Bomba gibi bir bölümle sizlerleyim :* iyi okumalar... (:
Medya:Melike ile Oktay...
Yaşadığım şoktan çıkıp Oktay'a baktım. Yüzünde hala kocaman bir gülümseme vardı. Ben ise öfkeden kuduruyordum.
"Nasıl? Beğendin mi?"diye sorup eliyle gösterdiği odaya baktım.
Bulunduğumuz yerden yatağına kadar sağlı sollu küçük mumlar dizilmişti ve için yakılmıştı. Mumların arasında kalan yerde ise yine mumların başlangıcından bitişine kadar gül yaprakları serilmişti.
Tavanda sayamadığım kadar çok kırmızı ve beyaz balonlar vardı.
Yatağın üstünde koskocaman,neredeyse benden büyük kahverengi bir ayıcık vardı. Ayıcığın elinde kalpli bir yastık vardı ve üstünde 'Seni Seviyorum prenses' yazıyordu. Ayıcığın yanında kocaman kalpli bir kutu vardı ve kapağı açıktı. Açık olan kutunun çikolatalarla dolu olduğunu görebiliyordum. Gerçekten şaka gibiydi. Eminim yerimde başka bir kız olsa Oktay'ın boynuna sarılır onu öpücüklere boğardı. Ama ben sinirden kuduruyordum. Sanki benimle dalga geçiyordu. Ben endişelenip, annemin haberi olmadan, merak edip buraya gelmişim. Ama o benimle sevgili oyunu oynuyor. Sinirlerime daha fazla hakim olamadım.
" O-Oktay sen şaka mısın? "
"Ne oldu? Beğenmedin mi? İstersen başka birşey hazı-"
Elimle sözünü kestim. Ve derin bir nefes aldım. Onu yinede kırmak istemiyordum.
"Oktay sen benden ne istiyorsun?"
"Ben... Seni istiyorum. Seni seviyorum."
"Ben sana daha kaç kere açıklama yapacam? Vazgeç artık Oktay. Bu saplantılı davranışlarından vazgeç. İkimizede zarar veriyorsun. Gece gece bir mesajınla koştura koştura buraya geliyorum. Ama bir bakıyorum sen aslında bana yalan söylemişsin."
"Melike ben yalan söylemedim."
"Öylemi? Kötüyüm gel, önemli dedin. Şu anda kötü müsün gerçekten?"
"Ben seni özledim ve beğeneceğini düşündüm."
"Düşünme Oktay. Yalvarıyorum rahat bırak beni artık. Bak ben zaten seninle konuşacaktım. Ve doğru zamanı bekliyordum. Şu anda benim için doğru zaman. Beni rahatsız ediyorsun Oktay. Biliyorum tamam beni seviyorsun. Kötü bir amacın yok. Ama biz seninle sevgili falan değiliz. Sevgiliymişiz gibi davranmaktan vazgeç."
Sustum ve ne diyeceğini merakla bekledim. Yüzünü acı çekiyormuş gibi buruşturdu. Sanırım birazdan ağlayacaktı.
"Sen benden rahatsız mı oluyorsun?"
"Senden değil. Fazla samimi davranışlarından rahatsız oluyorum."
"Benim kötü bir amacım yok ki. Seni mutlu etmek istiyorum sadece."
Lanet olsun içimdeki bu fazla duygusal yanıma. Yine beni duygusallığımdan vuruyordu. Onu daha fazla kırmamak için sesimi yumuşatarak konuştum bu sefer.
"Biliyorum. Teşekkür ederim. Bunlar çok güzel, çok özel şeyler. Ama bunlara gerek yok Oktay. Sonuçta biz sevgili değiliz. Ve üzgünüm ama bu durum değişmeyecek."
Elini yanağıma koydu. Gözlerinden yaşlar akmaya başladı.
"Ben seni kaybetmekten çok korkuyorum Melike. Bana böyle davrandığın zamanlarda çok acı çekiyorum. 3 yıldan beri dinmedi kalbimdeki ağrı. Ben, ben bırakamam seni. Kendimi öldürürüm yinede vazgeçmem senden. Sabrettim,bekledim. Her zaman beni seveceğine dair bir umudum vardı. Uyuduğumda,uyandığımda aklıma gelen ilk şey senin yüzün,güzel gülüşün oluyor. Ben üç yıldan beri hiçbir kızla birlikte olmadım. Flörtleşmedim. Başka bir anlamda bakmadım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beni Bırakma
Romance"Kirpiğine kadar sevdiğim bir adam vardı benim. Kokusu cenettim, yüreği servetim." Karanlık sokakta , gözyaşlarımı akıtmak için sırtımı döndüm mavi gözlü adamıma. Beni böyle yıkık görmesini istemiyordum. Ayaklarımı yerde sürükleyerek karanlığa yürü...
