MAFYANIN ESİRİ

By sisiniiz

669K 18.6K 3.2K

Başta nefret ettiğiniz birisine aşık olabilir misiniz? Onun için herşeyi yapar mısınız? Büyük aşklar nefretle... More

1. Bölüm: "Yeni Hayat"
2. Bölüm: "Yeni Dostum"
Yazarınız sisiniiz❤️
3. Bölüm: "Bar"
4 . Bölüm: "Kuzen"
5. Bölüm: "Borç"
6. Bölüm: "Kaza"
7. Bölüm: "Tehlike"
8. Bölüm "İntikam Yemini"
9. Bölüm: "Benim Olan Benimdir"
10. Bölüm: "Sabırsızlanıyorum"
11. Bölüm: "Tanışma"
12. Bölüm: "15 Tatil"
13. Bölüm: "Planlar"
Duyuru!
14. Bölüm: "Uludağ"
Arkadaşlar !
15. Bölüm: "Kıskanıyorum"
16. Bölüm: "Sevidiğim Adam"
17. Bölüm: "Aşkın Gözü Kör"
18. Bölüm: "Arkadaşımmış"
19. Bölüm: "Ulaşılamıyor"
20. Bölüm: "Panik Yapmayın"
22. Bölüm: "Güzel Günler"
23. Bölüm: "Blue Bar"
24. Bölüm: "Ceza"
25. Bölüm : "Gerçekler"
26. Bölüm: "Hayat Devam Ediyor"
27. Bölüm: "Zor Günler"
28. Bölüm "Geçmişten Gelenler"
29. Bölüm: "Kâbus"
30. Bölüm: "Yeni Yıl"
31. Bölüm: "Yılbaşı Gecesi"
32. Bölüm: "Sadece Sev"
Yeni Kitap Duyurusu
33. Bölüm: "Bana Güven"

21. Bölüm: "Sürpriz"

10.8K 408 16
By sisiniiz


Multimedya: RüDa ❤️

Bölüm şarkısı: Kaçın Kurası ☺️

"Enes al suyun." dedim ve suyu Enes'e uzattım."Saol yenge" dediğinde  Hay yengeniz batsın diye  düşünürken kapı çaldı.

"Rüya kapı." Diyen Eceye;

"Duydum." Diye stem ederek kapıyı açtım.

"İnanamıyorum."

"Sürprizzzzzzzzz"

Şu an karışımda Emir , Elif , Selim ve Arda vardı.

"Nerden çıktınız siz ya" diyerek hepsine baktım. Emir gayet iyi görünüyordu.
"Sürpriz yumurtadan çıkmışlardır yengeah" diye bağıran Rüzgara iğrenerek baktım ve "İğrençsin Rüzgar" dedim.

Şaşkın şaşkın suratlarına bakarken sevdiğim adamın kollarında kendime geldim.

Ne kadar da özlemişim bu tapılası kokuyu.

Arda dan ayrıldım ve Elif e sarıldım. Emir e canı acır diye uzaktan selam vererek Selim ile tokalaştım.

"Kapıda kaldınız geçsenize." diyerek kenara çekildim."Yok biz hiç geçmeden çete Emir le bize geçin. Elif sende Emir in yanında ol. Burçak ve Ece sizde bize gidin isterseniz."  Çete hemen toparlandı. Kızlar afallarken onlardan sağdan soldan eşyalarını toplamaya başladırlar.

Herkes "Tamam."

"Olur."

"Hadi." gidi söylenerek evden çıktılar.

Herkes yavaş yavaş evi boşaltmaya başladı tam Umutlar da ayaklanmıştı ki Arda kolundan tutarak onu geri oturttu.

"Seninle konuşacaklarımız var." dedi. Umut"Tamam. " diyerek geri oturdu. Ne konuşacaklardı ki çeteyi bile gönderme gereği duydu.

ARDA'DAN...

Rüyanın yanın da konuşamam yani o duymasa daha iyi olurdiye düşünerek "Rüya odana git." dedim. "Tamam" diyerek merdivenlere yöneldi.

Oha. Hayret ilk defa sorgulamadan dediğim bir şeye evet dedi. Normal değil bence bu.

Rüya'nın odasına çıktığına emin olduktan sonra Umut a döndüm. Tam konuşmak için ağzımı açmıştım ki yanında ki çocuklardan biri konuştu.

"Abi biz çıkalım mı?" dedi.Umut bana dönerek "Sorun olur mu?" Dedi.
Sorun olamayacağını düşünerek Hayır anlamında kafamı salladıktan sonra hemen konuya girdim.

"O orospu çocuğu nerde?" dedim.

Umut sakin bir tonda "Depoda" dediğinde "Sağlam mı?" dedim.

"Valla bir kaç tane geçirdik ama seni bekledik." Diyen adını bilmediğim çocuğa baktım.

"Tamam dışarıda beni bekleyin Rüyayla konuşup gelicem." diyerek ayağa kalktım.

Umutlarda "Tamamdır." Dediler ve ayaklandılar. Ben de hızla Rüya nın odasına çıktım. Tam içeri giricekken şarkı söylediğini duydum.

Ne kadar da güzeldi sesi. Kulağa çok hoş gelen bir tınısı vardı. Herşeyiyle beni benden alacak güce sahipti bu kız. her ne kadar konturolü elimde tutmaya çalışsamda ona karşı her şeyi bırakıyordum.

Sözlediği şarkıya kulak verdim.

"Gönül gözüm kapali
bilerek sana yazılıyorum
A penceresi aralı
her yerine bayılıyorum
Yavrum baban nereli
nereden bu kaşın gözün temeli
sana neler demeli
ay seni çıtır çıtır yemeli

anam babam aman, kacin kurasi bu
ne bas belasi bu, gonul kirasi
anam babam aman, kacin kurasi bu
ne bas belasi bu, gonul kirasi ah...

aman bize nasip olur inşallah
boyuna da posuna da bin maşallah
senden gelecek cefalara, nazlara,
sözlere, sazlara eyvallah
aman bize nasip olur inşallah
boyuna da posuna da bin maşallah
senden gelecek cefalara, nazlara,
sözlere, sazlara eyvallah

gönül gözüm kapalı
bilerek sana yazılıyorum
a penceresi aralı
her yerine bayılıyorum
yavrum baban nereli
nereden bu kasın gözün temeli
sana neler demeli
ay seni çıtır çıtır yemeli

anam babam aman, kaçın kurası bu
ne bas belası bu, gönül kirası
anam babam aman, kaçın kurası bu
ne bas belası bu, gönül kirası ah...

aman bize nasip olur inşallah
boyuna da posuna da bin maşallah
senden gelecek cefalara, nazlara,
sözlere, sazlara eyvallah
aman bize nasip olur inşallah
boyuna da posuna da bin maşallah
senden gelecek cefalara, nazlara,
sözlere, sazlara eyvallah..."

Şarkı bittiğinde kapıyı tıklatarak içeri girdim.

"Gel dememiştim." dediğinden"Hata bende pardon niye kapıyı çalıyorsam." diye stem ettim.

"Ne var arkadaşım." dediğinde sinirle "Kes artık şu arkadaşım muhabbetini." diye bağırdım.

Gerçekten sıkmıştı artık. Bir hata yaptım iyi ki.

"Ne diyeyim Arda ne diyeyim. Ya sen nasıl arkadaşım dersin ya nasıl? Madem arkadaşınım öyle davran." dediğinde "Rüya sende biliyorsun bilerek demedim." dedim.

"Bilmeyerek mi dedin." dediğinde tok bir sesle "Evet." dedim. "O senin problemin." dediğinde ellerimi sılarak yanına yürüdüm.

Çekip sarılsam yumuşar mı?

Hayır ne bu sinir?

"Ne yapacağım ben seninle." dediğimde "Kapıyı çekip gidebilirsin. Yalnız kalmak istiyorum." dediğinde "Emin misin?" dedim.

"Hayır. Rüyayım. Çık git Arda git. Ara verelim düşünelim. Biz neyiz ne değiliz düşünelim." dediğinde kan beynime sıçaramıştı resmen.

"Ara vermek falan yok sen benim sevgilimsin." dediğimde "Emin ol öyle gel Arda." demesi çok koydu. İçimden kendime lanet ediyordum. Hatamın farkındaydım böyle yapmak zorunda mıydı?

Omuzlarından tutup onu kendime çevirerek "Özledim." dedim.

"Özleme." diye terslediğinde "Sende özledin." dedim."Özlemedim." diye direttğinde sinirden "İyi istediğin zaman olsun. Al sana zaman." diyerek Ne diyeceğini beklemeden hızla odadan çıktım. Kapıyı çarparak kapattım ve aşağı indim.

Salondaki sehpayı tekmeleyerek evden çıktım ve arabama bindim.

Umut hemen arabayı çalıştırdı ve bende takip ettim.

Şehirden uzak hatta baya uzak bir deponun önünde durdu ve arabadan indi.

Aklımda Rüya olduğu için geldiğimizi bile fark etmemiştim.

"Arda geldik." dediğinde "Siz burada kalın yada gidin, onunla tek hesaplaşacağım." dedim. "O zaman biz kaçar işlerimiz var." dediğinde "Tamam" dedim ve deponun anahtarını alarak içeri girdim. Yerde olan Çağdaş iti elleri kolları bağlı gözleri görmüyor her yer kandı.

"Kim var orda" dediğinde dalga geçercesine a'ları uzatarak "Naber Çağdaş" Dedim. Sesimi hemen tanımış olacak ki "Arda." dedi. Ardından "Bırak lan beni." diye bağırdı.

"Bırakıyım öylemi bırakıyım." derken Yanına hızla yaklaşarak tekmelemeye başladım gözlerini açtım.

Gözlerimde ki nefreti ve siniri görsün diye.

"Bana bak lan piç abim senin yüzünden ölümden döndü lan. Ama sen şanslısın bir gün değil her gün öleceksin. Ölmek için ayaklarıma kapanacaksın ama seni öldürmeyeceğim ve ölmene izin vermeyeceğim. İki taraf arasında kalacaksın ölüm ve hayat arasında." Diye bağırdım.

"Amacım o Selim itini vurmaktı. Abin benim yakın arkadaşım. Yanlışlıkla oldu." dediğinde "Lan eline silah aldın da adam mı oldun lan." diye kükredim.

"Gerçekten amacım Selim in canını almaktı. Kardeşime yaptıklarını duyunca sinirlendim lan. Kardeşime el süreni yaşatmam." dediğinde "Kardeşinde insan olsaymış Sürtük değil." Diyerek tekmelemeye devam ettim. Aklımda bir sürü şey vardı. Başta Rüya olmak üzere.

RÜYA'DAN...

Al işte zaman zaman zaman.

Ara verelim dedim kabul etti resmen.

İnsan çeker sarılır öper koklar ama o sadece istediğim zamanı vermekle yetindi.

'Of Rüya ne malsın ya. '

Sensin mal iç ses. Ne yapsaydım canım diye boynuna mı atlasaydım.

'Ya başkalarına giderse.'

Yok devenin götü. Ne demek lan başkalarına giderse.

'Hadi hadi anladın sen.'

Sus iç ses sus.

Gider mi ki?

Gitmez be!

Of en iyisi bende kızların yanına gideyim.

Giyinme odasına giderek üzerimi değiştirdim. Saçlarımı tarayarak kendi haline bıraktım. Telefonumu paramı anahtarlarımı cebime sıkıştırdıktan sonra ayakkabılarımı giyerek aşağı indim. Son bir kez evi kontrol ederek çıktım. Arabaya atladığım gibi Burçağı aradım ve evin adresini aldım.

Gitmemiştim daha önce hiç bulmam kolay olur inşallah.

Güç bela evi bularak bahçeden içeri girdim. İhtişamlı ve baya güzel bir evdi. Arabamı park ettim ve kocaman bahçede yürüyerek sonunda evin kapısına geldim ve kapıyı çaldım.

"Hoş geldin tatlım." Diyerek kapıyı açan Ece'ye somurtarak "Hoş buldum" dedim ve içeri doğru yol aldım.

Tam içeri girecekken Ece kolumdan tutarak "Ne bu surat" dedi.

Onlara anlatmayı düşünmüyordum en azından şimdilik. Belki sadece Elifle konuşurdum.

"Hiçç."diyerek içeri girdim.

"Herkese selam" dedim.
"Selam" diyen Mert'e gülerek "As" diyem Rüzgara dil çıkardım.

"Hoş geldin" diyen Selime "Hoş buldum" dedim.

"Arda nerde?" Diye soran Emir olmuştu.

Kaşlarımı çatarak "bilmiyorum." Dedim ve kendimi koltuklardan birine attım.

Mert somurtarak "İki gün sonra okullar açılıyor. 15 tatil de tatilden uzak bitti" demesiyle salonda sesler yükselmeye başladı.

Hiç bir şey anlamamıştık ki tatilden.

"Emir evinizi gezebilir miyim?" diye sordum."Tabi ki Ardanın da evi burası." dediğinde Burukça gülümseyerek salondan çıktım.

İlk baş üst kata çıkarak orayı gezmeye karar verdim.

Kaplumbağa hızında merdivenleri çıktıktan sonra ilk kapıyı açtım ve içeri girdim.

Zevkli ve renkli bir oda oluşundan Arda'nın odası olmadığını anlamıştım.

Kocaman neredeyse 4 kişilik bir yatak vardı. Oda baya büyüktü. Hızla odaya göz gezdirdikten sonra odadan çıktım. Uzun bir koridor vardı. Odaları tek tek gezdim. Geneli misafir odasıydı galiba. Acaba Arda'nın odası nerde? En son iki oda kalmıştı. Onlara da baktım ama değildi. Adım gibi emindim.

Tekrar koridorda geri döndükten sonra tam aşağı inmek için merdivenlere yönelmiştim ki bir kat daha olduğu yukarı çıkan merdivenlerden gözüme çarptı.

Hızla merdivenlere yöneldim ve yukarı çıktım. Merdivenlerin hemen bitimin de kapı vardı.

Yavaş yavaş kapıyı açtım ve içeri girdim.

"İşte bu Ardanın odası"

Siyah ve beyazın asaleti kırmızının tutkusuyla kaplı bir oda.

Devasa bir yatak. Kocaman bir televizyon. Aksesuarlar. Her şey Ardayı yansıtıyordu.

Odayı dikkatli bir şekilde incelediğimde 5 tane kapısı olduğunu fark ettim. Hayır kaç tane evi var bu çocuğun daha bilmediğim.

İlk kapıya yönelmemle siyah beyaz bir banyo çıktı karşıma. Banyoya girerek parfümü kokladım ve üzerime sıktım. Kendi has kokusuna bir de bu parfün eklenince daha güzel koktuğunu fark ettm. Banyodan çıkarak yanda ki kapıyı açtım ve içeri girdiğimde burnuma gelen buram buram Ardanın kokusuyla kendimi kıyafetlerinin arasında buldum.

O erkeksi kokusu odaya hapsolmuş gibiydi. Tek tek kıyafetlerini inceledim.

Mafya olmasa kesin modacı olurmuş diye düşündüm. Zevkliydi.

Bu odadan da çıkarak üçüncü odaya yöneldim. Spor odasıydı. Koşu bandı , bisiklet , ağırlıklar ve tabi ki kum torbası. Aslında oda da ilk dikkatimi çeken her yerin aynayla kaplı olmasıydı. Odada hiç cam olmamasına rağmen oda baya aydınlıktı.

O odadan da çıktım. Dördüncü kapıyı açarak içeri girdim ve şok oldum.

Küçük bir oda çok küçük olmasa da diğerlerine göre küçük bir odaydı ve her yerinde resimlerim vardı.

Ve hepside habersizdi. Fotoğraflara tek tek göz gezdirdim.

Tarçını severken.

Yemek yerken.

Gülerken.

Ayakkabılarımı giyerken.

Alışveriş yaparken.

Okulda.

Bahçede.

Annemle.

Babamla.

Elifle.

Eceyle.

Burçakla.

Yani kısacası Ardayla tanıştıktan sonra yaptığım her şey diye düşünürken daha eskiler de dikkatimi çekti. Bebeklik fotoğraflarımın bile olduğunu gördüm.

Hala gördüklerimin şokunu atlatamazken odadan çıktım ve en sonda ki odaya girdim.

Odaya girmemle ikinci şokumu yaşamıştım.

Burası da ufak bir odaydı ve sadece beşik dolap ve bir sürü oyuncak vardı.

Bildiğimiz bebek odası.

Odaya göz gezdirirken kenarda duran albümler gözüme çarptı ve bende aldım.

7 tane albüm vardı hepsine tek tek baktım. Hepsi Ardaydı sanırım. Çok tatlıydı. Bazı fotoğraflarında sert bakıp kaşlarını çatması gülmeme neden olmuştu.

Albümleri yerine bıraktıktan sonra odadan çıktım.

Odada camdan büyük bir pencere vardı boydan boya siyah perdeyle kapatılmıştı. Perdeyi açmamla kocaman terası görmüştüm.

Hızla kapıyı açarak terasa çıktım. Büyüleyici bir manzarası vardı. Hava nın serin olması nedeniyle içeri girdim ve kendimi Arda kokan yatağa bıraktım.

Aşağı dan gelen gürültülerle gözümü açtım. Daha ne olduğunu anlamadan gürültüyle kapı açıldı.

Karşımda Arda. Dağılmış. Saçı, başı, kıyafeti.

"Rüya."

Hemen kalkarak yanına gittim. İçmişti hem de baya. Kolay kolay sarhoş olan biri değildi. Artık be kadar içtiyse ayakta zor duruyordu. Arkadan onu tutan Selim e "tamam sen aşağı in ben hallederim." Dedikten sonra Ardanın kolunun altına girerek onu yatağa attım.

