the end.

3.5K 214 240
                                    

bölüm şarkısı:sezen aksu - bir çocuk sevdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

bölüm şarkısı:
sezen aksu - bir çocuk sevdim

"Gerçekten geleceğine emin misin Taehyung?"

Alfa çadırın içinde gezinip hazırlanmaya çalışan omegaya doğru konuşmuştu. Ama aldığı tek cevap, esmer olanın acele etmeye çalıştığı için sık sık alıp verdiği nefeslerin gürültüsü oldu.

"Ne?" Taehyung çabucak hazırlanmak ve alfayı bekletmek istemediği için kendisine doğru konuşan alfanın çok sonra farkında olmuştu.

Hızlıca gözlerinin önüne gelen saç tutamını kulağının arkasını iliştirip, bir yandan çadırın çıkışına doğru ilerlerken diğer yandan büyük olana cevap veriyordu.

"Tabii ki de geleceğim. Sen orada birkaç saat boyunca tek başına gezinirken nasıl çadırda bekleyebilirim?"

Sonlara doğru ses tonu keskinleşirken itiraz kabul etmediğini göstermek istiyordu alfasına.

"Tanrım, Taehyung! Sadece kurulan pazar yerine gidip istediğin şeyleri alıp dönecektim."

Seokjin yanında yavaşça yürümeye gayret gösteren omegasına ayak uydurup, patika yoluna doğru yürümeye başlamıştı. Ona laf anlatmak kesinlikle imkansızdı. Bunu bildiği halde sürekli çabalaması ise içler acısıydı.

"Orada çok fazla omega oluyor, seni oraya asla yalnız göndermeyeceğimi biliyorsun. Şimdiye kadar hep beraber gidiyorduk zaten."

Taehyung iyice yakınına yanaştığı alfaya doğru kısa bir bakış atarken neden sorguya çekildiğini anlamıyordu. Yanındaki alfanın gürültülü bir şekilde nefes alıp verdiğini duyduğu halde ona bakmamak için direndi. Sinirli olunca veya sinirlenmeye başlayınca ondan korkuyordu. Bambaşka birisi oluyordu sinirlenince Seokjin.

"Ağrın olduğu için ben hemen gidip gelecektim. Hem orada çok fazla omega olup olmamasının beni ilgilendirmediğini en iyi senin biliyor olman gerekmiyor mu?"

Tamam, kesinlikle iyi konuşuyordu. Sesi tatlıydı ve onu alt etmeyi başarıyordu. Ama Taehyung da onu kurtların arasına atamayacak kadar kıskanç biriydi. Ağrılarına katlanabilirdi, ama diğer omegaların eşine yapacağı baskıları düşünerek çadırda bir başına bekleyemezdi. Bunu kesinlikle yapamazdı.

"Kendi alfamı elbette tanıyorum ama omegaları tanımıyorum değil mi?"

Seokjin belki daha fazla üstleyebilir, zorlu bir gebelikte bu kadar yolu yürüyerek kendisine ekstradan eziyet ettiği için kızabilirdi. Ama omeganın cümlesinde kullandığı aidiyet hissi onu susturmaya yetmişti.

Esmer olanı tanıyordu, onunla daha öncesinde birçok kez pazar yerine gitmiş veya sürüdeki toplu etkinliklere katılmıştı. Bu anlarda nasıl davrandığını görmemek için kör olması lazımdı.

is there somewhere. ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin