Göktuğ

G♣60 PART-2

60.Bölüm Part 2

"Hoşgeldiniz çocuklar."

Göktuğ ile birlikte içeri girdiğimizde Burak amca da kapıyı kapatıp arkamızdan geldi.Mutfaktan çıkan Filiz anne gelip ikimize de sarıldıktan sonra bizi hemen masaya aldı.

"Acıkmışsınızdır.Hemen başlayın siz."

Göktuğ, Burak amca ve Melek çoktan çorbalarını içmeye başlamışlardı.Azıcık kibar olup Filiz anneyi de bekleseniz ne olur sanki?

"Aşkım neden başlamıyorsun?"

"Filiz annemi bekliyorum."

"Bakıyorum da hemen alıştın bu anne işine." dedi Göktuğ en içten gülümsemesiyle.Bu çocuğa zaten aşıktım ve gelmeden önce kafede yaptığı jestle daha çok aşık olmuştum.Bileğimde ki bilekliğe baktım.Ne olursa olsun bu bileklik açılmayacaktı.O lanet anahtarda umrumda değil.

"Canım gelinim benim.Sen de olmasan beni kim düşünecek bilmiyorum."

Filiz annenin 'gelinim' demesi garibime gitse de bir yandan normaldi.Ne de olsa müstakbel gelini sayılırdım değil mi?

"Tuğçe'cim seninle bir şey konuşacaktık."

"Tabii."

Şaşkınlığımı ister istemez belli etmiştim.Benle ne konuşacaklardı ki?

"Biz Burak babanla birlikte yurt dışına gideceğiz.İşlerden dolayı.1 buçuk 2 haftalık bir süre.Melek'ide götürmek istiyoruz ama onun uçak fobisi olduğu için bir türlü ikna edemedik.Annenle daha konuşamadım ama Melek bu süre içerisinde annengilde kalsa olur mu diyecektim canım."

"Olur tabii.Neden olmasın." diye atladım hemen.

"Gökhan'la beraber oynarlar.Sıkılmaz orada." dedim gülümseyerek.

"Olmaz!"

Göktuğ'a 'mal mısın?' bakışımı attım.Ne demeye atladı bu şimdi?

"Niye olmaz oğlum?"

"Kardeşimi Gökhan'la aynı evde bırakmam.O bir erkek."

"Çok affedersiniz anne ve baba ama OHA diyorum Göktuğ.İyice saçmalamaya başladığının farkında mısın? Küçücük çocuk onlar.Kıskanmanı gerektirecek bir durum yok.Ayrıca benim kardeşim sen gibi sapık değil! Aklı böyle şeylere ermez onun daha."

"Allah Allah! Bizim çok güzel eriyordu ama.Yeni nesil bu kızım.Ben anlamam Melek Gökhan'la aynı evde kalamaz."

"Abi ya? Niye izin vermiyorsun?" diye mızmızlanan Melek'e baktım.Bu kızda az fena değil ha.Buldu kardeşim gibi yakışıklı çocuğu tabii.Kız işini biliyor.

"Sen sus Melek!"

"Oğlum abartıyorsun.Onlar küçücük çocuk."

"Ben anlamam küçük falan.Benim Tuğçe ile olan ilişkimde Tuğçe gelip bizde iki hafta kaldığı zaman olmuştu."

"Tartışma bitsin artık! Melek o eve gidecek Göktuğ.Konu kapanmıştır.Afiyet olsun."

Göktuğ homurdanarak yemeğine geri döndü.Burak amca haklıydı.Göktuğ'un bu kıskançlıkları beni öldürüyordu.Melek büyüyüp genç kız olduğunda ne yapacak çok merak ediyorum doğrusu.

ALP'İN AĞZINDAN:

"Baran mı?"

"Evet.Maalesef."

"Niye bu kaadar büyütüyoruz ki? Zaten Baran gitmeden önce Göktuğ ve Tuğçe'den özür dileyip gitmişti.Sorun olacağını sanmıyorum."

"Onunla nasıl aynı üniversitede oluruz aklım almıyor!"