💕14. Bölüm

104 3 0
                                    

Lord Abercon, Alice ve Sharma kardeşlerle birlikte çay içiyordum. Tüm ton buradaydı. Eloise ve Penelope kendi yaşıtlarının yanındaydı. Çayımı yudumlarken Alice ve Lord Abercon'u dinlemiyordum. Açıkçası aklımda Lord Abercon ile bu işi nasıl bitireceğimi düşünüyorum.

Tüm düşüncelerden yanımıza gelen Anthony'nin sesiyle sıyrıldım. Kate Sharma ile yeni bir tartışma içinde oldukları açıktı. Anthony:

"Bir leydi avlanmaz."

"Avlanmaz mı yoksa avlanmasına izin verilmez mi?"

Kate kaşını çatarken Benedict:

"Özel arazideyiz Anthony. Eminim sorun olmayacak."

"Bayan Sharma'ya bende eşlik edebilirim. Ava çıkmayalı uzun zaman oldu."

"Dük avlanmanıza izin verir mi?"

"Babam verirdi. Eminim William bunu pek dert etmeyecektir."

"Tamam öyleyse hazırlansanız iyi olur."

Benedict bana bakarken Alice:

"Umarım eliniz boş dönersiniz. Bir hayvanın öldürülme düşüncesi çok korkunç."

"Size katılıyorum leydi Alice."

Lord Abercon kız kardeşimi onaylarken gözlerimi devirdim. Ben ve Kate üstümüzü değiştirmek için eve giderken Kate:

"Cidden avlanır mısınız?"

"Evet. Ailem kökenleri İskoç. Oraya gittiğimizde kadınların ava katılması normaldir. Burada daha önce ava çıkmışlığım var."

"Umarım güzel bir şeyler vururuz."

"Sadece umabiliriz."

Av için rahat bir elbise giydim. Normalde pantolon ile ava çıkmak daha rahattı. Ama bu kadar lordun içinde bu utanç verici olurdu.

Atlar eyerlendikten sonra atla bakışıyordum. Benedict:

"Bir sorun mu var?"

"Sadece yan binmem lazım. Yardım eder misin?"

Başını salladı. Ellerini birleştirdiğinde sağ ayağımla bastım. O beni yukarı kaldırırken ata yan bindim. Rahatsız bir şekilde sabitlenirken bir şey demem için Benedict bana bakıyordu. Yutkunarak:

"Teşekkür ederim."

Cevap vermedi. Onun yerine kendi atına bindi. Yanıma gelen William:

"Hazır mısın?"

"Evet. Gidelim..."

Joseph ve William önden giderken Anthony ve Kate onlatın hemen arkasındaydı. Yanımda Benedict vardı. Onunla konuşmayı düşünmüyordum.

Çamurda izleri görünce kılavuzun yanlış gittiğini anladım. Diğerlerini takip etmek istemiyordum. Bu yüzden atımı sağa saptırdım.

Ben iz sürerken gruptan ayrılmıştım. Beş dakika sonra bir başka nal sesi duydum. Benedict:

"Gruptan ayrılmamalıydın."

"Kılavuz yanlış gidiyor."

"Gruba geri dönmeliyiz."

"Sen gidebilirsin."

"Seni tek başına bırakamam."

"Neden? Sorumluluğum sende mi?"

Cevap vermedi. Sessizliğinden faydalanarak:

"Geri dönebilirsin."

"Konuşmamız lazım."

Maud//BridgertonWhere stories live. Discover now