Krizler Sonrası Atılan Bölümün Adı

1.3K 147 46
                                    

Herkes demek yazar yb at:
Ama kimse dememek yazar nasıl:
Siz sormadan desin yazar: ULAN WATTY BİR BÖLÜM YAYIMLAYAMADIM SAYENDE SAOL AQ
NOT:Bölüm aslında daha uzun yazılcaktı ama bu sorunlardan ötürü uzun yazamıyorum. WATTY DÜZELSENE YA
******

Uykulu bakışlarımla karşımdakilere bakıyordum. Neden sabahın köründe ifade veriyom ben lan.

"Evet Melody Lily Potter. Olanları anlatmanızı istiyoruz. Ve delillerinizi göstermenizi."

Sihir bakanı mı ne ona göz devirdim ve elimi yanağıma yaslayarak olanları anlatmaya başladım.

"Her şeyi biliyordum. Ne olucağını kimin ne yapıcağını. İsmimi kimin oraya attığını- her şeyi kısaca. Bu-"

"Nerden biliyordunuz peki?"

Çok iyi soru. Ama kazık. Sevmedim.

"Efendim herkes adımın kimin o kupaya attığını merak ediyordu. Ben de araştırdım. Birazcık insanladı dinledim ve öğrendim."

"O kadar emindin. O zaman neden bizlere bir şey söylemedin?"

"O zaman kanıtım yoktu. Gelip size adımı çakma Moody attı deseydim bana inanmıycaktınız."

Ay çok mantıklıyım.

"Pekala devam et."

"Olanları öğrenince onların planını bozmadım. Engel olmam gerekti. Bundan ötürü tüm görevleri yaptım zorda olsa ve son göreve geldim. O kupayı ilk bulan ben olmalıydım. Çünki Barty'nin ona bir şeyler yaparken görmüştüm. Bundan ötürü hızlı davrandım ve kupayı buldum. Cedric ile aynı anda. Eğer o dokunsaydı oraya gittiğinde acımasızca öldürülebilirdi bundan ötürü ben aldım ve tahminim doğru çıktı. Kupa bir anahtardı."

Şaşkınca ve garip bir şekilde bana bakıyorlardı. Havalı olmak çok zor.

"Voldemort'un babasının mezarına gelmiştim. Bundan sonrasını anlatamasam da olur görüntülü kanıtım var. Biliyorum Hogwarts da güya muggle eşyaları çalışmaz ama bir büyü ile ne yazık ki bunu kırdım ve öyle kullanmaya başladım."

Cebimden telefonu çıkardım. Videoyu açıp onlara verdim.

"Buyrun izleyin."

Merakla telefona bakıyorlardı. Ben de yüz ifadelerine bakıyordum. Şaşkınlık, korku, endişe ve daha birçok duygu daha.

Video bitince telefonu kapayıp kenara koydum ve onlara baktım.

"Pekala Melody Lily Potter. Mahkemede tanık olarak çağrılma ihtimaliniz vardır. Şimdilik bu kadar, iyi günler."

Ayağa kalktım ve kapıya yol aldım. Tam çıkıcakken-

"Bu arada kendinize ve etrafınızdakilere dikkat edin. Malum sizi öldürmeyi istiyorlar."

"Dikkat edicem merak etmeyin."

Diyip dışarı çıktım. Draco da duvara yaslanmış bana bakıyordu.

"Nasıl geçti?"

Omuz silkip yürümeye başladım o da yanımda yürüyüordu. Benden çekicek bilin.

"Çok boş yapıyorlar telefonumu da aldılar zaten gıcıklar."

"Pekala."

Babasını demezsem içimde kalıcak. Ama üzülebilir. Ama demeliyim.

"Şey Draco sana bir şey demeliyim."

Ona çevirdim başımı. O da bana bakıyordu.

"Dinliyorum?"

"Şey şimdi ben ordayken hani babanda ordaydı ya."

Yüzü düştü bir an. Bok ettim işte.

"Ne olmuş ordaysa?"

"Ne mi olmuş? Draco seni kendi taraflarına çekicekler farkındaysan. Savaş olursa farklı taraflarda olucaz bir nevi."

"O tarafa geçiceğim ne malum?"

"Geçiricekler çünkü-"

Kehanetin var aq diyemedim. Diyicem durun.

"Çünkü?"

"Bir kehanet var. Ordaki kişinin sen olmandan şüphe ediyorlar."

"Ne-"

"Sözümü kesme. Bundan ötürü seni kendi taraflarına çekicekler ve ölüm yiyen yapıcaklar. Sonra bumm bir bakmışsın ikimiz duello ediyoruz burunsuz sayesinde."

Durup şaşkınca bana baktı. Anlamadı mı acaba? Açıklayamadım mı ki?

************

"Sen yangına körükle değil benzin arabasıyla gidiyorsun."

Can'dan azar yeme saati.

"Ya çocuğun bilme hakkı vardı."

Sinirle karşımda durdu. Sonra eğildi ben oturduğumdan.

"Melody anlasana burası kitaplardaki gibi değil artık. Her şey değişti."

"Ama konu aynı farkındaysan."

"Olabilir ama seneryo değişiyor artık içinde biz de varız."

Göz devirip çikolatalı pudingimden bir kaşık daha aldım.

"Ne zaman olgunlaşıcaksın."

Ağzımdaki kaşıkla ona baktım. Gülümsedim.

"Hiçbir zaman."

Eli ile yüzünü sıvazladı ve iç çekti. Kenarda duran ceketini aldı.

"Nisa'nın yanına gidiyorum ben. Bir tek o anlıyor beni cidden."

"Aaa laflara bak yengeme satıldım. Git canım git."

Biraz baktı bana. Sonra anlıma fiske atıp gitti. Acıyşa anlımı tuttum.

"Gıcık gıcık gıcık."

Sinirle puding paketini aldım ve ayağa kalktım. Hafif bir ıslık çaldım. Biraz bekleyince Gece hemen geldi. Paketteki bğr kaşıklık pudingi yiyip çöpe attım. Sonra eğilip Gece'yi kucağıma aldım.

"Bunlar beni anlamıyor. Napıcaz biz?"

Başını yana eğip tatlı tatlı baktı bana. Dayanmalıyım bu tipe.

Yazar: Aşırı kawai bunlar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yazar: Aşırı kawai bunlar.

Koltuğa oturdum ve Gece'nin başını okşamaya başladım. Gece uyku pozisyonuna çoktan geçmişti. Başını okşarken benim de gözlerim yavaştan kapanıyordu. Dayanamayıp bi rüya görüp geliyim dedim.

********

Garip Kız/ Harry Potter (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin