☆15. Bölüm☆

4.4K 243 135
                                    


Kimseye, sana ihanet etmesine izin verecek kadar güvenme.

-Charles Bukowski

~~~~~~~
Arkadaşlar vote ve yorumlar çok az. Sizden istediğim vote atmanız ve yorum yapmanız size güveniyorum.
~~~~~~

5 GÜN SONRA

DOĞA KORKMAZ

Herkese selam. Doğru gördünüz artık bir Korkmaz'ım. Bu bir kaç gün içinde Ertanı ortadan kaldırmıştık. Ama ne kaldırma Azranın bu işe karışmamasını istiyorduk ama depoya kadar bizi takip etmiş "Bensiz asla olmaz" bir yumruk da o geçirmişti suratına. Kimin kardeşi işte. Herneyse türlü işkencelerle hayatımızdan çıkarmıştık. Çoğunlukta ailemin evinde kalıyordum. Arada kendi evimde. İki gün sonra miniğimin doğum günüydü. Olaylardan dolayı mezuniyet hediyesini verememiştim. Doğum günün hediyesi ile beraber verecektim.

Şimdi ise biraz rahatlamak istediğim dağ evime gidiyordum. Gerçekten bunalmıştım. Kendi kendime şarkı mırıldanırken ileride farları yanan durmuş bir araba gördüm. Yavaşladım ve arkasında durdum. Elime torpidodaki silahımı aldım. Ve arabadan indim. Temkinli adımlarla arabaya doğru yaklaştım. Arka camlar kırıktı, tabi diğer camları da kırıktı ve ön sürücü taraf kapısı açıktı. İçeride biri vardı ama hareket etmiyordu. Silahı belime koyup adamın nabzına baktım vardı ama yavaştı. Arabadan zor bela çıkarttım ve arabaya yaslı bir şekilde oturttum. Yarası karnındaydı ve kurşun yarasına benziyordu. Ve iyi kan kaybetmiş gibi duruyor.

-Hey beni duyuyor musun?

Gözlerini yarım yamalak açtı.

-K-kimsin sen?

-Sana yardım edecek kişi. Dayan hastaneye gideceğiz.

Bir an kalkmaya çalıştı. İnlemeyle geri yattı.

-H-hastane olmaz.

-Pardon da neden olmaz.

-O-olmaz dediysem olmaz.

Off iyi ki kafa dinleyeyim dedim. Herneyse canım sıkılıyordu zaten.

-Tamam sakin, hastaneye gitmiyoruz.

Birden kucağıma düşünce dondum kaldım. Hadi ama ben seni nasıl taşıyacam, ayı gibi herifsin.

Bizimkilerden birini arasam buraya gelene kadar kan kaybından ölebilirdi.

Ya Hak! diyerek bir kolunu omzuma attım ben diğer elimi beline attım zorda olsa ayağa kaldırdım. Yarı baygın durumdaydı. Arabama binbir türlü zorlukla getirip ön koltuğa oturttum.

Telefonunu alıp Serhat'a konumumu attım. Sonra da aradım.

-Alo Serhat

-Efendim patron

-Attığım konuma iki adamını al gel. Araba var burda onu alın ve direk benim evdeki garaja getirin.

-Sıkıntı mı var patron.

-Şu anlık yok gibi bakıcaz duruma. Hadi çabuk.

-Peki patron.

Telefonu kapatıp arabayı çalıştırdım aradan geçen yarım saatte eve varmıştım. Evin önünde durup kapıda duran korumalara seslendim.

-Buyrun Doğa hanım.

Arabanın diğer tarafına geçince kapıyı açtım

-Yardım edin de eve taşıyalım.

Korumalar adını hala bilmediğim kişiyi arabadan çıkartıp dikkatlice arkamdan getirirken bende hızla kapıyı açtım. Allahtan alt katta misafir odaları vardı. Bu halde üst kata çıkaramazdık.

KIZIL MAFYA ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin