0.4

96 7 0
                                    

"sen beni dinliyor musun ?"

Selin'in sorusuyla birden sıçradım.

"Ha?"

"Dinlemiyorsun"

"Özür dilerim dalmışım"

Selin ve Eceyle kantinde oturmuş kahve içip sohbet ediyorduk. Daha doğrusu onlar ediyordu.

"Ya kızım senin neyin var iyi misin bi kaç gündür dalgınsın"

Ece'nin sorusuyla beraber Selin de ona katılırcasına kafasını salladı. Kahvemdeki çubukla oynamayı kesip onlara döndüm.

"İyiyim ya, stresliyim sadece biraz. Haftasonu yarışma var biliyorsunuz"

Ece sandalyesinden kalkıp yanıma geldi. Yanaklarımı çekiştirmeye başladı.

"Yaa sen ona mı taktın kafanı" Dedi ve bebekle oynarmış gibi garip garip sesler çıkardı.

"Yoa eve tomam yopmo horkos boze bakoyo"

Yanaklarımdan ellerini çekip güldü

"Baksınlar ne olacakmış" gözlerimi devirip yanaklarımı okşadım.

"Bize her şeyi anlatabilirsin biliyorsun değil mi?" Dedi Selin

Gülümseyerek kafamı salladım. Yanıma gelip sarıldılar. Gözlerim dolmuştu.

"Ya siz salak mısınız ne bu sevgi gösterisi ağlatacak mısınız beni yeter"

"Sadece senin iyi olmanı istiyoruz" gülümseyip yanaklarından öptüm. O sırada zil çalmıştı. Soğuyan kahveleri çöpe attım dudağımı büzdüm.

"Özür dilerim" bir şeyleri israf etmeyi sevmezdim.

Merdivenlerden çıkarken aklıma birden bir fikir geldi.

"Kızlar?"

İkisi de bana dönüp ne diyeceğimi bekledi

"Gösteriye siz de gelir misiniz ne dersiniz? Yani tabii işiniz olmazsa falan ne bileyi-

"Geliriz tabii şapşal" deyip kolunun altına aldı Ece. Gülerek konuştum

"Ya Ece saçlarımı bozuyorsun, sanki yeterince kabarık değillermiş gibi" o da gıcıklığına daha çok oynadı. Gülerek sınıfa girdik ve işkencenin ruhumuza işlemesine izin verdik. Fizik.

Daha bir hafta geçmiş olmasına rağmen Ece ile baya yakın olmuştuk. Selinle zaten tanışıyorduk. Açıkçası mutluydum, yakın diyebileceğim arkadaşlarım olmamıştı bu zamana kadar. Selam verir arada sohbet ederdik sonrasında kendi arkadaş çevreleriyle takılmaya devam ederlerdi. Belki de iyi ki taşınmışız. Belki de burası çok daha farklı ve güzel olacaktı kim bilir? Zihnim bunlarla doluyken boş boş defterime bakıp zilin çalmasını bekliyordum. Sınıfın geri kalanının   da benden farksız olmadığını farkettim. Hoca da farketmiş olacak ki üç dört dakika kala bırakmıştı. Hoş çok bir şey farketmiyordu ama.

Eşyalarımı toplayıp çantama atarken Ece arkasına döndü.

"Pişt,çıkışta bize gelsenize film falan izleriz"

"Bilemedim ki" diye yanıtladım sorusunu. Selin atladı bu sefer

"Yaa hadi Defne oyunbozanlık yapma hem bak kafan dağılır keyfin yerine gelir" aslında haklılardı

yeni okulWhere stories live. Discover now