27. Bölüm

205 17 13
                                    


Yüzüme çarpan şeyle korkuyla uyandım.

"Ne bokum oluyo-"

"Uyan uyan uyan, hadi uyan!" En sonunda gözlerimi ovuşturup da karşımda elinde yastık tutan Niall'ı görünce gözlerimi devirdim.

"Niall... ne oldu?"

"Sabah olunca uyanman için önemli bir sebebe mi ihtiyacın var?"

"Ne alaka, niye sabahları uyanıyoruz mesela? Neden sabahları uyumuyoruz da geceleri yatıyoruz?" Suratını buruşturarak baktı bana.

"Boş yapıyorsun, yapma. Sabah yine beynin cillop gibi maaşallah."

"Maaşallah?" Dedim gülerek.

"Zayn öğretti." Dedi gururla. Kıkırdayarak yattığım yerden doğruldum. Yandaki Louis'nin yatağı boştu.

"Onlar çoktan aşağıya indiler."

"Onlar?" Dedim gözlerimi irice açarak.

"Merak etme Belle ile değil. Zayn ile indiler, gerçi her halde sevgilisiyle de orada buluşur. Aaa, unutmuşum senin de sevgilin vardı değil mi? Öptüğün çocuğun sevgilisinin -ki o kişi hoşlandığın kız- kardeşi. Doğru, bana bayağıdır bir şeyler anlatamadığın için geç yetişip hatırlıyorum."

"Niall... cidden önümüzdeki en az bir yıl bu konu yüzünden bana trip atacaksın değil mi?"

"Tabii, ne sandın?" Dedi iki kolunu göğsünün üzerinde çapraz bağlarken. "Cidden Harry..." dedi bir anda o da yatağa oturarak. "Ne yapmayı planlıyorsun?"

"Ne... ah, ben... Ben bilmiyorum." Gözlerimi kaldırıp ona baktım. "Gerçekten."

"Her defasında bu cevabı veriyorsun." Dedi düşünceli bir şekilde gözlerini yere çevirerek. "Harry," tekrardan göz göze gelene kadar duraksadı. "Sana bir şey soracağım ama dürüst cevap vereceksin, tamam mı?"

"Peki?" Dedim sorgulayarak. Kabul etmeliyim, bu biraz rahatsız etmişti, ne soracagini merak ediyorum.

"Acaba bir ihtimal... Belle'yi artık sevmiyor olabilir misin?" Ah...

Belle'yi hala seviyor muydum?

"Ben... evet, evet." Derin bir nefes aldım. "Seviyorum. Yoksa niye Louis ile bu kadar şey olayım?"

"Şey? Siz de bir garipsiniz. Bir kavga etseniz beş dakika sonra yakınlaşıyorsunuz ama ne zaman her şey yolunda olsa mutlaka bir sorun, pürüz çıkıyor." Dudaklarımı büzerek gözlerimi ondan kaçırdım. "Harry... soruyu sorduğumda en başta sorguladın."

"Ne?"

"Belle'yi hala sevip sevmediğini sorduğumda, duraksadın. Belki de onu artık sevmiyorsundur? Sadece bu kadar yıl peşindeyken Louis'nin bir anda onu çaldığı düşüncesi seni hırslandırdı?"

Bunu... daha önce düşünmüştüm ama...

Bilmiyorum, Niall'dan bunu duymak... farklı hissettirdiği kesin.

"Ne yani? Artık onu sevmediğimi mi düşünüyorsun?"

"Paranoya gibi bir şey sanki. Yani yanlış anlama ama sırf Belle ve Louis'ye karşı gıcıklığına Sophia ile çıkman hiçbir şey anlam ifade etmiyordu."

"Bunu zaten neden yaptığımı bilmiyorum bile..."

"Belle ve Louis'den intikam alacağını düşünüp düşüncesiz davrandın?"

"Bilmiyorum, belki onun gibi bir şey."

Derin bir nefes verdi. Beni çaresiz bir hastası gibi gördüğüne adım gibi eminim. Aynı durumda ben de olsam ben de öyle düşünürdüm gerçi.

Cԋɾιʂƚɱαʂ Gιϝƚ ☆ Larry StylinsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin