Tarık bir an durdu elindeki anahtar dikkatini çekti. "eyvah derya sen devam et benim bir işim var"
Koşarak masaj salonuna geldi. Koray ve elinde çanta olan bir adam geliyordu.
Tarık elindeki anahtarı cebine atıp "hayrola ne oluyor "
Koray "Naz salonda kilitli kalmış nasıl oldu anlamadım ama onu açmak için İsmail ustayı götürüyordum "
Tarık Naz'ın kendi yerine Koray'ı aramasına fena bozulmuştu sinirle "öyle mi ben hallederim siz işinize bakın Koray Bey "
Koray bir an ne diyeceğini bilemeden olduğu yerde hafif yaylanıp bekledi.
Tarık sinirle "ne bekliyorsun işinin başına dön "
Koray dik dik bakıp "Peki efendim "olduğu yerde dönüp yürümeye başladı.
İsmail kapının koluna uzandığında Tarık adamın omzuna dokundu. İsmail baktı Tarık bekle hareketi yaptı Koray uzaklaşınca fısıldayarak "İsmail bey şimdi söyleyeceklerimi çok dikkatli dinle tekrar etmeyeceğim "
" Buyurun Tarık Bey "
Kapının kilitlendiğinin farkına varılmasını istemiyordu. Bunu ustaya anlattı."kapıyı biraz uğraşarak açıyorsun ve nasıl olmuşsa kendiliğinden dili bozulmuş gibi yapıyorsun kilitli olmadığını söylüyorsun şimdi başla "
İsmail şaşkın baktı yüzüne sonra açmak için başladı uğraşmaya aslında çabucak açabilecekti ama şimdi patronunun söylediğini yapmazsa olmazdı. Biraz sonra kapı açıldı.
Naz karşısında Koray'ı bulmayı beklerken Tarık'ı görünce gözlerini kocaman açıp "toplantın çabuk bitmiş "
Tarık bozuk bir sesle "öyle oldu kapının kilitlenmiş olduğunu anladığında önce beni aramanı beklerdim "
Naz alaylı bir sesle "öyle mi sanki zaten kilitli olduğunu bilmiyor muş gibisin "
Tarık istifini bozmadan sanki hiç haberi yokmuş gibi "nereden bilebilirim ki beni fazla büyütüyorsun Nazcım öyle algılarım yok "
Naz tek kaşını kaldırıp gülerek bakarken "sen kilitlemedin mi "?
Tarık en masum yüz ifadesini takınıp " aaa niye yapayım ki öyle bir şey " derken İsmail'e baktı.
Adam başını eğip "şey sanırım kapının kilidi bozulmuş hızlı falan mı çarpıldı. Dili oynamış ben yenisini takacağım. "
Tarık eliyle gördün mü yapıp "evet buna ne diyeceksin "
Naz günahını aldığını düşündüğü için biraz üzülse de tam da emin olamadı. Arkadaşlarından ayırdığı için "tamam canım yapmışta olabilirdin arkadaşlarımdan ayırıp buraya getirmedin mi "?
Tarık suratını asıp "biraz rahatlarsın demiştim sevgilimizi düşünmek suç mu oldu şimdi "
Naz inanmaz gözlerle bakıp "yoo"
Tarık eliyle yolu gösterirken "gidelim mi?"
Naz tekneye gideceklerini düşündüğünden "hemen mi "?
