HOCANIN OĞLU | TEXTİNG

By sunlighttt0

224K 9.5K 6K

0538*** : Hocam ben size ve gamzelerinize aşırı yükseliyorum caiz midir ? Gamzeli (K)Hocam : Hoca değilim be... More

0.1
0.2
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.8
0.9
1.0
1.1
1.2
1.3
1.4
1.5
1.6
1.7
1.8
1.9
2.0
2.1
2.2
2.3
2.4
2.5
2.7
2.8
2.9
3.0
3.1
3.2
3.3
3.4
3.5
3.6
3.7
3.8
3.9
4.0
4.1
4.2
4.3
4.4
4.5
4.6
4.7
4.8

2.6

4.1K 172 73
By sunlighttt0

Yemek masası.

Bir yemek masası insanı ne kadar gerebilir ?

Cüneyt Arkın'ın üç oku ayrı yerlere göndermek için gerdiği kadar... Belki de üç beş katı daha fazla.

Şu an karşımda Gökay, onun yanında hiç bir şekilde sevmediğim, can parem(!) , kardeşim Geri Zeki, yanımda annem , en başta babam, babamın diğer tarafında Hamza amca namı değer mahallemizin imamı ve yanında karısı Hanife teyze vardı.

Gerçekten mükemmel kadro.

Tam bir aile tablosu olabilecek türden güzel bir görüntüydü, her şey harikaydı ancak şu anda yemek yiyemiyordum.

Sebep mi ?

Kusura bakmayın ama karşısınızda Gökay gibi bir dehşetül vahşet varken yemek yiyemiyorsunuz sadece onu yemek istiyorsunuz.

Tamam biraz abartmış olabilirim ama yine de insan yemek yese bile midesinde kelebeklerden başka hiç bir şey hissedemiyordu.

" Okulun nasıl gidiyor evladım hangi bölümü okuyordun? "

Hanife teyzenin sorusuyla yanımdaki tek hücreli kardeşime döndüm.

Sahi bu ne okumaya gitmişti?

" İç Mimarlık okuyorum Hanife Teyzeciğim. "

" Maşallah maşallah. "

Gerzek kardeşim Hanife Teyzenin cevabı üzerine ona gülümseyip kıtlıktan çıkmış gibi yemesine geri döndü.

" Nurhayat sen ne okumuştun kızım? "

Hamza amcanın hedefi bana yöneltmesiyle kafamı kaldırdım ve Gökay'la kısa bir an göz göze geldik.

Al işte ben ne okumuştum?

Bu çocuk bende alzheimer etkisi yaratıyor.

" Sınıf Öğretmenliği okumuştum KPSS'ye hazırlanıyorum Hamza Amca. "

" İnşallah tez vakitte atanırsın yavrum. Allah çalışmanın , emeklerinin karşılığını versin."

Hamza Amca şimdi emek , çalışmak falan karıştırmasak daha iyi olur sanki.

Yine de zoraki gülümsedim. Tembel olduğumu bilmenize hiç gerek yok.

" Amin inşallah."

" Gökay oğlum beğendiysen biraz daha koysun Nurhayat tabağına."

Yemez anne yemez. Ömrümü yedi yeter ona o.

" Olur valla alırım. Çok güzel olmuş elinize sağlık Aslı Teyze. "

" Afiyet olsun. "

" Anne ablam koymasın bence yemek masasını birbirine katar malûm biraz sakar. Biraz dediysem kibarlıktan yoksa elini attığını parçalara ayırmadan bırakmaz. "

Kardeşimin patavatsızlığına lanet edip sinirden kıpkırmızı olurken masanın altından ona güzel bir tekme attım.

Gökay'ın ağzından ufak bir ah sesi çıkınca hedefi tutturamadığımı anlayıp bir kez daha içimden lanet ettim.

Seni geberteceğim küçük velet.
Seni parçalara ayırıp her parçanı başka bir çöpe atacağım.

Hanife Teyze telaşla sordu.

" Ne oldu oğlum ?"

" Ayağıma küçük bir kramp girdi de aniden bir sorun yok. " deyip geçiştirdiğinde utançtan kaç renk değiştirdiğimi bende bilmiyordum.

Kırmızıydi şu an mor oldu gökkuşağı gibi oldun Nuro renkten renge girdin.

Gökay bana ne yapmaya çalışıyorsun bakışları atarken masumca gülümsedim.

Hedef sen değildin gamzeli yaprak sarmam kusura bakmayıver artık.

" Nurhayat koysana kızım Gökay'a yemek! "

Annem seni sonra kıyma makinasında çektireceğim bakışları atarken artık kendimi masadaki bıçakla delik deşik etmek istiyordum.

Kaç kere rezil olur bir insan ulan ?

Rezil Nurhayat'tan Seçmeceler kitabı çıkarıp ünlü olacak kadar çok rezillik sığdırmışttım hayatıma.

Yetişkin bir Nurhayat Eren saniyede en az üç kere rezil oluyorsa aynı Nurhayat Eren yemeğin sonuna kadar toplam kaç kere rezil olur ?

Güzel soru olur bundan alın size problem. Hem de ne problem.

Bir rezillik daha çıkmasın diye özenle koyduğum yemeği Gökay'ın önüne bıraktım.

Ye yiğidim yarasın be. Daha ne kadar yarayabilirse artık.

Yemek faslı bittiğinde annemle sofrayı kaldırdık. En sevdiği takımını bozduğum için sonra hesaplaşacağımızı söyleyip o sevgi dolu(!) bakışlarından bolca gönderdi. Mutfaktaki bulaşığı da cezamın başlangıcı niteliğinde görmüştü.

Anne ben tüm takımını yok edeyim mi istiyorsun ya ?
Beyin yoksunu kardeşimin de dediği gibi biraz ufacık sakar bir insandım. Herkes kadar işte.

Hı hı bilmez miyiz? Herkes kadar.

Bulaşıkları da hallettiğimde bugün hiç olmadığım kadar maharetli bir ev kızı olmuştum.

Ey aşk sen nelere kâdirsin ?

Çay servisine sıra geldiğinde bardakları çıkarıp dizdim.
Hiç birini kırmayınca mutlulukla gülümsedim.

Aferin Nurhayat maşallah sana.

Daha bunun içeri götürüp dağıtması var Nuro erken sevinme.

Moral bozma Seniha defol git işin gücün yok mu be ?

Imm bir düşünüyüm..
Tabiki hayır!

Şeker kalmadığını görüp arkamdaki küçük dolaba ilerlemek için dönerken Gökay'la burun buruna geldim.

Yavrum sen neden benim tehlikeli sularıma girip duruyorsun ki ?

Şaşkınca ona bakarken elimdeki şeker tabağını düşürmek üzereydim ki çevik bir hareketle tabağı tuttu.

Oha be. Tam bana göre bir eş değil mi ? Bende sana düşüyorum tut beni de Gökay'ım.

Yiyorsa dışından söylesene Nuro.

"Şey kusura bakma korkuttum mu ? "

" Yani sizi mutfakta görmeyi beklemiyordum. Neyse ki bu sefer bir şey kırmama izin vermediniz yoksa yarın da bizim evdeki cenaze töreni için gelirdiniz. Annem kesecek de beni. "
Saçmalamaya başladığımda o sadece güldü.

Çok güzel güldü.

Oha .

Gülüşüne öldüm derlerken böyle bir şeyden mi bahsediyorlardı.
Eğer öyleyse haklılardı. Bu gülüşe ölünürdü.

Direyatini koru Nurhayat. En başta ne demiştik?

Kendine inan.
Toparla kendini kızım. Sen her şeyi başarabilirsin.

