Dabi Touya One Shots

0.06 ♚ Todoroki Akiho (Part 1)

"Hey Todoroki-kun sen bu hafta sonu ne yapacaksın?"

Rin'in aniden bu sorusu Akiho'yu şaşırttı, daha önce böyle bir soru almamıştı.

"Neden?"

"Bir yerlere gidebiliriz diye düşündüm."

Rin'in onunla arkadaş olmaya çalıştığını fark etti ama bu hafta sonu için bozamayacağı bir planı vardı, bir daha bunu yapacak kadar güçlü olamazdı.

"Babamı ziyaret edeceğim."

Buna karar vermek Akiho için cidden çok yorucu bir süreç olmuştu.

"Ama Endeavor'un bu hafta sonu özel bir görev için şehir dışında olacağını söylememiş miydin?"

Akiho Yuu'ya döndü, arkadaşının bu kadar dikkatli olduğunu tahmin etmemişti. Daha doğrusu bu Akiho'nun dikkatsizliğiydi. Bunu nasıl demişti? Oh tabii, o zaman babasını ziyaret etmek aklının ucunda bile değildi. Yine de Akiho bu bilgiyi, bir hafta önce demişti. Normal bir sohbet esnasında dediğinden bu kadar akılda kalınması garipti. Belki de Yuu Endeavor'un fanıydı ama böyle olsa Akiho anlardı, gerçi Akiho'nun genelde hepsiyle mesafeli bir ilişkisi vardı. Sonuçta daha yeni onları tanıyordu, iki hafta ya da belki üç olmuştu ve Akiho pek kolay arkadaş edinebilen biri sayılmazdı, genelde bunu istemeyen de kendisiydi. Natsuo ona yetiyordu, kendini herkesten soyutlardı.

"Aptal olma! Todoroki-kun da işte onunla beraber olacak, bu mükemmel bir staj fırsatı. Seni kıskanıyorum."

Yuno her zaman heyecanlıydı, Akiho için fazla heyecanlı. Ayrıca her zaman ikiz erkek kardeşini haksız çıkarmayı çok severdi, o ikili sürekli atışırdı. Hatta bu yüzden Akiho onların savaş performansının kötü olduğunu düşünmüştü ama konu bu olunca oldukça ciddi olabiliyorlardı, yine de genelde tartışmadan duramazlardı. Akiho aniden bir şeyi hatırladı, tam zamanında hatırlamıştı. Çantasının ön gözünü açtı ve oradaki kutudan yuvarlak nesneyi alarak ağzına attı.

"Evet bu mantıklı ve güzel bir fırsat. Gerçi şimdiden böyle bir fırsatın çıkmasına şaşmamalı, sonuçta çok güçlü bir kahraman ailesindensin." 

Ritsu kahverengi saçlarını arkaya attı ve gözlüğünü düzelttikten sonra elini çenesini koydu. Normalde biri bunu dese Akiho altında ima ve kıskançlık sezerdi ama Ritsu öyle bir erkek değildi. O sınıftaki en ciddi kişilerden biriydi, sadece bir gerçeği belirtmişti. O mantığına güvenen ve kurallar konusunda sıkı olan bir insandı, Akiho bunu hızlıca kavramıştı. Kurallar konusundaki bu sıkılığı bazen onu Endeavor'a benzetmesine neden olurdu ama bu Ritsu'ya hakaret olurdu, bu sadece bir basit özellikti. Herkeste olabilirdi, hatta Akiho da kuralları severdi. Belki de büyüme şeklinden dolayıydı, babası kızmasın diye dediği her şeye uyardı. Hatta kendi kendine kızabileceği şeyleri düşünüp Akiho kafasına kendi koyduğu kuralları iyice kazımıştı.

"Tek ikiniz mi olacaksınız?"

Ritsu'nun sözü üzerine Yuno yeniden
heyecanlandı, tanrım bu kız hiç sakin kalamaz mıydı? Bu kadar mutlu olacak ne vardı? Bunu nasıl başarıyordu? Birisinin sanki bunu denemesini bekliyordu.

"Ah evet Shouto da orada olacaktır! Baban ve kardeşin ile aynı işi yapmak mükemmel olmalı."

Akiho konuşmanın nasıl bu raddeye geldiğini anlamadı, kafa karışıklığı ile herkesin kafasında kurduklarını anlamaya çalışıyordu. Ayrıca amcasının kahraman adı onu halan güldürürdü, cidden bu kahraman isminde kararlı kalmıştı ve Shouto son zamanlarda en çok parlayan kahramanlar arasındaydı. Akiho sınıf arkadaşlarına cevap vermeliydi ama ne diyeceğinden emin değildi, belki de konuşmayarak sadece inandıklarının doğru olduğunu düşünmelerini sağlardı. Bu yalan sayılmazdı. Akiho aslında kimseye babasının Endeavor olduğunu da dememişti, soy adından dolayı ve Endeavor ile yaşadığından mantıken herkes bunu düşünüyordu. Akiho bunu hissetmişti ama bugüne kadar direkt ona bunu söyleyen olmamıştı. Sonuçta istediklerini düşünebilirlerdi. Ardından Akiho eşyalarını topladı ve UA'den ayrıldı.