Unutursun

Por eniiiM

371K 24.7K 4.9K

"Allah der ki, kimi benden çok seversen onu senden alırım. Ve ekler, onsuz yaşayamam deme, seni onsuz da yaş... Mais

Unutursun - Tanıtım
Unutursun - I
Unutursun - Açıklama
Unutursun - II
Unutursun - III
Unutursun - IV
Unutursun - V
Unutursun VII
Unutursun VIII
Unutursun - IX
Unutursun - X
Unutursun - XI
Unutursun - XII
Unutursun - XIII
Unutursun - XIV
Unutursun - XV
Unutursun - XVI
Unutursun - XVII
Unutursun - XVIII
Unutursun - XIX
Unutursun - XX
Unutursun - XXI
Unutursun - XXII
Unutursun - XXIII
Unutursun - XXIV
Unutursun - XXV
Unutursun - XXVI
Unutursun - XXVII
Unutursun - XXVIII
Unutursun - XXIX
Unutursun - XXX
Unutursun - XXXI
Unutursun - XXXII
Unutursun - XXXIII
Unutursun - XXXIV
Unutursun - XXXV
Unutursun - XXXVI
Unutursun - XXXVII
Unutursun - XXXVIII
Unutursun - XXXIX
Unutursun - XL
Unutursun - XLI
Unutursun - XLII
Unutursun - XLIII
Unutursun - XLIV
Unutursun - XLV
Unutursun - XLVI
Unutursun - XLVII
Unutursun - XLVIII
Unutursun - XLIX
Unutursun - Aciklama
Unutursun - L
Teşekkürler

Unutursun - VI

8.1K 637 94
Por eniiiM

Sözümü tutamadigim icin cok, cok, cok, cok özür dilerim. Bölüm de olmasi gerektiginden kisa oldu ama elimden bu kadari geldi. Sizi daha fazla bekletmek istemedim. Kusura bakmayin, keyifli okumalar 💕

Bölüm Ithafi: @sinemkokdamar


'Tükürdüğünü yalayanlari gectim. Sıctığı ağzı öpenler var..'


6. Bölüm

Elem&Tufan

"Can?"

"Elemdi degil mi?" Tek kasimi kaldirarak yüzüne baktim. "Iceri almayacak misin?"

"Hayir, kusura bakma evde yalnizim."

Carpik bir gülüsle konustu. "Korkma seni yemem." dedi gereginden fazla yaklasarak.

Bir adim geriledim. "Söyleyecek baska birseyin yoksa iyi aksamlar." Kapiyi kapatacagim sirada eliyle bunu engelledi.

Sinirle kapiyi tekrar actim. "Bana bak! Su Kötü cocuk triplerin bana sökmez. Adam gibi ne söyleyeceksen söyle sonra git. Isim var benim."

"Yoksa eve erkek mi attin?" diye sordu siritarak.

"Sinirini asma istersen?"

Umursamaz bir tavir takinarak kapinin pervazina yaslandi. "Konusalim mi?"

"Hangi konu hakkinda?" diye sordum bikkinlikla.

"Elif."

Saskinlikla yüzüne baktim. "Elif hakkinda ne konusacaksin?"

Ellerini siritarak birbirine sürttü. "Orasi da sürpriz kalsin ne dersin?"

"Kalmasin, söyle."

Yaslandigi yereden ayrildi. "Yarin seni okuldan alirim."

Gitmesine izin vermeden kolundan yakaladim. "Elif görebilir, sorguya ceker simdi."

"Cikis saatinden on dakika sonra kapida ol." dedi ve kolunu kurtararak ayrildi. Merdivenlerden indigi sirada cebinden sigara paketini cikardigini gördüm. Sinirle tekrar iceri girdim ve kapiyi kapattim.

Bu mu Elif'in bahsettigi kibar cocuk? Zamaninda fazla yüz vermisler buna. Bu tavirlarin baska aciklamasi olamaz.

Salona gececegim sirada kapi yine caldi. Sinirle kapiyi actim ve "Ne var?" diye sormamla karsimda babami görmem bir oldu.

Ellerinden posetleri alip kenara cekildim. "Kusura bakma baba. Baskasi sandim."

"Bekledigin biri mi vardi?" diye sordu ayakkabilarini cikardigi sirada. "Rahatsiz eden biri mi oldu yoksa? Yukari cikarken siyahlara bürünmüs bir cocuk gördüm. O mu birsey yapti?"

Endiseyle sormasina karsi gülümsedim. "Birsey yapan olmadi baba. O cocuk dedigin kisi de Can. Sevil teyzenin oglu."

"Ne olmus ona öyle? Yoldan cikmis gibi bir hali vardi." Bilmiyorum anlaminda omuzlarimi kaldirip indirdim.

Daha fazla soru sormasini engellemek istedigimden "Yemek Hazir, mutfaga gecelim hemen." dedim ve posetlerle mutfaga gectim.

Klasik isleri bitirip odamda gectim. Aklima geldikce yazdigim bir defterim var. Duvarimi kaplayan kitapliktan onu secip yatagima oturdum. Kapagini acip beni benden alan o söze takildim yine:

Yâ Rabbi yolunu bilene, yolumu düşür..

Kendi yazdiklarimin disinda anlam tasiyan baska bir sözde kaldim.

Basit yaşayacaksın basit. Sanki bir gün yaşamın sona erecekmiş gibi basit. Çay, Simit ve Peynirle.. -Nazim Hikmet Ran-

Bir gün böyle olmak icin caba sarf ediyorum. Milyonlarim olsun, para icinde bogulayim diyen biri degilim, olmadim da hic.

Beni seven bir esim olsun, beni seven tek kisi o olsun yeter. Beraber fakirlige raziyim ben. Kücücük bir kulübede kalmaya razi olurdum. Her gün cay, simit ve peynirle yetinmeyi bilirdim.

Onun yanimda oluşu, kokusu beni doyururdu..

Düsüncelerimin, hayallerimin aksine yasayanlara bakiyorum simdi. Göz göre göre hayata zor kavramini veren insanlara bakiyorum. Oysa ne hayat zor ne de kurallar.

Kurallari yikandir hayati zorlastiran. Kendi yasami ugruna onlarca insanin düzenini bozmayi göze alanlardir ve bunu yaparken kötülügünün farkina bile varmazlar.

Insanoglu bencildir. Baskalarinin cektigi zoluklari görmezden gelirler. O kadar bencillerdir ki hayatin iyi yanlarini görmezler. Sükretmeyi unutarak en büyük dert bende diye yakinirlar.

Mutlu olabilecegi saniyeleri mutsuz gecirmeyi cok seviyor insanoglu. Kiziyor, kiriyor, bagiriyor, kin tutuyor ölümsüzmüs gibi. Basitlik bize az geliyor. Kücük mutluluklarla yetinemiyoruz. Daha büyügüne layigiz düsüncesiyle yasiyoruz.

Ölümsüz olmadigimiz gibi, az ile de yetinebiliriz. Varsin su yalan dünyada herkes zengin olsun, biz beraber fakir olalim. Bir dilim ekmegi paylasalim..

Düsüncelerimi not alip ​biraz daha oyalandim ve ardindan üzerimi degistirip yatagima girdim. Gece kurulan hayallere zaman birakmayarak hemen uykunun kollarina biraktim kendimi.

-

Sabah rutin islerin sonunda okulda buldum kendimi. Bütün gün Can'in benimle ne konusabilecegi hakkinda düsündüm. Böylece dersi dinlemek yalan oldu.

Son dersin ardindan zilin calmasiyla tembellikle esyalarimi toplamaya basladim. Elif homurdanarak basimda beklemeyi sürdürdü. "Kizim acele etsene biraz!"

Basimi kaldirip yüzüne baktim. "Hocayla konusacagim ben daha. Sen bekleme bosuna."

"Insan haber verir degil mi? Seni bekliyorum burda kök salacaktim nerdeyse."

Tebessüm ederek özür diledim ve siniftan cikisini izledim bir müddet. Herkesin dagilmasiyla yerimden kalkip okul binasindan ciktim. Merdivenlere oturup Can beyi beklemeye basladim.

Bu sirada cardakta topluca muhabbet eden erkeklere takildi gözüm. Bütün sinifi orda görmemle yerimden kalktim. Canla burda bulusmak hic iyi bir fikir degil.

Cikisa dogru ilerledigim sirada Can'in bana seslendigini duydum. Arkami dönmeden yoluma devam ettim. Bilegimden tutup sertce kendine cevirmesiyle sinirle kolumu kurtardim. Cardaktakilerin bakislarini üzerimizde hissetmemle sinirle "Yürü." diyebildim.

Basini geriye atarak güldü. "Tepemin tasini attirma. Emir nasil verilir gösteririm sana." diye tisladi ardindan.

Catik kaslarla yüzne bakmayi sürdürdüm. Söylenerek yine bilegimden tutup sürüklemeye basladi. Ikinci kez kolumu kurtardim ve oldugum yerde durdum. "Kötü cocuk havalarin bana sökmez dememis miydim ben? Seninle gelmemi istiyorsan insan gibi davran."

"Elem? Bir sorun mu var?" Arkami dönmemle bizim sinifin cocuklarini gördüm. Aralarinda Tufan da var tabii. "Sey, yok-"

"Yok kardesim sen kendi isine bak." Can'a ölümcül bir bakis attim.

"Kusura bakmayin. Mahalleden arkadasim, Can. Insanligi ögretmeye calisiyorum kendisine." Sona dogru sesimi kistim ve Can'a baktim.

Umursamaz bir sekilde sigarasini cikarip yakti. "Gidelim." dedi ve beklemeden arabasina dogru yürümeye basladi.

Mahcup bir sekilde bizimkilere baktim ve veda ederek yanlarindan ayrildim. Can'in yaninda yerimi almamla arabayi calistirdi. "Su sigarani benim olmadigim bir yerde ic." diye bagirdim sinirle camimi acarak.

Hirkamin kolunu cekistirip agzimi ve burnumu az olsa da kapattim. Tavirlarini sürdürerek yola devam etti.

Sonunda bir cafenin önünde durdu ve ben kendimi hizla disari attim. Cigerlerimin temiz oksijenle bulusmasiyla icime derin bir nefes cektim.

Piskin, piskin siritan kötü cocugumuzu takip ettim ve sonunda cam kenarinda bir masada karsi karsiya yer aldik.

"Cok vaktim yok anlat hemen." Beni es gecerek yanimiza gelen garsona iki kahve söyledi.

Kahveler gelene kadar da konusmadi. Böylece bende hpmurdanarak sürekli saati kontrol ettim.

Sonunda konusma karari almis olacak ki bakisini yüzüme cevirdi. "Ben Elif'i seviyorum."

Bikkinlikla nefesimi verdim. "Eee?"

"Elif beni seviyor mu?" diye sormasiyla kaslarimi cattim.

"Bunu bana mi soruyorsun?"

Oturdugu yere mümkünmüs gibi biraz daha yayildi. "Siz kizlar aralarinizda konusursunuz ya iste. Anlatmistir mutlaka."

Oturusumu dogrulttum ve kollarimi masaya yerlestirdim. "Teklifinden bahsetti. Ama ne yapacagi konusunda emin degil."

"Kabul etmek icin ne istiyor?"

"Pazarlik mi yapiyorsun? Can kendine gelsene biraz."

Oturusunu düzeltti ve yaklasarak fisildadi. "Ben pazarlik yapmam. Istedigimi alirim."

Sinirle güldüm. Kitaplardan firlamis bu cocuk. "Hadi git al, bak ne oluyor."

Anlamayarak yüzüme bakti. Derin nefes aldim. "Elifi cok iyi taniyorum. Can dostum benim. Seni de tanirdim bir zamanlar. Hani su insanligin ne oldugunu bildigin zamanlardan bahsediyorum."

Umursamiyorum gösterisini sürdürdü. "Seviyorsan eger degisirsin."

Bu sefer o güldü. "Seven kusuruyla kabullenir degil miydi o?"

Dudaklarim kivrildi. "Elbette öyle. Fakat senin ki kusur degil secenek."

"Elem ben yasamimdan memnunum. Elif olsa bile neden vazgeceyim su halimden?" dedi kendini isaret ederek. Marifet olarak mi görüyor yasam tarzini?

"Can simdi de sen beni iyi dinle. Vazgecemeyeceksen sevmiyorsundur. Öyleyse eger hic bulasma ve kardesimi üzme. Eger ki seviyorum, sevdigim icin vazgecerim diyorsan sana inanirim. Elif düsündügün kadar basit degil -"

"Herkes icin ayni seyi derler. Yok basit degil, yok ben farkliyim. Herkese inanmayacaksin bu dünyada."

Olumlu anlamda basimi salladim. Bu konuda ona hak veriyorum. "Elem bak ben Elifi gercekten farkli buluyorum. Farkli olmasi sevdiriyor. Bu farkliliga sahip olmak istiyorum. O da beni sevsin istiyorum."