Tarık " yok, yarın tabi ki hemen ne diye masaj salonunun kapısında bekleyelim ki ama yok bana yetmedi bir seans daha isterim dersen bana uyar "
"yok, daha yeni yaptırdım bir daha istemem "
Tarık Naz'a yan gözle bakıp damarına basmak ne diyeceğini yoklamak istedi. " bende mi yaptırsam acaba tamara hanım başka bir arkadaşınız var mı yapan bende alayım "
Naz hemen yapmak istediğini fark edip arkadaş kozunu öne sürdü." iyi sen masaj yaptıracaksan bende biraz arkadaşlarla zaman geçirmek istiyordum şimdi akşam yemeğine geçmişlerdir yanlarına gideyim diyorum. "
Tarık sıkıntıyla oflayıp yaptığına pişman "olmaz "
Naz alayla bakıp "neden olmazmış ki sen masaj yaptırırken bende onlarla zaman geçiririm "
"yok ben masaj falan istemiyorum gidelim "
" 1 saat sonra çıksak ne olur nasılsa gece yola çıkabilecek miyiz sonra gitsek tekneye ne olur sanki "
Tarık Naz'ın omzuna kolunu atıp "tekneye gitmiyoruz ki benim başka planlarımız var seni ayırttığım odaya götürüyorum "
Naz kolunu yana atıp hızla uzaklaştı ondan "nee " hızla omzuna bir kaç vurup " yok artık sen herhalde bir masajla her şeyi halledeceğini düşündün herhalde ben seninle odaya falan gelmiyorum. Uf ya senin değişmiş olabileceğini nasıl düşündüm tek derdin bu değil mi? ben gidiyorum "
Tarık sürekli aynı şey ile yaftalanması canını sıktı "ya dur benim öyle bir niyetim yok tamam mı odana akşam yemeği için hazırlanman için götürüyorum. İlk sevgili olduğumuz gün bu kutlanmalı diye düşündüm. "
"öyle mi "?
"evet, sen ne sandın ki "
"hiç iyi götür bakalım "
Odanın kapısına geldiklerinde kapıyı açtı. "umarım içinden hoşuna giden sevdiğin bir şey bulursun ne kadar süre sonra alayım seni "
"sen nereye "
"Bende hazırlanayım gelir gelmez toplantıya geçtim. Bir duş alıp üzerindeki kiri tozu atayım diyorum kaçta alayım "
Naz saatine bakıp " sekiz iyi "
" Tamam görüşürüz "
Naz kapıyı kapatıp odaya göz gezdirdi. Karşısında kocaman bir yatak üzerinde değişik renk ve model kıyafet vardı. Odanın içinde bir tur attı. Sonra aynaya baktı. Sıkıntıyla ellerini saçlarından geçirip "ne yapıyorum ben burada of ya " koltuğa çöktü. Telefonu alıp Ayşe'nin numarasını buldu. "alo Ayşe "
"a canım nasılsın vahi amca nasıl "
"ben bıraktığımda iyiydi"
Ayşe çok şaşırmıştı merakla "bıraktığında neredesin "
Fahri "kim "
Ayşe "Naz dedecim "
Naz "a fahri dede daha gitmedi mi" ?
Ayşe " Yok canım gökçe adadayız. Yemek yiyoruz"
Naz "hım anladım afiyet olsun desene tüm adaları planlamış"
Ayşe "teşekkürler aynen dedem istiyor. "dedesine telefonu verdi.
Telefonu alan Fahri "kaçak ben geleceğim diye kaçıp gitmişsin "
Naz "yok olur mu fahri dede bilsem kalırdım nasılsınız "
"iyiyim şaka yapıyorum biliyorum baban nasıl "
Naz yutkunup "iyi "
"Ver bir sesini duyayım "
Naz bir an durdu ne diyeceğini bilemedi "şey daha işten gelmedi"
"tamam, selam söyle "
Naz içine yine bir sızı geldi "söylerim "
Fahri telefonu Ayşe'ye uzattı
Ayşe "Naz "
Naz "hıı "
"Ben seni sonra arayım mı "?
"tamam, afiyet olsun "
Naz telefonu kapatıp elinde birkaç defa çevirdi. Sonra yanındaki komodine bıraktı. Öylece elbiselere baktı. "evet, Naz Ayşe ile de konuşamadım ee ne istiyorsun söyle bakalım "
Sadri odasında dolanıyor saatine bakıyordu. hala aramamıştı ne yemekti bitememiş gitmişti. dayanamadı mesaj çekti.
Yok, cevap yoktu. Neden burada olduğunun cevabını veremiyordu. Kalbi onunla olmak istemiş düşünmeden hareket edip aslında çokta düşünmüştü ama nasıl becermişse alıp gelmeyi başarmıştı. Yok, adamda kesin vardı bir şey ama ne bir türlü bulamıyordu. Kalktı yatağın üzerindeki kıyafetleri inceledi. Kırmızı askılı elbiseyi eline aldı baktı.
Üzerine tuttu. Aynada kendini inceledi " Çok iddialı hem kırmızı aşkın rengi bizim aramızda daha öyle bir şey yok "
Sarı elbiseyi aldı onu da üzerinde denedi baktı. Başını salladı " yok buda çok iddialı sanki dekoltesi oldukça cüretkâr karşındakine sanki gel al der gibi ben her şeye hazırım diyor göğüslerimim yarısını açıkta bırakıyor hem bana uymadı"
Mor elbiseyi aldı " hoş iyi önü gayet kapalı eh uzunluğu da hanım hanımcık ben yaklaşılmazım diyor bu uygun hem Tarık beyi tahrik etmeyiz"
Giyindi "hım üzerime tam oturdu ne çabuk anladın beden ölçümü ya da nereden nasıl buldun. "
Elbiseye uygun makyajını yaptı. Aynada kendini inceledi. Sonra kendine uyarı yapar gibi parmağını sallayarak "niyetin ne Tarık Efendi sanırım buda piknik gibi beni etkilemek ve yatağa atmak için planladığınız romantik bir ortam. önce masaj böylece ben rahatlayacağım. Sonra akşam harika bir yemek itiraz edemez kıvama geleceğim sonra hop iddiaya varım kedine oda bile hazırlatmamışsındır. Nerede hazırlanıyorsun acaba kesin ofisindedir. Nerede olacak nasıl olsa gece buraya adım atacak ya ama sandığınız gibi kolay biri olmadığımı görünce bakalım nasıl şaşıracaksınız benim başımı döndürmeyi başaramazsın bana bu tür tavırlar etki yapmaz Tarık Bey bunu öğrenmek sizi çok üzecek maalesef! "
Tarık odasında duşunu aldı hazırlandı. Aynanın karşısına geçti. "Aklından şimdi neler geçiyor kim bilir bilmek isterdim ama bana güvenmeni sağlayacağım hele o her seferinde yatağa atmaya çalıştığı mı iddia etmem.
Ee etmiyor musun her şey onun için olsun biz farklı bir intiba bırakalım "
Dilinde bir ıslık ile hazırlığını bitirip odasının kapısına gelip vurdu. Naz kapıyı açtı. Tarık şöyle baştan aşağı süzdü "çok güzel olmuşsun "elindeki kırmızı gülü uzatıp yanında sönük kalsa da dünyanın en güzel çiçeğine "
Naz gülümseyerek alıp koklarken"teşekkürler "
Tarık kolunu uzatıp "gidelim mi?"
Naz koluna girip "hay hay "
Sahil kenarında iskeleye kurulmuş etraf mumlarla ve loş ışıklarla ışıklandırıp iki kişilik romantik bir masa hazırlanmıştı. Tarık sandalyesini çekip oturmasını sağladı.
Naz hafif kaşlarını kaldırıp gülümsedi "çok centilmen gördüm seni teşekkürler "
Tarık kendi sandalyesine geldiğinde Naz'ın sözlerini duydu " ben hep centilmenimdir nasıl buldun "
"harika iyi plan "
Tarık şaşkın "plan "
Naz eliyle etrafı gösterip "bunları planlamadığını söyleme bana piknik gibi ama bu defa biraz daha çaba harcanmış kafa yorulmuş "
Tarık deryaya sadece romantik bir yemek demişti. Bu kadar abartacağını düşünmemişti. Yerlerde kırmızı gül yaprakları etrafta tüllerle süslenmiş ayaklı mumluklar aralara serpiştirilmiş küçük mumlar masaya bile gül yaprakları serpiştirilmişti.masada iki mum "ben kafa yormadım sadece özel bir şey olmasını ve kutlama yemeği olsun dedim işte buradayız anlayacağın gibi hazırlığı ben yapmadım o arada toplantıdaydım. "
Naz bu kadar hazırlığı onun yapmadığını öğrenince içinde bir burukluk hissetti. "kim yaptı "
Tarık eliyle etrafı gösterirken "anlayacağın gibi bir kadın eli değdi derya hanım hazırladı her şeyi ben olsam daha basit bir yemek olsun isterdim "
Naz her şeyi onun planlamadığını duyunca bozulmuştu hem de basit bir şey ayarlardım deyince iyice astı yüzünü "anladım "
Tarık açık olmak istemişti. Birde plan olarak görmesine sinirlendiği için biraz abartmıştı."canını sıkan bir şey mi söyledim "
Naz gözlerini kısarak bakarken bozulduğunu belli etmemek için zorladı kendini "Yoo "
"Yoksa doğru söylemem mi canını sıktı artık aramızda yalan yok demiştik ya "
"ya öyle demiştik "
Aynı anda müzik duyuldu.
Tarık müziği duyunca suratı bozuldu "ama her şeyi bu kadar romantik ayarlayıp ta şimdi böyle bir müzik seçmesini beklemezdim bu ancak sahilde arkadaşlarla ateş yakıp söylenip dinlenecek bir şarkı "
Naz orkestranın olduğu yöne bakınca Erdal'ın el kaldırdığını gördü Naz başıyla selam verip gülümsedi. " bunu derya hanım'ın seçtiğini sanmıyorum ."
Tarık bozuk bir sesle "öyle mi nereden biliyorsun belki çalıştırdım diye bana kızgınlığından seçmiştir "
"sanmam bu Erdal'ın seçimi metallica'nın en çok sevdiğim parçasıdır. " Naz müziğe eşlik edip hafif başını sallamaya başladı. Eliyle şarkının ritmine uygun hafif parmak şıklaştı onlarla birlikte mırıltı şeklinde şarkıya eşlik etti.
Tarık karşısına yeni biri daha çıkmasının siniri ile "demek Erdal bey en çok sevdiğiniz parçayı biliyor o kadar yakınsınız demek "
Naz kıskanılmanın mutluluğu ile gayet neşeli "yoo, başak varken o kimseyle samimi olamaz"
Tarık merakla "öyle mi başak kim "
Naz "eşi "
Tarık evli olmasına çok şaşırdı "yaaa "
Naz gülümserken " yaa kıskanmana gerek yok " ikisini gösterip " birbirimize çok yakınız "
Tarık ikisini yakın bulmasına mutlu oldu yüzünde gülümseme ile "öyle mi düşünüyorsun "
Naz duygularını dile getirdi. "evet, ve uzun süredir kendimi hiç böyle açmamıştım. Sanırım sana güveniyorum beni asla aldatmazsın "
Tarık yaşadığı bir durumu asla başka birine yaşatmamıştı. Yaşatmazdı ."buna güvenebilirsin aldatmayla işim olmaz "
Tarık siparişi verirken Naz eşlik etmeye devam etti. Bir yandan bardağına konan şampanyayı içmeye başladı yudum yudum yemekleri gelmiş yemeğe başladılar. Arkadan daha başka şarkılara da geçti grup genelde Naz'ın sevdikleri sıralandı tabi oldukça karma bir şarkı listesi oldu.
yemeklerini yerken kısa sohbetler yapıyorlardı ..
Naz gruba bakıp "harika bir grup başak ve Erdal müthişler aslında isteseler albüm yapabilecek yetenekteler ama sanırım bu işi yapmak istemiyorlar "
"neden ki "
"burası ikisine yetiyor burada sakin bir hayat sürmek hoşlarına gidiyormuş. Öyle yaşama ayak bastıklarında aşklarını yıpratmaktan korkuyorlarmış başak oldukça kıskanç bir insan burada bile hayranları ile biraz Samimi olsa çocuğa hayatını cehenneme çeviriyor. Erdal o kadar kızdırsa da bir türlü bırakamıyor sevgisinin gücüne güveniyor sonunda oda anlayacakmış "
Tarık ilk sevgilisini hatırladı birden "bir yıl dayanamaz yaz sonunda havlu atar bence çekilmez öyle kadın "
Naz şaşırmıştı sanki yaşamış gibi söylemesine "yapma ya gerçekten mi biliyorsun sanki "
Tarık açıkça doğruyu söyledi."yaşadım biliyorum zehir etmişti hayatı bana "
Naz hemen atıldı. Aslında öncesini merak etmemeliydi. Ama elinde değildi merak ediyordu."kim o mu "?
"hayır, ilk sevgilimdi adı Merve'ydi. Lise son sınıftaydım. Şubat gibi tanıştık sonra beraber olduk ilk anlarda çok iyiydi. İlk önce arkadaşlarla sürekli beraber olmaktan söylenmeye başladı. Oysa onunla ayrı zamanımızda oluyordu ama yok onlarla okulda beraber oluyor muşum sonra onunla olmalıymışım sonra yaz tatilinde İtalya'ya gitmem gündeme geldi sen gidince beni unutursun diye trip yapmaya başladı. İtalya ya gittim her ay geliyordum bu defa ailemle olan zamanlarımı kıskanmaya başladı onu bırak her an telefonla arıyor açmayınca kimleydin ne yapıyordun sorgusundan gına geldi en sonunda olmayacağına karar verip ayrılık kararı aldım. Neyse boş ver geçmiş gitmiş güya ilk sevgili olduğumuz günü kutlamak için buradaydık neler konuşuyoruz birlikteliğimize kadeh kaldıralım mı?"
Naz kadehini kaldırıp "peki birlikteliğimize "
Tarık kadehini Naz'ın kadehine dokundurup "birlikteliğimize "
Naz göz süzüp "önce adının konmasına bakalım ne yöne devam edecek "
Tarık başı ile onaylarken "öyle birbirimizi tanıdıkça belli olacak neleri sevdiğini bile bilmiyorum "
Naz "Bende"
Tarık "bu tatili bunun için yapıyoruz birbirimiz tanımak için tabi aramızda olanların derinliğini öğrenmek için bunlar için zamanımız olacak oturduğumuz ciddi konularda dolandığımız yeter bence "
Ayağa kalkerken Naz'ın elini tutup" biraz hareket edelim mi "?
Naz "tamam "
Birlikte yavaş hareketlerle dönerek dansa başladılar.
Tarık Naz'ın damarına basmak için "bu parça çok ağır oldu sana pek uymadı değiştirmesini söyleyelim mi "?
Naz sözlere hiç kızmamıştı başını omzuna koyarken "yok gayet iyi "
Tarık aynı şekilde devam etti."Daha önce yaptığın danslara pek uymuyor da "
Naz başını kaldırıp gözlerini kısarak Tarık'a bakıp "sanki çok görmüş gibisin de"
Tarık kendine kızarak bakan gözleri görünce gülümseyerek "gördüklerim bir fikir vermiş olamaz mı sen daha erotik dans etmeyi seversin "
Naz sinirle "asla "
"ha ben yanlış gördüm o zaman "
Naz ne diye kendi ile uğraştığını anlayamıyordu. Sonunda açık olmaya ve durumları açıklamaya girişti. "sana rast gelenler öyle oldu sanırım ilk dansımı gördüğünde sevgilimle doğum günü patisindeydim. Çokta düşündüğün gibi değildi nişanlanmaya ikna etmeye çalışıyordu "
Tarık eski nişanlıdan bahsedince canı sıkıldı "o kadar uğraşa rağmen başarılı olamadı ha "
"olamazdı yaptıkları ile beni daha çok kızdırdı."
"ne yaptı "
"başarabileceğime inanmadı "
"Anladım " Tarık kendine doğru çekip aradaki mesafeyi yok etti. Başını saçlarına gömüm "ben inanıyorum bu kokun yok mu başımı döndürüyor "
Naz parfümünün adını söyleyince
Tarık "o kokuyu bilirim bu başka sana özel "
Naz başını kaldırıp baktı gözler birbirine kenetlendi. Birbirlerine hapsolmuşlardı. Gözler arada dudaklara kayıyordu. Tarık yutkundu. Naz başını Tarık'ın omzuna yasladı. Tarık saçlarına öpücük kondurup eli belinde hafif dolaşmaya başladı. Naz dokunuşlarla ile dokunulan yerden aşağı doğru bir sıcaklığın yayıldığını hissetti. Engel olamazsa sonu iyiye gitmeyecekti. Yavaşça geri çekilip "oturalım mı?"
Tarık "istersen yürüyelim hava harika ne dersin "
"tamam "
Tarık elini uzatıp elinden tuttu. Naz hiç ses çıkarmadan yanında yürümeye başladı. İçinden "bundan sonraki atağınız ne olacak Tarık Bey acaba yalnız mehtap da bir yürüyüş herhalde odanın kapısına kadar götürüsün götürmüşken giriversin bakalım kapının yüzüne kapandığında yüzünün aldığı şekli görmek istiyorum "
Fahri ve Ayşe'nin yemekleri bitmiş kahvelerini içmişler akşam yürüyüşünü de bitirmişlerdi.
Ayşe "dedecim ben odama gidiyorum "
Fahri "gel şöyle oturalım seninle biraz konuşmak istiyorum "
"peki dedecim ne konuşacağız "
Bu ara Ayşe'nin telefonuna mesaj geldi sesi geldi. Baktı Sadri "daha bitmedi mi yemek sesini duymak istiyorum çok özledim "Ayşe yüzünde gülümseme ile oturdu.
Fahri baktı. "ee ne düşünüyorsun "
"hangi konuda dede "
"onun hakkında "
Ayşe çokta konuşmak istemiyordu. Biraz dedesinden utanıyordu."kimin "
Fahri kızıyorum der gibi sesini biraz sertleştirdi. "Ayşe kim olacak bu tanıştırdığın delikanlı hakkında "
Ayşe yutkunup "Daha tam olarak tanımıyorum. Tanışma aşamasındayız daha "
Sadri bir mesaj daha gönderdi "hadi Ayşe'm ara artık "
Fahri "söyle ona konuştuğumuzu mesaj atıp durmasın iki gündür sinir etti bu bib sesleri zaten "
"tamam dedecim "
Ayşe mesajı yazıp gönderdi.
Fahri "ee kimdir neler yapar ne düşünüyor gerçi ataklığı ile ciddi olduğunu anlattı ama sen neler hissediyorsun onun hakkında "
"şey söylediği gibi Tekelioğlu şirketler grubunda üst düzey yönetici aslında ikinci adam Tarık beyden sonra tüm yük onun üstünde şimdi bile her işe o koşuyor "
"bu kadar çok yoğunlukta seni ihmal etmez mi "?
"Sanmıyorum dede "
"yani ciddisin sende "
"daha tam karar vermedim ama hoşlanıyorum dede cim "
"ilk defa birini bana tanıştırdın bu demek ki bu hoşlanmadan biraz daha derin bir şey ne dersin "
"haklı olabilirsiniz daha derin duygular içindeyim "
"Ee o zaman istersen gitmeden aranızda bir nişan takabiliriz "
"yok dedecim aceleye gerek yok nasıl olsa daha önümde okulum var. Nişan olmasa da olur eğer ciddileşmeye karar verirsek sizin geleceğiniz güne göre evliliği ayarlarız "
"İyi sana güveniyorum kızım seni sana emanet ediyorum biliyorsun Osman'a bir araştırma yapmasını istemiştim genelde ailesi hakkında iyi bilgiler verdide Sadri biraz çapkınmış dikkatli ol olur mu "?
"zaten araştırmadan evet diyeceğinizi düşünmemiştim. Ama araştırma yapmanıza gerek yoktu sorsanız bende size geçmişi hakkında bilgi verebilirdim o konuda çok açık oldu. "
"Sen yinede dikkatli ol "
" olurum dedecim siz hiç merak etmeyin "
"iyi şimdi git ara bakalım "
"iyi geceler dedecim "
" Sana da güzelim "
Ağaçların arasında yumuşak armut koltuğa yan yana oturmuşlar denizi ve mehtabı izliyorlardı.
Naz başını omzuna koymuş Tarık'la birlikte mehtabı izliyordu. Sessiz sakin huzurlu ve içinde tarif edemediği bir mutluluk vardı.
Naz esnemeye başladı.
Tarık bakıp "uykun geldi galiba "
Naz mahcup "evet öyle oldu kalkalım mı "?
"Tamam "
Tarık hemen ayağa kalkıp elini uzattı. Naz mahmur gözlerle bakıp elini uzattı. Onu da kaldırdı. Birlikte kapısının önüne kadar geldiler
Tarık kapıyı açıp "iyi geceler "
Naz dönüp mahmur gözlerle bakıp "iyi geceler "
Tarık yerinden hareket edemiyordu.
Naz içinden "davet bekleme Tarık efendi " "ne bekliyorsun "
"girmeni "
"Niye kaçmamdan mı korkuyorsun yoksa "
Tarık hiçbir harekette bulunmuyordu. Hakkındaki düşüncelerini değiştirmek istiyordu. " söz verdin sana güvenebileceğimi söyledin en azından bir hafta bitinceye kadar bir yere gitmezsin. Bir centilmen olarak sen kapını kapatmadan gidemem"
Naz atak beklemiş ama görmeyince mahmur gözlerle bakıp "peki, kapatıyorum iyi geceler "
"sana da kahvaltıda görüşürüz seni alırım "
Naz kapıyı kapatın arkasına dayandı. Derin bir nefes aldı verdi. "beni şaşırttın Tarık oysa ben girmek için çaba sarf edeceğinden öyle emindim ki "
Yatağa doğru yürüdü. Üzerindeki kıyafeti çıkarıp banyoya geçti. Kendini çok garip hissediyordu sanki bir boşluğa düşmüş gibi !
Tarık kapanan kapıyı bir süre baktı. Sonra dönüp odasına girdi. Kendini yatağa attı "ne oluyor Tarık sana böyle bir geceden sonra sen kızı odasına kadar götürüp iyi geceler öpücüğü bile almadan bırakıp geleceksin ne oluyor sana peşinden o kadar uzun yol teptin ikna etmek için çabaladın neden bırakamıyorsun söylese ne oluyor "
Yattığı yerden kalktı. Soruyordu ama bir türlü cevap veremiyor adlandıramıyordu. Duygularını derinlerde gömmek sanki kolayına gidiyordu. Oysa hiçbir şeyin kolayına kaçmazdı. Yatağından hızla kalkıp duşa girdi. Banyosunu yapıp yatağına girip "yat uyu dinlen kafanı topla yarın karar verisin ne olduğuna " birkaç tur döndükten sonra uykuya daldı.
Diğer odada farklı değildi Nazda biraz yatak örtüsü ile savaşmış ve uykuya dalmıştı.
Tarık sabah kapısına gelip tıklattı. Naz esneyerek kapıyı açtı. Geceniz izleri yine yüzlerindeydi. Birbirlerine bakıp ikisinde de bilmiş bir gülümseme ile birbirlerine günaydın dedi. Tarık gidelim der gibi eliyle yolu gösterirken elini beline koyup kendine çekip saçlarından öptü."günaydın "
Naz bir an durdu."günaydın " başını kaldırıp bir şey söyleyecekken durdu. Tepki vermekten vazgeçip yola devam edince Tarık da devam etti. Kahvaltı salonuna geçince yiyeceklerini alıp boş masa ararken Naz arkadaşlarını gördü. "gel yanlarına gidelim "
Tarık bozularak "şart mı? "
Naz başını eğip "lütfen Tarık nasıl olsa bugünden itibaren 1 hafta yalnızız bir daha ne zaman göreceğim kim bilir "
"iyi tamam "
Masaya yaklaşıp selam verdiler geldiklerini gören grup ayağa kalkmış selamlaşma yapmışlardı. El sıkan sarılan derken herkes masaya oturdular .
Kahvaltıda sohbet edilirken Tarık fikirlerini sordu otel ile ilgili sırayla onlarda fikirlerini sundular sohbet böyle devam edip gitti.
Kahvaltıyı yapmışlar arkadaşları ile vedalaşıp odalarına gitmek için lobiye gelmişlerdi. Lobide kızlı erkekli bir grup vardı. Gruptan biri Tarık'ı incelemeye aldı ve hızla karşısına dikilip "sensin tanrım Tarık inanamıyorum "
Tarık şaşkın bir Naz'a baktı bir kıza "tanışıyor muyuz "?
Kız omzuna vurup "aşk olsun Tarık nasıl soru bu tanışıyor muyuz ben pelin kolejden hani hemen yanındaki sırada otururdum. Gözlerinden tanıdım hiç değişmemiş hala çok etkileyici "
Naz bozuk bir sesle "gözlere insanda değişmeyen tek yerlerden biridir çocuklukta alır rengini bir daha değişmez doğal olarak tabi "
Tarık Naz'ın tepkisine kocaman gülümsemesi ile karşılık verdi.
Pelin şöyle bir Naz'ı süzdü sonra hemen gülerek Tarık'a dönüp elini omzuna koyup "ah gülüşün insanın içini yakıyor hala onda da bir değişim olmamış ama kendine iyi tarz yapmışsın sende mi yelken için geldin "
"yok, iş için gelmiştim şimdide ayrılıyorum "
"ah çok üzüldüm keşke kalabilsen eskisi gibi takılırdık"
Tarık şaşkın "Biz takılır mıydık?"
"arkadaşlar duymasın doğrusu çok bozulurlar "
"arkadaşlar "
"onları da unuttum deme çağlar sinem hakan Sadri zaten senin kankandı "
"onları gayet iyi hatırlıyorum zaman zaman İstanbul da bir araya geliriz ama seni çıkaramadım Adım ne demiştin "
"biraz önce söyledim ya pelin çok kırıldım sen yorulma diye sınavlarda senin için işaretlerdim "
"pelin sen sanırım karıştırdım ben hiç öyle bir şey hatırlamıyorum "
Pelin "of Tarık nasıl unutursun gerçi bunlar yazılı sorularından mümkün değildi her şeyin gibi yazında sana özel ve karizmatikti. Kimse taklit edemezdi. Sadece test üzerinde yapardım""
Tarık başını çattık der gibi salladı "ben öyle bir şey hiç hatırlamıyorum izninle geç kaldık hazırlanıp çıkmamız gerekiyor "
Naz konuşmaların başında gözlerde dayanamamış müdahale etmişti ama gülümseme sözünden sonra içinde bir yerlerde bir yumru oturmuştu. Kızın yakın hareketlerine sinir olmuştu içinden öfkeyle "adam lise yıllarındaki sevgilisini hatırlamadı birde geçmiş onunla sohbet ediyor ya kim bilir onun adını da böyle bir süre sonra hatırlamayacak mıydı " öfkeyle Tarık baktı.
Bir süre göz göze geldiler. Naz sinirle baktı. Döndü hızla odasına doğru koşamaya başladı.
......................................