundan o kadar korktum ki... Tahmin ettiğim şey olmuşsa kendimi öldürürdüm. Her şey bu kadar yeniyken, daha bir şeylere şans verememişken böyle bir şey olması beni kahrederdi. Alacağım cevaptan korkarak,

"Kötü bir şey mi oldu?" diye sordum.

Titreyen sesiyle bana,

"Kötü bir şey oldu." deyince kalbimden bir parça koptu sanki. Sanırım üşüyordu. Hemen ceketimi çıkartıp omuzlarına koydum. Ve,

"Gidelim mi?" diye sordum.

Sessizce kafasını salladı. İnşallah eve bırakmamı istemezdi çünkü onu bu halde evine bırakıp arkamı dönüp gidemezdim. Yapamazdım bunu.

"Seni bırakmamı istediğin bir yer var mı?" diye sordum.

"Hayır."  deyince içimden bir ohh çektim. Ama aklıma gelen bir fikirle,

"Eve gitmezsen annen merak etmez mi?" diye sordum.

Meğer bugün arkadaşında kalacaktı. Annesi oraya bırakmıştı. Lanet olsun. Ne olduda buraya geldin Melike?

"Tamam o zaman. Gel benimle."  dedim.

Onu evime alacaktım. Bu halde asla bırakamazdım. Belki daha iyi olurdu yanımda.
Kaskımı ona uzattım. Ve motora bindim. Oda arkama bindi.

"Sıkı tutun."  dedim.

Bunu dememle bana daha çok yaklaştı ve kollarını belime dolayıp kafasını sırtıma yasladı. Şu anda ona öyle sarılasım vardı ki... Öpüp koklayasım,içime saklayasım...

Belimdeki elleri hafif titriyordu. Soğuktan mı korkudan mı anlayamadım. Evimin önüne gelince durdum. Yetiştiğimizi anlayınca motordan inip kaskı bana uzattı. Küçük bir açıklama yapma gereği duydum. Ve,

"Sen bir yere gitmek istemeyince seni kendi evime getirdim. Bir sorun olur mu?" diye sordum.

Beni yanlış anlamasını ve kafasında başka şeyler kurmasını istemiyordum.

"Hayır. Olmaz." deyince mutlu oldum. Demek bana güveniyordu.

Gel deyip onu eve çıkardım ve oturma odasına götürdüm. Üstümü değiştirip geleceğimi söyleyip aceleyle odama geçtim ve kıyafetlerimi değiştirdim. Sonra hemen yanına gittim ve oturdum. Aramızda biraz sessizlik olmuştu ki, Melike 'nin telefonu çaldı. Telefonu çalınca duyduğu sesle korkuyla yerinden sıçradı. Bu,bu canımı çok acıtmıştı. Neyden,kimden bu kadar korkuyordu? Telefonunu açıp biriyle konuşmaya başladı. Bir kız sesi geliyordu karşıdan. Sesi duyabiliyordum çünkü bayağı gür çıkıyordu. Sanırım telefonda konuşan kişi Melike 'nin sürekli bana bahsettiği arkadaşı İsmican'dı. Dalgın dalgın halıyı seyrederken Melike 'nin,

"Hayır. Oktay 'ın yanında değilim."  dediğini duydum.
Ne yani Melike Oktay yüzünden mi bu haldeydi? Sinirden kuduruyordum. Sanırım o çocuğu bu sefer kimse elimden alamayacak. Ama önce ne olduğunu öğrenmem gerekiyor. Melike telefonu kapattığında kızgın gözlerle ona baktım ve sakin olmaya çalışarak,

"Oktay sana bir şey mi yaptı?"  diye sordum.

Cevabını merakla bekliyordum.

"Anlatacam ama şimdi değil."  deyince anlayışla karşıladım. 

Sakinleşmek için sert bir kahveye ihtiyacım vardı. Kahve yapacağımı söyleyip mutfağa gittim ve iki tane yapıp bardakları alıp Melike 'nin yanına gidip kahvesini ona uzattım. Sessiz sessiz kahvelerimizi içerken Melike 'nin dakikalarca yeri izlediğini farkettim. Sanırım derin düşüncelere dalmıştı.

"Melike?"  diye seslendim.

Şaşkınca suratıma baktı önce. Sonra toparlanıp,

"Efendim."  dedi.

"Bir şey mi oldu?" diye sordum.

Ama uykusunun geldiğini ve yarın sabah okula gideceğini söyledi. Bu halde okula gidecek olmasına şaşırsamda bir şey diyemedim. Onu odama çağırdım ve odamda uyuyacağını söyledim. Ama o müthiş inadıyla beni ikna edip oturma odasında uyumayı başardı. Ona temiz örtü ve yastık getirip iyi geceler dileyip odama geçtim. Üstümü çıkartıp yatağıma uzandım. Mutlu ve heyecanlıydım. Melike şu an evimde uyuyordu. Gerçekten şaka gibiydi.

*  *  *

Huzurlu uykumu kapımın çalınma sesi böldü. Uyku sersemiyle ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Sonra Melike 'nin evimde olduğu kafama dank etti. Bu kapıyı çalan Melike olmalıydı.  Uyku sersemiyle,

"Melike?"  diye seslendim.

"B-ben girebilir miyim?"  diye kekeleyerek sordu.

"Tabiki gel." dedim.

Yatakta doğrularak gözlerimi ovuşturdum ve içeri geçen Melike 'nin yüzünü karanlıkta seçmeye çalışarak,

"Bir şey mi oldu?" diye sordum. Bana kabus gördüğünü ve korktuğunu söyledi. Sonra gözlerini yere dikti ve,

"Ben...  Eğer rahatsız olmazsan yanında uyuya bilir miyim?"  diye sordu. Bu soruyla birlikte zerre uykum kalmamıştı. Acaba ben rüyamı görüyorum?  Melike yanımda mı yatacaktı?

Sanırım bunu söylerken utanmıştı.

"Deli misin sen? Gel buraya." dedim ve yataktan kalkıp üstümü giydim. Yanında yarı çıplak bir vaziyette uyuyamazdım.

İkimizde yatağa uzandık ve tavanı izlemeye başladık. Melike'nin uyuyacağını sanırken,Melike bana olanları anlatmaya başladı. Tek tek,baştan sona... Tüm olanları anlattı. Bende sessizce dinledim. Oktay'ın bu yaptıkları sınırı aşmıştı. Elim ayağım titriyordu. Ama hiç bir şey yapamazdım ona. Eğer gidip Oktay'ın ağzını yüzünü kırarsam, Melike kızabilirdi. Ve bir daha bana güvenip bir şey anlatmazdı. Şu anda güveniyordu ve kendini yanımda iyi hissediyordu. Her ne kadar yerimde duramasamda Melike 'yi kaybetmemek kendimi tutacaktım. Hem zaten o son noktayı koymuştu.
Ve zaten Oktay'a Melike den uzak dediğim de bana sen kimsin onun neyisin?  Diye sorduğunda ona ne cevap verecektim?

Anlattıklarından çok etkilenmiş ve duygulanmıştım. Sonra ona doğru döndüm. O da kafasını bana doğru çevirdi ve bir anda fazlasıyla yakın olduk. Bu yakınlık içimi ısıtmış ve heyecanlanmama neden olmuştu. Elimi yanağına koydum ve ona istediği sürece her zaman yanında olacağımı söyleyip, neye ihtiyacı varsa beni aramasını istedim. Ve utanarak ona yanında kendimi iyi hissettiğimi ve hep yanında olmak istediğimi söyledim. Duygularımı artık bastıramıyordum. O bu kadar yakınımdayken olmuyordu.
Ona sevgimi haykırıp güzel dudaklarına bastırmak istiyordum dudaklarımı.

Dediklerime mutlu olduğunu gülümsemesinden anladım. Sonra gözünden bir damla yaş düştü yanaklarına.  Mutluluktandı biliyordum. Her zaman ki gibi teşekkür etti. Ona teşekkür etmemesini yanımda olmasını söyledim. Sonra yanaklarının alev alev yandığını gördüm. Utanıp kızarmıştı ve bu hali çok hoşuma gitmişti. Ona utanınca çok sevimli olduğunu söyledim.  Böyle söyleyince daha da kızardı. Onu daha fazla utandırmamak için uyuması gerektiğini söyledim. Kafasını sallayıp iyi geceler dileyip öbür tarafa döndü. Ben ise hala onu izliyordum. Onu izleyerek huzurlu bir uykuya daldım.

*  *  *

Sabah saatleri...


Devamı yakında kaldığı yerden devam edecek.

Continue Reading

You'll Also Like

197K 3.6K 20
༺༻ Bütün hakları saklıdır "Ben geldim" Gülümseyerek ve son harfi uzatarak kurduğum cümle ile o da gülümsedi. Sandalyesini biraz masadan geri çekti...
100K 1K 9
"Abin bu söylediklerini duysa ne olur biliyorsun değil mi Mavi?" "Şimdilik duymayacağına göre bence sorun yok Feyyaz." "Bana Feyyaz Abi demelisin Mav...
5.1M 280K 29
Sarhoş olduğu gece bir adamla birlikte olan Kayra, sabah uyandığında kendini tanımadığı bir adamla bulur. Evden apar topar kaçan Kayra, birlikte old...
66.5K 3.8K 29
TAHASSÜR Cihan ve Kamerin hikayesi... Yıllar önce birbirine verilmiş sözler... Yıllarca birbiriyle kavuşmayı bekleyen iki insan. Yıllar sonra tekrard...