B - Bir

146K 2.6K 788
                                    


Herkese yeniden , yeni hayatlardan merhaba.

Okumaya başlamadan önce giriş yapmak istedim. Bir önce ki ' Vurgun' isimli hikayemde göstermiş olduğunuz ilgiden dolayı tekrar tekrar teşekkür ediyorum. Eminim ki bu hikayeyi de birlikte ilerleterek birlikte seveceğiz.

Daha fazla ne söylenir bilemiyorum bölüm hakkındaki düşüncelerinizi merak ediyor olacağım.

Son olarak söylemem gereken bir şey için iki saniyenizi alacağım.

Hikayeye başlarken kendi düşünce tarzınızı kendi hayatınıza saklamanızı rica ediyorum. Hikayemde geçen herhangi bir konuda ' buna karışmaya hakkı yok , bunu söyleyemez vb gibi yorumlarda bulunmayınız çünkü bu hakkı karakterime ben veriyorum. Çünkü ben uyduruyorum ve karakterlerin "uydurma(!)" olduğunu unutmayalım. Gerçek hayatla bu sanal platformu karıştırmadan ilkelerinizi kendi hayatınıza giren erkeğe saklayın. Bu okuduğunuz hikaye tamamen uydurma olup gerçekleri yansıtmıyor. Teşekkürler...

'

Sıkıldığını yüzüne yansıtmamaya çalışan genç kız yaklaşık iki saattir koruduğu tebessümü ile bakışlarını kuzenine çevirdi. Kuzeni Elis de ondan farklı değildi fakat o hissettiklerini yansıtmakta çekinmeyerek sessizce oflamıştı.

Genç kız gülecekken yanak içlerini ısırıp kendini sıktı. Aksi halde annesinden fena bakışlar yiyebilirdi.

Beş çayına davet edilmiş kadın topluluğu sıcak bir sohbet etmek yerine hep birbirlerine pohpohluyor yada servetlerinden söz ediyorlardı. Ah bir de paraya para demeyen kocalarının aldıkları hediyelerden.

Loya içine doğdu bu hayattan öylesine sıkılmıştı ki hiçbir kısmından haz almıyordu. Ancak bunu hiç dile getirmemişti. Dışarıdan adeta tamamen uyumlu bir genç hanım olarak görünüyordu. Halbuki içini saran hüzünden kimsenin haberi yoktu.

Bunu yapmak zorundaydı. Soyunun kusursuz ilerlemesi gereken ailesi için yapmalıydı. Hatasız bir genç kız olarak yetişmeli annesinin izinden gitmeliydi.

Gidebilecek miydi orası meçhul.

-"Loya dersin kaçtaydı ? Geç kalmanı istemem."

Genç kızın dik tuttuğunu başını annesinden yana çevirdi. Narin Hanzade. Annesi her şeyin kusursuz işlemesi gerektiğine inanan kendi inançları doğrultusunda ilerleyen güçlü bir kadındı. Hem asil ailesi hem de asil bir eşi vardı. Kızının da kendisi gibi olmasını dileyerek yetiştiriyordu.

-"Bir saat sonra. İzninizle kalkmalıyım aksi halde geç kalacağım." Bakışlarıyla annesinden izin alan kız usulca krem renkli koltuktan kalktı.

-"Tekrar görüşürüz tatlım." demişti ismini hatırlamadığı bir kadın.

Loya bedenen oradayken ruhen hep farklı bir diyarlardaydı.

-"Görüşmek üzere size iyi günler." Hafifçe başını eğerek salon çıkışına adımlarını attı.

-"Yenge bende Loya ile çıkıyorum. Girmem gereken bir sınavım var." Elis bulduğu bahanenin sevinciyle bu nefes boğan ortamdan kurtulacaktı.

Yengesinin katı tavrı sebebiyle buraya mahkumdu. Yoksa o çoktan arkadaşlarıyla bir kafede sohbet ediyor olurdu. Ancak yengesi iki genç kızın evde bulunması gerektiğini dile getirerek konuya nokta koymuştu.

-"Dik durmaktan belim kopacaktı." dedi Elis gözlerini geri açarak.

Yaşadıkları kocaman bu şato vari evlerinin kule içinden geçen merdivenlerini tırmanıyorlardı. Hanzade soyunun yüzyıllardır gelip geçtiği bu evin tarihi baya bir eskiye dayanıyordu. Eşsiz mimari ile tasarlanmış evleri üç katlı aynı zamanda upuzun bir binaydı. Uzun binanın ortasında yer alan yüksek kulenin içi onlar için can sıkıcıydı. Merdivenler dar ve boğucuydu. Elis her çıkışında söylenerek çıkıyordu. Loya ise içinden söyleniyordu.

BERCESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin