Maud//Bridgerton

By 123zeynepx

2.9K 140 1

Maud, Fife dükünün en büyük kızıydı. 1813 yılına kadar Kraliçeye tanıtımdan kaçabilmişti. Ama şimdi zorla Lon... More

💕1. Bölüm
💕2. Bölüm
💕3. Bölüm
💕4. Bölüm
💕5. Bölüm
💕6. Bölüm
💕7. Bölüm
💕7.2 Bölüm
💕8. Bölüm
💕9. Bölüm
💕10. Bölüm
💕11. Bölüm
💕12. Bölüm
💕13. Bölüm
💕14. Bölüm
💕16. Bölüm
💕17. Bölüm

💕15. Bölüm

133 7 0
By 123zeynepx

"Sevgili okur,

Kır evleri her zaman skandallara maruz kalınan bir yerdir. Ve bu yazarınız bu hafta sonu gerçekleşen Bridgerton balosundaki olayı size aktarmaktan mutluluk duyar.

Sevgili Vikont balo gecesi yalnız başına değerli elmasımızın ablası Kate Sharma ile görülmüş. Bu olayı basan ise leydi Bridgerton, leydi Featherington ve leydi Sharma olmuş. Elbette bu olayın taraflar için bir açıklaması olabilir. Yazarınız bunu bilmemekle birlikte önümüzdeki bir hafta içinde düğün var. Vikont'umuz hiç beklenilmeyen bir şekilde Vikontesine kavuşacak. Öte yandan yazarınız Edwina Sharma'nın üzüntü içinde olmadığını belirtmek ister.

Bir diğer konuşulan şey ise Lord Abercon ve Leydi Maud Fife'nin flörtlerine son verdiği. Yazarınız bunun karşılıklı olarak son verildiğini duydu. Ama hala şuna inanıyorum ki leydi Maud Fife bu sezon içinde kendisine uygun birini bulacaktır. Biz kız kardeşi Leydi Alice Fife'ye şans dileyelim. Bu sezon fazla zorlanmışa benziyor.

Sevgilerle Leydi Whistledown..."

Anthony ve Kate'in düğünü geçen sezon ki düğünden daha hızlı gerçekleşmişti. Bridgerton balosundan bir hafta sonra pazar günü kilisedeydik. Erkek tarafı kısmında otururken yanımda William vardı. William:

"Vikont ile konuştum. Onlar balayından döndükten sonra nişanı açıklayacağız."

"Teşekkür ederim."

"Bir şey değil."

Kate ve Anthony'nin düğününden sonra Bridgerton evinde verilen ziyafetteydik. Eloise ve Hyacinth ile birlikteydim. Hyacinth:

"Anthony evlendiğine göre sıra Benedict'te gibi duruyor."

"O asla evlenmez. Baloda kimseye kur yaptığını görmedim."

"Sen gördün mü Moody?"

Misafirlerden biriyle konuşan Benedict'i izliyordum. Hyacinth:

"Beni duyuyor musun?"

"Ah ne dedin? Dalmışım..."

"Boş ver. Neden şu sıkıcı düğünden kaçmıyoruz."

"Arka bahçe?"

Hyacinth'in önerisini onayladım ve üçümüz bahçeye çıktık. Burası küçük bir bahçeydi. Bir çardak ve salıncağa sahipti. Ama çok fazla alan çimlerle kaplıydı. Eloise ve Hyacinth sallanırken çimlere oturdum. Hyacinth:

"Ağabeylerinden biri evlenmeyi düşünüyor mu Moody?"

"Zannetmiyorum. Galiba bir sezon daha evlenmemi beklerler. Olmadı kendileri için gelin aramaya başlarlar."

"Acaba düğünümüz nasıl olacak?"

"Beni sayma. Hayatım boyunca evde kalacağım."

"Cidden Eloise kalbini çarpan biri olmadı mı?"

Eloise durdu. Kekeleyerek:

"Ha... hayır olmadı. Açıkçası bu tondaki bütün lordlar ile tanıştım ve hepsi aynı sıkıcılığa sahip."

Hyacinth ve ben buna gülerken Eloise salıncaktan kalktı. Eloise:

"Siz gülmeye devam edin. Ama ben asla bir erkeğin bana hükmetmesine izin vermeyeceğim."

Eloise içeri giderken ben:

"Ne zamandır bu kadar alıngan?"

"Leydi Whistledown'u tekrar okumaya başlayana kadar sakindi."

"Acaba biri mi var?"

"Bilmem. Her şekilde o her zamanki huysuz Eloise."

Ayağa kalktım ve eve yürümeye başladım. Diğer çocuklar bahçeye doluşmuştu bile. İçeri girdiğimde kalabalığın önemli ölçüde azaldığını fark ettim. Leydi Mary Sharma ve Leydi Violet sıkı bir şekilde konuşuyorlardı. İleride Kate'i yalnız gördüm. Yanına gittiğimde gülümseyerek:

"Düğün için tebrikler Vikontes."

"Teşekkür ederim Leydi Fife."

"Peki suratın niye asık?"

"Kız kardeşimin geleceğini çalmış hissediyorum. Edwina, Vikont'a bir şeyler hissetmediğini söylüyor. Ama emin değilim."

"Evet evlenme olayı biraz hızlı oldu. Ama Edwina bunları söylüyorsa ona inanmalısın."

"Bilmiyorum... Teşekkür ederim Maud. Sen ve arkadaşlığın için."

"Bir şey değil. Balayından sonra görüşürüz."

Onu yalnız bıraktım. Her şey onun için o kadar ani olmuştu ki.

***

Nadir eserlerin sergilendiği sergiye gitmek heyecan vericiydi. Girişte karşılaştığım Benedict bana gülümserken bende ona gülümsedim. Joseph ile sergiyi gezerken onun arkamdan geldiğini biliyordum.

Joseph:

"Vikont gelir gelmez evleneceksiniz değil mi?"

"Evet. Yarın ki baloda nişanımızı açıklayacağız."

"Onu cidden seviyor musun? Geçen sezon sık sık beş numara partilerine gelirdi."

"Bildiğim kadarıyla bende dans ediyorum. Doğru hatırlıyorum değil mi?"

"Tamam sustum. Bu arada William'ın katılması garip."

"Daha garip olan şey Edwina ile güzel bir sohbet içinde olması."

"Leydi Danbury'e benzedin."

"Bilirsin vaftiz annem."

İkimiz sırıtırken bir resmin önünde durduk. Resmi incelerken yanımda biri durdu. Bu Benedict'ten başkası değildi. Benedict:

"Beğendin mi?"

"Evet. Ama kusurları var."

"Nedir kusurları?"

"Güneş ışığı çok canlı. İngiltere kesinlikle bu kadar güneşli değil. Ayrıca bulutların dağılımı gözümü yoruyor. Onun dışında kompozisyon gayet başarılı. Kimin eseri?"

"Anonim bir sanatçının."

"Açıkçası bazı şeylere çalışırsa başarılı olabilir."

"Demek öyle."

"Ama içimden bir ses bu manzarayı gördüğümü söylüyor. Anonim sanatçıyı tanıyor olabilir miyim?"

"Yanında."

"Tahmin ettiğim gibi. Mükemmel olduğunu düşünüyorsun. Ama her şey mükemmel olamaz."

"Olabilir."

"Olamaz. Ben mükemmel miyim sence?"

"Öylesin. Gözlerinin yeşili beyaz teninle fazla uyumlu. Saçlarının rengiyse her şeyi tamamlıyor. Yüzün bir meleğin yüzü gibi..."

Sessizlik. Sanki orada sadece ikimiz var olmuşuz sessizliği. Onun beni tanımlarken kullandığı kelimeler. Sanki boşluktaydım. Heyecandan kulaklarım uğulduyordu.

Beni kendime getiren Joseph'in sesiydi:

"Maud devam edelim mi?"

"Evet. Sohbet için teşekkürler lord Bridgerton."

Toplum içindeydik. Birbirimizden en uzak mesafede olmalıydık. Ama sanki ona çekiliyordum. Bu neydi? Aşk mı sevgi mi tutku mu?

***

Üstümde sümbül ile aynı renkte bir elbise vardı. Saçımda sümbül çiçekleri parlıyordu. Konsept çiçeklerdi ve çiçekler en üst düzeyde sergilenmeliydi. Güzel yaz havasının son günlerine yaklaşmıştık. Öğle güneşi yavaş yavaş batarken balonun bahçesindeydik. Leydi Violet ve annem mutluluk içindelerdi.

Benedict ile süs havuzunun etrafında dolaşırken bakışların üstümüzde olduğunu biliyordum. Benedict:

"Her an vazgeçmenden korkuyorum."

"Bende bunu sana söylemeyi düşünüyordum. Tanrım bu nişanı açıklamak utanç dolu olacak."

"Hayatımızda bir kere yapacağız."

"Kesinlikle."

İçeri giren Anthony ve Kate'i görünce gülümsedim. İlk defa çift olarak katılmışlardı. Onlarla karşı karşıya geldiğimizde selamlaştık. Anthony:

"Leydi Fife."

"Vikont... Vikontes... evliliğiniz için tekrar tebrikler."

"Teşekkürler. Bir şeyi kaçırmadık değil mi?"

"Hayır ağabeyciğim. Annelerimiz kendilerini fazlaca sıkıyor gibi gözüküyor."

"Onları biliyorsunuz."

Dördümüz kıkırdarken George yanıma geldi. George:

"Joseph gene ortalarda yok ve William sinirlenmeye başladı."

"Birazdan geleceğine eminim."

"Nasılsın George?"

"Gayet iyiyim Vikontes. Siz nasılsınız?"

"Bende gayet iyiyim. Edwina'yı gördün mü?"

"Evet. Üçlü koloni şurada."

George'un gösterdiği yere bakınca gülümsedim. Annem, Leydi Bridgerton, Leydi Sharma ve Edwina sohbet ediyordu. Yanlarında diğerleri de vardı. Benedict:

"Cidden kalabalık bir aile."

"Cidden öyle."

"Kayıp kardeşin geldi Moody."

Arkamı döndüğümde Sir Granville ve ailesi ile giren Joseph'e baktım. Anthony:

"Sir Granville ve Joseph iyi arkadaş sanırım."

"Joseph ve sanata tutkusu diyebilirim sadece."

Hepimiz toplandığımızda William:

"Açıklamayı sen yap Anthony."

"Rütbe olarak düksün. Senin yapman daha uygun olur William."

"Erkek tarafı sensin."

Colin nereden bulduğunu bilmediğim bardağı aldı ve kaşıkla vurdu. Tüm gözler bize çevrildiğinde Colin:

"Sevgili kardeşim Benedict ve..."

"Sevgili kız kardeşim Maud'un nişanlandığını duyurmak bizim için bir onur."

Colin'i tamamlayan Joseph idi. Benedict:

"Galiba en ilginç nişan açıklaması."

"Kesinlikle öyle."

Continue Reading

You'll Also Like

751 197 13
+18 Bir kız düşünün kendi zamanında bulamadığı aşka geçmişte Rastlar ve bu adam bir zamanlar katlanamadığı komutanın ta kendisidir (DEVAM EDİYOR)
497K 57.2K 33
alfa jungkook, en yakın arkadaşının kardeşi olan omega taehyung'a deliler gibi aşıktı.
Mahperi By mymoondust

Historical Fiction

54.6K 4.1K 65
Ya biri Hürrem Sultan'ı alt etmeyi başarırsa? "Bakıyorum çabuk pes ettiniz sultanım. Hani siz baş hasekiydiniz? Baş Haseki Mahidevran Sultan." Alayl...
535 50 4
Gerçek bir Velaryon Prensesi olan Aemma ile onun piç kardeşlerinden nefret eden bir Targaryen Prensi Aemond çok küçükken tanışırlar. İşte o tanıştıkl...