𝙈𝙮 𝘽𝙧𝙤𝙠𝙚𝙣 𝙃𝙚𝙖𝙧𝙩...

By LunaAngellinaWood

11.7K 922 2.4K

...şeftali dudakları öptü ve o anda tüm Dünya'yla kalbi de durdu. -&- Yüzyıllar önce, Kwamiler; gardiyanlar... More

1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
19
20
21
22
23
24
25
26
27

18

359 36 145
By LunaAngellinaWood

Not: Bu bölümde Adrien'ın tercihini öğreneceğiz. Bu sebeple düşüncelerinizi belirtirseniz sevinirim. İyi okumalar!

Genç adamın göz altları ağlamaktan şişmişti. Kimsenin onu görmemesini istediği Sein Nehri'nin kıyısında bir yere oturmuştu. Kot pantolonun altında kalan uzun bacaklarını aşağı sallandırdı nehrin kıyısında. Avuçlarında tuttuğu ikiz yüzüklere baktı. Onları bir an olsun nehre atmak istedi, arkasından da kendisi ama şimdi olmazdı. Başını önermiş hüngür hüngür ağlıyordu. Gözyaşları damla damla akıyor olsa da bir okyanusu doldurabilecek kadar fazlalardı. Yumruğunu sıkıp yanındaki mermere vurdu. Bunu yapmasıyla fiziki olarak da canı acımıştı. Babam dediği kişiyle düşmandı. Hayatta kalan tek ebeveyni, annesinden sonra aralarında herhangi bir bağ kalmasa da neticede onun babasıydı.

İçinden kendine küfretti. Bu adama karşı öfkesinin yanında Paris'in çektiği acının da temennisi vardı. Eline baktığında ufak bir sıyrık ile kanadığını gördü. Avucuna bakarken omzunun üzerinden tanıdık bir ses duydu: "Oh, elin çok fena Agreste."

Eğlenceli ve enerji dolu sesiyle konuşmuştu sevdiği. Onun sesini bir kilometre öteden tanıyabilirdi. Hızla bir eliyle gözlerini sildi. Başını göğe kaldırdı. Şanslıydı ki sarı saçları gözlerini kapatıyordu ve içindeki kırgınlığı gizleyebiliyordu. "Selam Uğur Böceği."

"Devriyedeydim ve seni gördüm. Sana pek rast gelmediğim için merak ettim, aslında iyi ki geldim diyorum çünkü elini pek iyi durumda değil sanırım." Genç adamın yanına oturdu. Sarışın gencin elini avuçlarına alıp dikkatle incelediğinde yüzünü ekşitti. "Uhm... Bu kötü görünüyor."

Yapma, Leydim, kalbimde bu sızı varken yapma, diye geçirdi içinden. Uğur Böceği belinden yoyosunu aldı ve açtı. "Elini buraya koy." dedi. "Yaratma gücüm seni iyileştirecektir." Genç kız, genç adamın yanıtını beklemeden eline avuçlayıp da yoyonun içine soktu. Adrien'ın elinde sanki karınca geziyormuş gibi bir his oluşmuştu. Gece saçlı kızın elini ona geri uzatması ile tekrardan eline baktı. Tüm yaralar onarılmış eskisinden daha yeni gözüküyordu. "E, neydi seni bu kadar üzen?"

"Ailevi sorunlar."

"Anladım. Burada durmamda sakınca var mı?"

"Hayır ama sana bir şey sormak istiyorum, Uğur Böceği." dedi sarışın genç. Alnına dökülen bukleleri eliyle geriye attı. "Sen iki seçenek arasındasın: değer verdiğin bir kişi ya da Dünya. Eğer sevdiğini seçersen bir kişi ölecek ama gezegeni seçersen Dünya'daki bir kötülük yok olacak."

Uğur Böceği'nin başını öne eğdiğini gördü genç adam, tabii bilmiyordu ki o anda yarasına dokunduğunu. Genç kız bunu daha önce yaşamıştı. Sevdiği ile ya mutlu olacaktı ya da mutsuz olup Dünya'yı kurtaracaktı. Dünya için sevdiği adamdan vazgeçmşti o.

