8: Şehadet

175 51 77
                                    

*Toprağa dökülen ilk kanla başladı, yeryüzünün iyilerin ve kötülerin savaşına şahitliği...

Benim Sevgililerim!

Hayat sadece bir şeref, onur ve kendine saygı yeridir. Ben ölmedim yaşıyorum ve sizinleyim. Bir bilseniz bu şehitlikten dolayı ne kadar sevinçli ve mutluyum...

Hepinizin teker teker ellerinden öpüyorum!

Yalvarırım benim için ağlamayın ve benim için matem tutmayın.

Sessizce sevinin. Sözlerime gülümseyin çünkü onlarda kahramanlık var, sevgili özgürlüğün ümitleri var. Şimdi ben kendi kanımla suladığım güneyin toprağına gömülüyorum.

Dilerdim ki ne kadar mutlu olduğumu bilesiniz. O zaman siyonist teröründen kurtulmak için özgürlük yolunda yürüyenleri desteklerdiniz.

Teröristler hiç bir zaman bizim gibi olamazlar. Onlar insanı arkadan vuran hainlerdir. Özgürlüğün, hayatını feda edip karşılaştığı zorluklara rağmen bildiği ve inandığı yolda yürüyecek kahramanlara ihtiyacı var...

Kahramanlık budur ve bu olmalıdır. Ben en yüce geleceğe, tarifi imkansız mutluluğa gidiyorum.

Benim için ve kahraman şehitliğim için ağlamayın.

Benim toprağın üzerine paramparça saçılan bedenim cennette yine tek parça olacak!

Canım anneciğim,

Etlerim kemiklerimden ayrılıp kanım güney toprağımın içine süzülürken ve ben siyonist düşmanları yok ederken ne kadar mutlu olacağımı bilmeni istiyorum.

Ben ölmedim! Bu sadece bir başlangıç...Bunu daha büyük bir ikincisi takip edecek, sonra üçüncü, sonra dördüncü ve sonra yüzlerce cesur ve cüretli operasyonlar da bulunacak.

Ben bu kahramanca ölümü haince bir ihanete, süpriz bir bombaya ya da bir ajanın kirli elleriyle öldürülmeye tercih ettim... Böylesi çok daha iyi ve onurlu değil mi?

Lütfen sorularıma cevap verin! Sizinle olmasam bile sizi duyabilirim. Duyacağım çünkü sesiniz ve parlak gülüşünüz kanımla suladığım toprağın her zerresini arıyacak ve ben sizin ileteceğiniz her sözü dinliyor olacağım.Evet işte benim esas isteğim bu...

Size söylemeden evi terk ettiğim için bana kızmayın.Ben evlenip birisi ile yaşamak için terk etmedim.. Cesur şerefli ve mutlu şehitlik mertebesiyle buluşmaya gitim.

Sizden son dileğim "Güneyin Gelini" olarak hatırlarda yaşamak...

(Sena Haydali'nin ailesine mektubu)

"Bizim vuslatımız hangi mevsime kaldı Sena?

İşte bir gerilla gibi devrildin hüzünlerimize...

Geçmesin diye günlerimiz,

Böyle bitkin, böyle ümitsiz, böyle çaresiz.

Bizim vuslatımız hangi mevsime kaldı Sena..."

Sen gidiyorsun Sena, alevler arasında kayboluyorsun...

Öyle bir gittin ki, adını yazdırdın tarihe, cesaret verdin Filistin'e...

Şimdi ne zaman mücahide denilse sen geliyorsun aklıma.

Bomba yüklü kamyonla dalmıştın siyonistlerin arasına. Ve o tebessümün ki bir şehidenin son sözleriydi.

Senin yaptığını kaç 'yiğit' yapar Sena?

Kaç erkek cesaret eder, siyonistleri kahretmek uğruna bedeninin parçalara ayrılmasına?

Kaç kız, kendini meta malzemesi olarak satan kadınlar yerine; seni rol model edinir kendine?

Kaç anne-baba gurur duyar, senin ki gibi?

Âhh Sena...

Neredesin?

Ben bugünde tekrarlıyorum kelamlarımı ve bugünde ağlıyorum...

Bugün seninle aynı yaştayım.
Bugün seninle aramda yüzyıllar var...


Sena der, susarım.

Bombalarını emanet etti bize.
İman kıyamından taviz vermemek bizim bombamızdır.
Ne olursa olsun Hakkı haykırmak, savunmak bizim bombamızdır.
Dualarımız bizim bombamızdır.
Allah u Akbar nidalarımız bizim bombamızdır.

Kalemimiz bizim bombamızdır.

Çiçekli cümleler yazacağım Aylan.
Çiçeklerle devrim yapanlara ithafen...

Kurşun değil, şiirler salacağım zalimin üstüne.
Ben nasıl savaşılır bilmem ki...

(Bu satırları yazmak için sabırsızlanıyordum)

Bombalarımıza sahip çıkalım.

-Nira

DEVİN | 🕊️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin