y i r m i

2K 156 2
                                    

"Seni dinliyorum."

Yemekten sonra annemin Jungkook'la dışarı çıkma konusunda yaptığı ısrar sonucunda beraber sahile gelmiştik.

Annemin neden bu kadar ısrar ettiğini bilmiyordum ama Jungkook'un konuşmak istediği konuyla ilgili olduğu kesindi.

Sahile geldiğimizde bir süre hiç konuşmadan yürütmüştük ama daha fazla dayanamıyordum. Fazlasıyla merak ediyordum.

İçine çektiği havayı üflediğinde adımları durmuş ve önüme geçmişti. Denize döndüğünde benimde gözlerim o tarafa kaymıştı.

"Güzel değil mi?" Gülümsemiştim.

Köprüden vuran ışıklar denize yansıyordu. Sanki suyun üzerindeymiş gibilerdi.

"Evet. Burası her zaman güzel olmuştur."

"Tıpkı senin gibi."

Bakışlarım onu bulduğunda yutkunma ihtiyacı duymuştum. Gülümseyerek bana döndüğünde yeniden ellerimi tutmuştu.

"Seni tanıdığımda böyle olacağını hiç düşünmemiştim. Bir anda sana çekilirken buldum kendimi."

Kalbim yine üç buçuk atıyordu.

"Bunu bana nasıl yaptığın hakkında hiçbir fikrim yok Soo. Nasıl yaptın?"

"Ben bir şey yapmadım." Dudağının kenarı gerilirken anlını anlıma yaslamıştı.

Bu anın bitmesini hiç mi hiç istemiyordum. Zaman durmalıydı. Tam şu anda durması için her şeyimi verirdim.

"Aşık oldum Min Soo. Senin döktüğün kahveye aşık oldum." Gözlerim kapanırken nefesimi tutmuştum.

Dudaklarıma vuran nefesiyle kollarımı beline sardığımda yaklaşmaya devam ediyordu.

"Sana aşık oldum." Dudaklarını benimkilere bastırmadan sadece birkaç saniye önce alabildiğim kadar hava çekmiştim içime.

Dudaklarını oynattığında kollarımı sıkılaştırmış ve ona uyum sağlamıştım.

Kesinlikle aşıktı. Kesinlikle aşıktım.



Yayımlanma tarihi: 10.07.2020
Düzenlenme tarihi: 20.03.2022

Kantindeki Kahve || jjkحيث تعيش القصص. اكتشف الآن