Eski anılar yeniden gözünün önünden film şeridi gibi geçerken gözlerinin dolduğunu, bir damlanın yanaklarından süzüldüğünü hissetti. Bakışlarını gök kubbede sabitleyip sarışın gence bakmadan, gizlice gözlerini sildi. Adrien'a bakıp "Ben bu seçimi daha önce yaptım, Adrien. Dünya için sevdiğim, aşık olduğum kişiden vazgeçtim." dedi.

Adrien ne olduğunu az çok anlamış ve sevdiği kıza bu duyguları yaşatanın o olduğunu hatırlayınca kendisinden bir kez daha nefret ediyordu. "Zor bir seçim olmalıydı. Aslında maskenin ardında neler yaşadığını bilmiyoruz, insanların hiçbir sorunun yokmuş gibi sana yüklenmesi çok yanlış."

"Bunun verdiği bir baskı da var tabii ama potansiyel herhalde, başa çıkıyoruz." gülümsedi mavi gözlü kız. "Bunu neden sordun anlamadım ama umarım yardımcı olabilmişimdir."

"Evet, Uğur Böceği. Gerçekten çok sağ ol." Uğur Böceği'nin hızla yoyosunu atmasından sonra kararını vermek ve eğer babasının tarafına geçerse ne yapacağını veya Uğur Böceği'nin tarafına geçerse ne yapacağını planlaması gerekiyordu.

&&&

Akuma, Paris şehrinin sokaklarını bir kez daha ele geçirmişti. Genç adam planını düşünmüş ve dönüşüm geçirmişti. Akumatizenin olduğu yere gittiğinde Uğur Böceği'nin çoktan dövüşmeye başlamış olduğunu gördü. Kara Kedi'nin "Ben kendimi affedinceye kadar." dediği geceden beri aralarındaki ilişki soğuk, mesafeli ve düşmanmışçasına uzak olan ama kalplerinde bir o kadar yakın olan bir ilişki vardı. Eskiden her şey daha basitti: acemilerdi ama güvenleri vardı; şimdi güçleri var ama güvenleri sarsıntıda mı belli değil.

Sarışın genç Uğur Böceği'nin yoyosuyla yere fırlattığı akumatizeye bir hamle yaparak çubuğunu fırlattı. Çubuk, bir bumerang gibi sahibinin eline geri gelmişti. "Uğur Böceği, güçlerini keşfedebildin mi?"

Partnerinden olumsuz yanıt alan Kara Kedi derin bir iç çekti. Onunla ne olursa olsun konuşmalı ve kararını söylemeliydi, bugün kaçıp gitmesine izin vermeyecekti -çünkü birbirlerine uzak davrandıkları zamanlarda Uğur Böceği'nin hemen tüydüğünü biliyordu.

&&&

Genç kız gücünün vermiş olduğu nesneyi havaya fırlatarak sihirli uğur böceklerinin her şeyi düzeltmesini izliyordu. Yanındaki siyahlar içindeki kısaca bir göz gezdirdi. Tam yoyosunu atacaktı ki bileğinin bir el tarafından engellendiğini sezdi. Bu elin Kara Kedi'ye ait olduğu belliydi, kulaklarına "Hiçbir yere gitmiyorsun." diyen sesi doldurdu.

Uğur Böceği ona dönüp "N'oldu?" dedi çatık kaşları ve ellerini beline yerleştirmiş bir halde. "Beni rüyanda falan mı gördün? Ama o işler öyle kolay olmuyor, Kedicik. Kaç gündür, kaç haftadır yüzüme bakmıyorsun. Yeni mi aklına geldim? Hiç düşünmedin mi bu kız ne yapıyor, diye?" Ellerini belinden indirip omuzlarını düşürdü. "Sana kendini suçlamaman gerektiğini söyledim. Hani diyordun ya 'Dünya'ya karşı sen ve ben.' diye, ben bunu unutmuşken en ihtiyacım olan anda yanımda olmuşt, bunu bana hatırlatmıştın." Kara Kedi'nin bir şey söylemesine izin vermeden ellerini avuçlarının arasına alıp "Gerekirse yarana merhem olurdum, yardıma ihtiyacın varken yanına ben dururdum." Siyah deri eldivenli elleri bırakacağı sırada, genç adamın parmakları kızınkine kenetlendi.