"Farkli oldugu icin sevmiyorsun Can. Sevdigin icin farkli görüyorsun."

Karsimdaki siyahlar icine bürünmüs gence baktim. Kendini kötü göstermekle ulasmak istedigi sonucu düsündüm bir an. Hangi insan isteyerek kötü tarafi secer ki? Daha dogrusu hangi insan kötüyü sever?

"Elif ilgiyi sever, fazla kirilgan biridir. Cabuk incinir. Senin bu baskin kisiligini kaldiramaz emin ol. En ufak hatan onu yipratir, güclü degildir. Söyle düsün; Kücük saf bir cocuk. Tertemiz kalbi var. Onu kirletme."

Saatime bakmamla gec oldugunu fark ettim. "Benim sana tavsiylem su; Sen ne yap ne et eski Can'i, sokak köpekleriyle ilgilenen, mahallenin kahramanini bul ve geri getir."

Karanliga zit olan mavi gözleri aydinlandi eskiyi anmamla. "Sen kötü cocuk degildin. Olamazsin da zaten. Kötü cocuk olacagim diye kisiliginden ödün verme, insanligini kaybetme. O zaman Elif tereddütlerinden kurtulur ve sana bir sans tanir."

Tebessüm ettim ve onu düsünceleriyle yalniz birakip cafeden ayrildim.

Belki cogu erkegi bu duruma sürükleyen biz kizlariz? Kiminin kötü cocuklara olan hayranligi bu duruma yeltenmelerine yol aciyor belki. Halbuki cogu kiz duygusal yapilarindan dolayi bu karakteri kaldiramazlar bile.

Kötü cocugu sevmekle bitmiyor is. Kötü cocuga katlanabimek gerekiyor. Kalbinin kirilisini, mutsuzlugu göze almak gerekiyor. Fakat cogu kisi sevgililerini ilk hatada silebiliyor, vazgeciyor.

Böylece Sevgi, cagimizda basitlesmis bir deyim haline geliyor.

Baskalarini bilmem ama bana basimi dizlerine koydugumda siir okuyabilen Adam gerekiyor.

-

Edebiyat hocamin sinirli bakislarina maruz kaldim bütün hafta. Ne yaparsam yapayim begendiremiyorum adama. Tanimadan yargilamak bu olsa gerek.

"Toparlanmayi birakin dersi ben bitiriyorum!" Homurdanarak cantami yere biraktim ve bu sefer ne söyleyecegini merakla dinledim.

"Proje hazirlayacaksiniz." demesiyle siniftakilerin tepkisini üzerine cekti. "Dersi daha fazla uzatmami istemiyorsaniz iyi dinleyin!"

Bu uyarisinin ardindan herkes sustu. "Bir ay süre veriyorum. Cift olarak bir sunum hazirlayacaksiniz. Konuyu size birakiyorum, tek sartim bu yil islediklerimizle alakali olmasi gerekiyor."

Cift demesiyle Elifle göz göze geldik. Tabii ki beraber calisacagiz derken hoca hayallerimizi yikan o cümleyi kurdu. "Ciftleri ben belirliyorum."

Eline aldigi listeyle önceden belirledigi ciftleri okumaya basladi. Hala Elifle calisabilecegime dair umut barindirirken sevgili hocam "Elif, Mert ile calisiyorsun." dedi.

Hüzünlü bir bakismanin ardindan kendi adimi duymamla dikkatimi hocaya verdim. "Elem. Sende Tufan ile."

Continuar a ler

Também vai Gostar

44.4K 2.4K 17
🌹 Bazı insanlar kötü şeyler yaşar ama kötülüğün hayatına mutluluk getireceğini bilmez... Abisi'nin hatası yüzünden daha 19 yaşında kendinden büyük b...
6.7K 838 23
-beni bırakma şiir yüreklim Kadın'ın gözlerinden bir damla yaş firar etti. Bir damla göz yaşı özgürlüğünü ispat etmişdi. Şehir sanki sessizlik adına...
1.1M 59.6K 42
Güneş Uyar. Bir mühendis. Beynin %90'ı erkekçe çalışan, yıllarca erkekler içinde kalmış bir genç kız. Çınar Tekin İnanoğlu. Bir patron ya da iş veren...
518K 15.2K 52
alev:OĞUZ BEN ASIK OLDUM!!! oğuz:YİNE KİME AMK????!! alev:acar'a oğuz: siktir!