Hülyalı hülyalı Gökay'a bakarken fikrimi değiştirdim.
Aslında biliyor musun her şeyi de başaramazsın ama şu an başka çaren yok. Diren ve yıkılma.

" Ben aslında lavabonun yerini soracaktım ama ondan önce daha çok merak ettiğim başka bir şey var ? "

" Nedir ? "

" Ayağıma neden o denli tekme attığın mesela? "

Yapmıştım değil mi ? Mahçupca başımı eğdim.

" Kusura bakmayın kardeşime vurmak istemiştim sadece. Size  denk geliverdi öyle. Özür dilerim gerçekten. "

" Sinirin bana değildi yani ? Güzel. "

" Yoo neden olsun ki ? Komşuyuz şunun şurasında. "

" Komşuyuz? " Tek kaşını kaldırıp sorduğu soruyla başımı salladım.

" Komşuyuz. "

Nikahına alsaydın karı koca da olabilirdik Gökay!

" Gerçekten artık hep böyle mi olacaksın ? "

Elimde ne zamandır tuttuğumu bilmediğim şeker tabağını hemen yanımdaki masaya bıraktım.

Kaşlarımı çatıp sordum.

" Nasıl? "

Derin bir nefes verip başını hafif yana yatırdı.

" Böyle işte mesafeli. "

E alıştın tabi dibinden ayrılmayan egonu Hak Teâlâ katına çıkaran Nurhayat'a.
Oh olsun sana.

" Sizin istediğiniz gibi ? " diye sorar bir biçimde konuştum.

Gözlerini gözüme sabitlediğinde yine beynimin bana uzaktan el salladigina şahit oldum.

"Ben böyle bir şey söylediğimi hatırlamıyorum? "

" Hiç bir şey söylememek de bazen böyle cevaplar doğurabiliyor. Ayrıca asla olamayacağımızı söylemiştiniz e öyleyse samimiyete ne gerek var ki ben size gayet normal davranıyorum. Olması gerektiği gibi. Rahatsızsanız bu durumdan benim yapabileceğim bir şey yok. Eskisi gibi olmamı bekleyemezsiniz herhalde benden değil mi ? "

Ne içimde kalmış ama  söyledim rahatladım.

Sıkıntıyla bir nefes daha verdi. Nefesi yüzüme çarparken kalbim ben buradayım der gibi çarpmaya, sahibine ulaşmak için göğüs kafesimden çıkmaya çalışıyordu.

Son kez söylüyorum Gökay Bey sınırlarınızı koruyunuz yoksa olacak şeylerden müessesemiz sorumlu değildir.

" Ömer!? "

Hamza amcanın sesiyle aynı anda sesin geldiği yöne doğru baktık.

Ömer...

İki isim de onun için yaratılmış gibiydi.

Bence Gökay Ömer Tunç olarak bunların baş harfinin birleşimi de onun için yaratılmış gibi. Arada götlük yapıyor çünkü Nuro şu halini en başta gösterseydi ne olurdu yani ?

" Efendim baba ? "

" Ne yapıyorsun mutfakta sen ? "

" Lavoboyu soruyordum baba. "

" Neredeki lavaboyu soruyorsun yavrum bir saattir, eve gittin sandık salondan çıkıp gelmeyince. "

" Tamam baba geliyorum şimdi."

Yine ben kızardım değil mi ? Çünkü Gökay'ın umrunda bile değildi. Tekrar bana döndüğünde elini ensesine atıp gülümsedi.

" O zaman sonra konuşuruz Nurhayat. Kolay gelsin sana. "

Sadece tebessüm edebildiğimde bir kaza bela olmadan artık şu gecenin bitmesini dilemiştim.

Çaylar meyveler derken sonunda Gökay'ları yolcu ettiğimizde atmaca gibi kardeşimin üstüne atladım. Ahtım vardı etlerini koparacaktım.

" Yav daha ilk günden Aslı bunlar birbirini öldürüyorlar yine, Allah aşkına bak şunlara. "diyip başını olumsuz biçimde sallayıp salona gitti babam.

Babamın bıkkın çıkan sesine kardeşimin sesi anında dahil oldu.

" Kurtarın beni şu manyağın elinden ! "diye bağırıp annemin arkasına saklandı.

" Öyle kolay kurtulamayacaksın elimden Geri Zeki efendi. Yedim seni gel buraya ! "

" Ya anne ben anlamadım sanki görücü müydü bu gelenler de ablam sakarlığına laf ettim diye bu kadar sinirlendi ha öyleyse de boşver ablacığım şimdiden bilsinler , bilsinler ki ne kadar sigorta varsa yaptırsınlar. "

Dedikleri şeylere annem gülerken ben peşinden koşmaya devam ettim.

" Ben senin her yerine farklı bir şey yaptıracağım canım kardeşim. "

" Abla valla yeter nefes nefese kaldım. "

Bu sefer de koşup salonda televizyonun başında uyuklamaya başlayan babamın arkasına saklanmıştı.

" Nurhayat tamam yeter artık biliyorsun zevzek işte takılma kızım sen buna hadi git yat. "

" Ayıp oluyor ama baba. " Kardeşimin isyankar çıkan sesiyle keyiflenerek babamın yanağını öptüm.

" Haklısın babacığım zevzeğin teki yüzünden yeterince yoruldum gidip güzellik uykuma yatayım ben. "

" Kış uykusu demek istedin herhalde abla hani ayıların da yattığından. "

Babam kafasına bir tane yapıştırınca zevkle gülümsedim.

" Doğru konuş lan ablanla büyüğün o senin. "

" Ya ben misafirim daha yeni geldim hemen bir eziyetler efendime söyleyim dayaklar falan anam anam garip anam kurtar oğlunu! "

Annem mutfaktan çıkıp yanımıza geldi. Anında anneme yapışan kardeşime göz devirdim.

" Uğraşmayın benim oğlusumla yorulmussundur anneciğim o kadar yol çektin yatağın zaten öylece duruyor hazırlamıştım git de dinlen. "

" Akşama kadar beni çalıştırdın ama? " bu sefer benim isyankâr çıkan sesimle kardeşim keyifle gülümsedi.

" Sus kız bak yine hatırladım güzelim takımımın gittiğini ay başıma ağrı saplandı. "

" Küçük bir kaza işte. " diye masumca sırıtınca annem yumuşadı. Yavru köpek bakışı her zaman iş görür.

" İyi aman neyse elini çok kesmedin değil mi ? "

" Yok küçücük bir şey. "

Biraz daha oradan buradan konuştuktan sonra herkes odasına çekilmişti bende bugünü düşünüp yüzümde gülümsemeyle uyuyakaldım.

Gelsin Gökay'la üç çocuk beş köpek iki kedilili mutlu mesut evler....














Bsbxncnxndnxncndndnxnnxnddndnnd yazarken güldüm ya.

Umarım siz de gülüp eğlenmişsinizdir. Daha çok bölüm atmak istiyorum ama hayat şartları izin vermiyor dndmdmmddmms.

Neyse.

Yorum ve de oyları unutmayın...✨




Continue Reading

You'll Also Like

753K 33.6K 19
Son yirmi yedi saniye. Zaman gelmişti, kulaklıktaki ses son kez konuşacaktı. "Sonuna geldik, küçük hanım," Alacağı canları düşündükce duyduğu memnuni...
25.5M 906K 78
♌ İNTİKAMDAN DOĞAN TUTKULU BİR AŞK ♌ Küçük yaşta anne ve babasının ölümüne şahit olan acımasız genç bir adam... Edim Demiray. Daha on sekizinde uyuş...
258K 12.9K 72
4 arkadaşın numara komşuları üzerine iddiaya girmeleriyle başlar her şey... Argo, küfür vs. içerir!!!
1M 34.8K 57
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!