"Ne olursa olsun, şu an en ihtiyacım olan kişi ve konuşabileceğim, konuşmak zorunda olduğum tek kişisin." Soğuk bakışları Chat'in üzerinde gezerken bir gözünden, maskenin üzerinden damlayan yaşı görünce iç kıpırdadı. Onu bu kadar üzen şey neydi? Kara Kedi'den ellerini kurtarıp hızla ona sarıldı. Genç adam başını kırmızı kostümlü kızın bedenine gömerken, Uğur Böceği de onu sakinleştirmek için "Sakin ol, Kediciğim." Saçlarına okşarken "Şşt... Tamam, ben buradayım." Şefkatli sesi, genç adamın içini ısıtmıştı. Kalbi teklerken Uğur Böceği, onu bulundukları çatıya oturttu. Kendisi de oturduğunda genç adamı kucağına yatırıp saçlarıyla oynamaya başlamıştı. "Sakin ol, tamam mı canım?"

Kara Kedi "Hmm..." gibi onaylama belirten bir ses çıkardığında saçlarını okşamaya devam etti. Sarışın gencin gözleri kapalıydı, bir ses daha duydu kulaklarında: "Bir daha gitmeyecek, değil mi, anne?" diye fısıltılı bir sesle konuşmuştu. Annesinin gitmesi, onu bırakacak mı diye sorması... Neler oluyordu? Genç kız bir türlü anlam veremiyordu, Kara Kedi'nin annesi ile ilgili ne olmuştu?

Kara Kedi'nin birdenbire doğrulup bit gözünü ovuştururkenki bakışı Uğur Böceği'nin çok hoşuna gitmişti. Çok tatlısın, diye geçirdi içinden. Ne diyorum ben ya, diye de kızdı sonra da. "Ne oldu, Leydim?"

"Bana anlatacakların varmış ama senin kendine gelmeni bekledim. Daha iyi misin?"

"Evet." deyip parmaklarıyla oynamaya başladı. Uğur Böceği'nin gülümseyen yüzüne bakarken ne diyeceğini düşünüyordu. "Ben... Ben sanırım Hawk Moth'un kim olduğunu biliyorum."

"Ne?" diye bir nida fırladı genç kızın dudaklarından. "Chat, kim o? Nasıl öğrendin?"

"Hatta sanırım değil, kesin. Amacını falan." Bakışlarını Paris manzarasına çevirdi. "Sanırım sana her şeyi baştan anlatsam daha iyi olacak."

"Hawk Moth'un kimliğini henüz sana söylemeyeceğim. Bir planım var ve onu uygulayacağım. Hawk Moth, benim yakınımda olan biri, akrabam. Artık yaşlandığı için birine kimliğini açtı, yani bana. Ona yardım etmemi istediğini söyledi ama ben tabii o anın şoku ile bana zaman tanımasını istedim. Ben onu zaten reddedeceğim ama o bunu bilmeyecek. Sadece planımın bir parçası olacak. Onun tarafında gibi olup bize bilgi vermesini sağlayacağım. Hem belki Kwamileri bile alabilirim. Ve Hawk Moth'un amacına gelecek olursak..." derin bir çekti, bahsettiği kişi kendi annesi olunca boğazında bir yumru oluşuyordu rızası haricinde. "Ölmüş karısını geri getirmek."

"Chat... Bu çok ağır bir gerçek ama bana kim olduğunu söylersen daha kolay olmaz mı?" Seni tehlikeye atamam, güzelim, diye geçirdi içinden genç adam.

"Hayır, şimdi söyleyemem. Sana bir şey daha vermem gerek. Ne olduğunu sorgulama, yoksa benim gizli kimliğime çok kolay ulaşırsın ve ben bu riski almak istemiyorum." Genç kız masum bir bebeksi ifadeyle sarışına bakıyordu. Kara Kedi sopasını alıp içinden bir kutu çıkardı. "Bu kutu benim için çok önemli, daha doğrusu içindeki. Vakti geldiğinde her şeyi öğreneceksin ama bu kutuda iki adet alyans var. Pek kurcalama, sadece kimsenin bulamamasını sağla, lütfen."

"Chat, neler dönüyor?"

"Senden son bir şey isteyeceğim. Bana temkinli adımlar atabilmem için Tavşan Mucizesini verir misin? Planımın bir parçası."

Uğur Böceği, bu işten bir gariplik sezmişti. Kara Kedi tuhaf davranıyordu: Hawk Moth ile ilgili bilgiler, bir çift alyans, Mucize istemesi...

"Sen çok garip davranıyorsun! Bir his canavarı olup olmadığını sorgulamam gerek!"

"Sakin, Leydim. Bir his canavarı olamam çünkü Tavus Kuşu Mucizesinin Felix'te olduğunu öğrendim."

"Öyleyse beni gerçek Kara Kedi olduğuna inandır." Kaşlarını çatmıştı gece saçlı kız.

Kara Kedi'nin yüzünü büyük bir sırıtış kapladı. "Geçen geceyi hatırlıyor musun, Leydim? O zaman daha büyük bir sorun olduğu için bunu size karşı kullanamamıştım." Cilveli bir bakış atıp genç kızın yüzüne yaklaştı. "Dudaklarının tadının çok güzel olduğunu ve mükemmel öpüştüğünüzü size söylemiş miydim?"

Uğur Böceği'nin duydukları ile maskesine uyum sağlayacak şekilde aynı renge bürünürken "Aslında yine olmasını isterim, akumaların en sevdiğim yanı bu galiba. Beni sürekli öpmeni sağlıyorlar." Bir kahkaha patlattı genç adam. Gece saçlı kızın kulaklarına kadar kızarmış suratında o bebeksi ifade hâlâ duruyordu. Burnuna bir kere vurup "Acaba tekrar denesek mi?" dedi flörtöz sesiyle.

Uğur Böceği, sarışını hızla göğsünden ittirip derince bir nefes aldı. "Tamam. Sus artık, sen gerçek olansın." Uğur Böceği, yoyosunu açıp hızla Tavşan Mucizesini, siyah avuçlara bıraktı. Genç adam ayağa kalkıp aklına gelen fikirle tekrar sırıttı. "Hah! Çok kolay kandın, Uğur Böceği!" Genç kızın gözleri kocaman açılırken tetiği çekti ve ayağa kalkıp yoyosunu fırlattı. Kara Kedi'yi her ıskalayışında daha da sinirleniyordu. "Ver şu Mucizeyi, lanet olasıca!"

Kara Kedi en sonunda bir kahkaha patlatıp karşısında ciddi ciddi bakan kıza baktı. "Kıyamam ya!" Uğur Böceği'nin yanına gelip "Harika rol yapıyormuşum, değil mi, Leydim?" dedi.

"Komik değilsin, aptal kedi!" Genç kollarını bağlayıp başını çevirdi. Gece saçlı kızı çenesinden tutup kendisine çevirdi. Elinde tuttuğu Tavşan Mucizesini beline taktı ve Uğur Böceği'nin ağzını Japon balığı gibi sıktı. "Tanrı'm, çok tatlısın. Sanırım bu tatlılığa karşı koyamayıp kalp krizinden öleceğim."

"Chot, oğzumu burak!"

Kara Kedi bir kahkaha daha patlatıp kızarmış yanakları, balık surat yaptığı bu kızı son kez süzdü. Kızın yanaklarını bırakıp "Seninle nasıl baş edeceğim ben?" Tripli şekilde konuşup dilini çıkarmıştı.

"Nasıl isterseniz, Leydim?" diyerek göz kırpıp sopasını uzattı. Uğur Böceği ise arkasından gülmekle yetindi.

&&&

Selamlar!

Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.

Bölümü nasıl buldunuz?

Fikirlerinizi bekliyorum, beğendiyseniz tabii ki oy butonuna basabilirsiniz!

Sonra görüşürüz!

-deniz,2022

[18.08.2022]

Continue Reading

You'll Also Like

12.1M 589K 87
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber...
4K 366 12
O dansın son dansımız olduğunu bilemedim... Affet beni...
18.4K 919 10
Percy Jackson ile ilgili bir fan fiction.Umaım beğenirsiniz :D
511K 31.5K 47
X-18AB9 adında bir virüs..Kim bile bilirdi ki bu küçücük virüsün medeniyetin eşiğindeki Dünya 'nın sonunu getireceğini..Kaosun..Katliamın..Acı içind...