Lan ne fesatsınız.

"İçmişsin." dedim. Yüzüne bakarak
"Hadi yaa" diye dalgaya vurdu.
"Niye içtin bu kadar." diye sordum.
"Kalbim deki yangın sönsün diye." dedi. Gülümseyerek "Söndü mü bari?" diye sordum."Hayır." Gibi bir şeyler mırıldandıktan sonra başını yastığa gömdü.

Banyo yapması gerekti. Kendine gelmesi lazımdı. "Arda kalk banyoya." diye kolundan çekmeye çalıştım.

"Ya benimle yıkanmak mı istiyorsun sen hahah" diye sapıtırken"Lan kalksana ne banyosu. Allah Allah kalk soğuk suyun altına gir kendine gel." dedim."Gayet kendimdeyim ben." dediğinde "Hadi kalk." Diye çekiştirmeye devam ettim.

Kolundan tutup çekiyim derken kendimi Arda nın üstünde buldum.

"Rüya." dediğinde bana olan yakınlığından kafam karışmıştı. Nefesi suratıma çarpıyor ve bu beni oldukça zorluyordu.
"Arda." dedim ciddiyetimi korumaya çalışarak."Özledim." dediğinde "Arda bırak." diye tısladım.

Tepinmeye başlayınca kendimi altta buldum. "Arda kalk."
"Arda bıraksana."
"Bak bağırırım." diye söylenip durdum.

"Rüya ne diyorsun ya burası benim evim." dediğinde "Ne yapayım senin evinse." dedim. Ben tepinmeye devam ederken söylediği cümle ile donup kalmıştım.

"Benim olan dudaklarını hissetmeyi özledim."

Ama hemen toparladım.

"Artık senin falan değil Arda unuttun mu biz ar-"

Demeye kalmadan dudaklarımız buluştu. Uzun bir süre öptükten sonra nefes almak için geri çekildi.

"Sakın bir daha öyle bir cümle kurma."


----------------------------

Benim en değerlilerim nasıllar?

Biliyorum bana biraz kızgınsınız. Bölüm geç geldi felan diye ama gerçekten yazamadım. Hastaydım. Hastanelerde serum felan yedim iğne felan daha yeni yeni kendime geldim ve hemen yeni bölüm yazdım.

Tekrar ve tekrar özür diliyorum. Sizi gerçekten çok seviyorum ve değer veriyorum. Artık sık sık bölüm yazmaya çalışıcam.

Sizde yorumlarınızı ve votelerinizi eksik etmesseniz sevinirim.

Söz verdiğim gibi uzun bir bölüm yazdım. Mafya sözü bu boru değil sshshsjsj.

Tekrardan söylüyorum Whatsaap grubuna gelmek için bana numaralarınızı atarsanız sevinirim.

Hadi kendinize iyi bakın en kocamanından öpücüklerimle görüşürüz.😂😍😘❤️🙈

Şahsi sosyal medya hesaplarım;

Instagram : simgeesvml

Snapchat : simgenizz

Twitter : Simge (sisinizz)

Facebook : Simge Svmli

Fan sayfamız : Sisihikayeleri

Kitap adına açılmış sayfalarımızı ve beni takip etmeyi ihmal etmeyin 😍

FACEBOOK: Mafyanın Aşkı - Simge Sevimli

FACEBOOK: Wattpad-Mafyanın Aşkı-Sisiniiz

Continue Reading

You'll Also Like

GELECEK By VeraHare

General Fiction

161K 8.5K 17
Tüp bebek merkezinde tüplerin karışması sonucu kocası yerine hiç tanımadığı bir adamdan hamile kalmıştı Mahru. #1İhanet/24.5.2024 #1Mahru/24.5.2024 #...
1M 56.4K 42
Evin ise yediği tokatın şiddetiyle yere düşmüştü. Dudağının kenarı yeni bir darbe alırkende Kazım Ağa saçlarından koparırcasına tutup Evin'i kaldırmı...
203K 8.6K 24
İnsanların çoğunluğunu gıcık eden şey ebeveynlerin çocuklarının hayatlarına burunlarını soklarıydı. Avbanu'da bu durumdan gıcık alan insanlardan biri...
5.4M 248K 52
"Ulan bari Polat de." dedi. Sesi yalvarır gibi çıkmış gözleri beklentiyle doluydu. "Mirza demiyorsan deme ama en azından Polat de." "Sen yengeye Eli...