ö z e l b ö l ü m || 3

1.6K 128 7
                                    

"Ay sanırım ben çok heyecanlandım. Bayılacak gibi hissediyorum."

Kıkırdamış ve Ha Eun'un yanına gitmiştim. Aynadan kendini süzüyordu.

"Heyecanlanma diyemem ama sakin olmaya çalış. Birazdan sevdiğin adamla evleneceksin."

Gülümseyip başını salladığında bende aynı şekilde ona karşılık vermiştim. Bu sırada kapı tıklanıp açılmış Jimin içeriye girmişti.

Bize bakıp yaklaştığında Ha Eun'un güzelliğinden etkilendiği gözlerinden anlaşılıyordu. Onlara bakıp sessizce odadan çıkmış ve merdivenlere ilerlemiştim.

Tam bir adımımı atmıştım ki kolumdan tutulup çekilmem bir olmuştu. Kendimi Jungkook'un kolları arasında bulduğumda gülümsemeden edememiştim. Burası huzur doluydu.

"Harika olmuşsun."

"Hm..."

Evden normal kıyafetlerimle çıkmış burada Ha Eun ile birlikte hazırlanmıştık. Hem alışverişe de onlarla birlikte çıktığım için elbiseyi yeni görüyordu. Birçok kez görmek istediğini söylesede izin vermemiştim.

"Elbiseyi aldığımda karnımın büyüyeceğini hesaba katmamıştım. Biraz tuhaf durdu." Başını olumsuz anlamda sallamıştı.

"Emin ol her haliyle sana yakışır güzelim." Dudağına öpücük kondurmuş artık aşağı inmemiz gerektiğini söylemiştim. Birazdan gelin ve damatta gelirdi.

Beraber aşağı indiğimizde yerlerimizi almıştık. Bir süre sonra Jimin ve Ha Eun'da pistteki yerini aldığında kocaman gülümsemiştim. Jimin o gün haklıydı.

Ne zaman büyümüştük biz? Ne zaman evlenecek yaşa gelmiştikte çocuk bekliyordum?

Biz daha geçenlerde topumuz çatıya kaçtığında nasıl alacağımızı düşünen o çocuklar değil miydik?

Gözlerim dolduğunda Jimin memurun sorusuna 'evet' cevabını vermişti. Bir kez daha anlamıştım, biz büyümüştük.

Büyümüştük be küçük kahramanım.

Yayımlanma tarihi: 15.07.2020
Düzenlenme tarihi: 20.03.2022

Kantindeki Kahve || jjkWhere stories live. Discover now