Heartless | Jikook

sixteen

Jungkook dışarıda oturuyordu birkaç saattir. Jimin ile mesajlaşırken Jimin'in dedikleri ona çok fazla dokunmuştu.

Jungkook ağlıyordu.

Uzun süredir ağlamamıştı. Şu anda oturmuş, sevmediği bir insanın iki çift lafına ağlamaya başlamıştı.

Düşünmek istemiyordu. Kafasında sadece Jimin'i öpmek vardı. Neden öpmek onu da bilmiyordu.

Jimin'e sözleri için teşekkür etmek istemişti ama bu teşekkürü neden öperek yapmak istemişti? İşte bunu bilmiyordu.

Oturduğu banktan bir hışımla kalkıp merdivenleri hızla çıkmıştı. Hâlâ gözlerinden birkaç damla süzüldüğü oluyordu ara ara, yüzü ise dümdüzdü.

Yukarı çıktığında Jimin gerçekten kapıyı açmış, kapının arasından merdivenlere doğru bakıyordu. Jungkook'u gördüğüne şaşırmışa benziyordu.

Jungkook düşüncelerini umursamadan Jimin'in evine girmiş, ardından kapıyı sertçe kapatmıştı. Jimin birkaç adım gerilemişti önce. Sonra Jungkook'un gözlerinden süzülen damlaları görünce şaşkınlıkla geri yaklaşmıştı Jungkook'a.

"N-niye ağlıyorsun?"

Jimin'in hemen gözleri dolmuştu. Dayanamamıştı. Jungkook'u ilk defa böyle görüyordu. Ve buna kalbi çok fazla sızlamıştı.

Jungkook Jimin'in dolan gözlerini fark ettiğinde daha fazla ağlamamak için dudaklarını dişledi. Koştuğu için hızla inip kalkıyordu göğsü. Bir çırpıda Jimin'i kendine çekip dudaklarını bastırdı Jimin'in dudaklarına.

Jungkook hareket etmiyordu. Öylece duruyordu ikisi de. Birinin, koşmasının beraberinde gelen hızlı atakları sonucunda hızlanan nefes sesleri yankılanıyordu boş koridorda, diğerininse yerinden çıkacak gibi atan kalbinin sesi. Bütün bedeninde atan kalbini hissediyor, yüzündeki ellerin soğukluğuyla titriyordu Jimin.

Jimin'in dudaklarını yavaşça emdiğinde kaşlarını çatmıştı Jungkook. Nasıl bu kadar yumuşak olabilirdi?

Jungkook birkaç küçük hareketten sonra hızla geri çekmişti dudaklarını. Korkmuştu. Neden yaptığını bilmediği bu şey, kalbinde çiçekler açtırmıştı. İlk defa kalbi bu kadar hızlı atmış, ilk defa korkmadan öpmüştü birini. Bu korkusuzluğuydu onu korkutan.

Jungkook'a çok yabancıydı bunlar. Tek kelime bile etmeden geldiği hızla orayı terk etti.

*