O bir Kurt.
Ateşli, Cesur ve Pençeli.
O bir Dişi.
Tutkulu, Küstah ve Gururlu.
O bir Yırtıcı.
Güçlü, Âşık ve Öfkeli.
*
Her zaman normal olduğunu sanan Lexi, hayallerine kavuşmak için Kanada'ya geldiğinde hayatının hiç de bildiği gibi olmadığını öğren...
*Eğer bölümler arasında kopukluk fark ederseniz bilin ki, sistemsel hata vardır. Hikayeyi kütüphaneden çıkartıp yeniden eklemeyi ve sayfayı güncellemeyi unutmayın. Sorun hala devam ederse lütfen bunu bildirin.
Oylamayı ve satır arası yorumlar bırakmayı unutmayınız. İyi okumalar <3
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sırtımı kalın gövdeli ağaca yaslarken elimi göğsüme bastırıp derin ve kesik nefesler aldım. Deminden beri karşımdaki yabancı adama çemkirmekten nefesimi kesmiş, yaşadığım korkuyu tam olarak üzerimden atamamıştım.
Adının Patch olduğunu söyleyen sürü üyemde benden bir metre uzaklıkta duran ağaca yaslandı. Elini, diz kapaklarından hafifçe rengi açılmış gri pantolonun cebine attı ve sigara paketini çakmağıyla birlikte çıkardı. Paketten aldığı sigara dalını dudaklarına götürüp yaktığında tek kaşını kaldırarak bana bakış attı ve paketi hafifçe içeri itti.
"İçer misin?"
"Kullanmıyorum."
Umursamaz bakış atıp omuz silktiğinde sigarasından derin bir nefes çekti içine. Bu hareket yanaklarının içeri göçmesine sebebiyet verirken, çenesi ön plana çıktı. Kafam istemsizce yan yattığında karşımdaki yabancıyı süzmekten geri kaçmadım.
Koyu kahverengi saçları sağ tarafa yatık neredeyse hafif spiky benzer modeli andırıyorken, sıkı yüz hatları orta kalınlıktaki kaşları ile sert bir görüntü veriyordu. Bir seksenlerinde boya sahipti. Kaslı kolları olsa da bedeni iri değil, zayıftan biraz daha hallice duruyor. Baklavalarının olduğunu bilmem için atletinin altını görmeme gerek yok fakat aşırı dikkat çeken bir görünüşe de sahip değil –ama aynı şeyleri suratı için dile getiremeyeceğim. –
Dolgunluğa sahip dudaklarının üstünden başlayan yeni çıkmaya başlamış bıyıkları kirli sakalı ile birleşmiş ve boğazından aşağıya iniyorken, çenesine mükemmellik katmıştı. Siyah çerçeveli gözlüğünün altındaki ela gözlerinin de can yakıcı bakışlara sahip olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.
Aşırı soluk neredeyse renginin tamamıyla attığını düşündüğüm ince bordo atleti, sallaş dursa da sıkı göğüs hattına sahip olduğu yine de belliydi. Eti son derece kaba ve tok duruyor. Sol kolu, omuzundan aşağıya bileğine kadar tamamıyla birbiri içine girmiş dövmeyle kaplıyken; sağ kolunda parça parça ve biraz daha anlaşılır desenler vardı.
"Bitti mi?"
Sesi, beni düşüncelerimden sıyırdığında boşluğuma geldi ve irkildim. Ona anlamsız bakışlar ile bakarken dudağının kenarı yukarı doğru zevkle kıvrıldı. "Beni süzmen diyorum," alaylı nefes bıraktı. "Bitti mi?"
