Suçlu Kim?

Ölmelisin

Boğazımdaki bıçak oldukça tehditkar ve korkusuz dururken korkuyla Emir'e baktım.

"Selim bırak onu." diyen Emir ile Selim Bostan "Buradan onunla birlikte çıkıp gideceğim." dedi.

"Bir rehin istiyorsan onun yerine beni al." dedi Emir. 

"Benimle rehin olarak ya Çisem gelir ya da ölür." diyen Selim Bostan ile "Sorun değil, giderim." dedim.

"Seni ilk fırsatta öldüreceğimi biliyorsun değil mi?" diye sordu Selim Bostan. Bunu biliyordum ama görev başındayken ölmek beni mutlu ederdi.

"Ben bu mesleği tehlikelerini bile bile seçtim. Senin gibi aşağılık kompleksi köpeklerde korkmuyorum!" dedim.

"Peki ya böyle yapsam?" diye sordu ve bıçağı boğazıma daha da bastırdı. Bıçaktan kaçmak için gerilerken sırtım göğsüne çaptı. Aynı zamanda alttan bastırması ile gözlerim doldu.

Öfkeyle "Seni aşağılık herif!" diye bağıran Emir ile Selim Bostan kahkaha attı.

Başka bir polis memuru "Ne istiyorsun?" diye sordu.

"Buradan gidebilmek için bir araba ve bu fıstık." dedi Selim Bostan ve saçımı kokladı. Bu davranışı midemi bulandırırken gözlerimi sıkıca kapatıp açtım.

Emir bana özür dilermiş gibi bakarken Seli Bostan pencereden dışarı baktı ve "Demek haberciler geldi. Arabayı dışarıda bekleyeceğim." dedi.

Herkese büyük dikkat ederek apartmandan çıktık. Korkumu belli etmemek için son derece uğraşıyordum.

Gazeteciler anında fotoğraflarımızı çekmeye başlarken bazı polis memurları onları engellemeye çalışıyor, bazıları bizi izliyordu.

Flaşlar yüzümde patlarken gözümü istemsizce kapatıyordum. Gazetelerde ve TV haberlerde çıkacağımı hiç düşünmezdim.

Kaldırımın kenarında gelecek olan arabayı beklerken bizden alakasız bir araç hızla yolda gidiyordu.

Aklıma gelen fikir ile derin bir nefes aldım. "Beni öldüreceğini söylemiştin ya. Beni öldürmek istiyorsan sende ölmelisin." dedim ve Selim Bostan'ı da çekerek yola atladım.

Hızla gelen araca yakın tarafta Selim Bostan varken ne olduğunu anlamayan şoför son süratle gittiği araç ile bize çarptı.

Selim Bostan ile apayrı iki tarafa dağılırken kafamı soğuk betona çarptım. Gözlerimi kapatmamak için kendimle mücadele ederken herkesin benim ve Selim Bostan'ın yanına geldiğini görebiliyordum.

Emir hızla yanıma eğilirken bir elini kafamın altına koydu, bir diğer eliyle de elimi tuttu.

Öleceğimi hissederken gülümseyerek "Seni çok seviyorum Dedektif." dedim. Gözlerim kapanırken Emir'in "Bende seni seviyorum, bende seni" dediğini duydum.