Daha fazla ısrar etmemiş odadan çıkıp gitmişti. Hepsi kafeterya da otururken ben yanından ayrılmak istemiyordum. Bir nevi benim yüzümden bu hale gelmiş olma ihtimali yok muydu? Büyük bir etki olarak ben yok muydum? Ben ve aptal aklım. Derin bir nefes alıp verdiğim de kapı tekrar açılmıştı.
-Taehyung gelmek istemediğimi söylemiştim daha n- Jennie? (Jungkook)
-Ah Jungkook benim. Biliyorum gelmeyeceğini fakat bunu yemelisin.(Jennie)
Elinde uzattığı çorba ile başımı iki yana sallasam da Jennie'nin bakışları karşısında daha fazla itiraz etmeyip çorbayı almıştım.
-Jungkook...sormayacağım dedim ama daha fazla dayanamayacağım. (Jennie)
-Ne oldu? (Jungkook)
-Lisa ile aranızda bir şey mi vardı? Yani yanlış anlama fakat ikinizin bu denli yakın olduğunu bilmiyordum. (Jennie)
-Yoktu. Aslında Jennie size anlatacağım şeyler var. (Jungkook)
-O zaman bizimkilerin yanına inelim. (Jennie)
-Ama- Ya da geliyorum fakat çok fazla durmam. (Jungkook)
Onaylayıp önden çıktığında Lisa'nın elini son kez öpüp bende çıktım.
Hastane koridorunda yürürken her bir köşede çaresiz aile fertleri vardı. Kimisi umutsuzca beklerken kimisinin içinde her zaman bir umut ışığı ile bekliyordu. Peki biz hangisiydik? Lisa için hangisini bekliyorduk? Tabi ki de ikinci seçenekti bunun cevabı. O kesinlikle uyanacak ve bizi...beni bırakıp gitmeyecekti. Düşüncelere dalmışken kafeteryanın önüne gelmiştim.
Yavaş adımlarla bizimkilerin masasına oturduğum da tüm gözler bana dönmüş diyeceklerimi bekliyordu.
-Çocuklar. (Jungkook)
-Evet Jungkook dinliyoruz. (Jennie)
-Ben...ben nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Fakat eksik olan tüm anılarımı hatırladım...o gece o evde yaşanan her şeyi hatırlıyorum. (Jungkook)
-Sen ciddi misin?! (Jimin)
-Hemen anlat. (Taehyung)
-Lalisa ile o eve girmeden size mesaj attım zaten burayı biliyoruz. Buradan sonrası ise Lalisa ile benim aramda. Evin içine girdiğimiz de her zamankinden farklı bir enerji hissetmiştik. Önceki gelişlerimizin aksine bu sefer çok daha değişikti. Lalisaya gitmemizin iyi olacağını söylesem de kalmamız için ısrar ettiğinde kabul etmiştim. Üst kata çıktığımız zaman Lisa'nın sürekli bir görüp bir görmediği o kapı o zamanlar orada sabit ve duruyordu. Lalisa oraya girmemiz gerektiğini en azından bir ipucu bulmamız umudu olduğunu söyleyerek beni ikna etmişti. Fakat öncesinde Lalisa ile bulduğumuz yonca şeklinde yeşil bir taş vardı. Bu aradığımız son taş ve ben yerini biliyorum. (Jungkook)
-Nerede? (Jimin)
-Lalisa ile birlikte bir yere saklamıştık. Salonda pencerenin olduğu yerde bir tahta çıkıklığı vardı. Tahtayı kaldırıp boşluğa kutuyu koyduktan sonra tahtayı tekrar üzerine kapatmıştık. Önüne perde geldiği için pek fazla görünür bir yerde değildi. Bu taşı sakladıktan sonra birlikte üst kata çıktık ve o kapının önüne geldik. Bana bakıp hazır mısın dediğin de hazırım desem de aslında hazır değildim. Elimi tutarak kapı kolunu indirdiğinde bir güç beni geri itmiş ve Lalisayı odaya tek başına alıp kapıyı kapatmıştı. Kapıya defalarca tekme atmama rağmen açılmamıştı ve ardından koca bir ışık patlaması ile kendimi yerde bulmuştum. Sonrasında ise hafızamı kaybetmiş bir halde sizin yanınızdaydım. (Jungkook)
-Lalisaya ne oldu? (Rose)
O gün Yoona'nın dedikleri canlandı kafamda.
'-Lalisaya ne oldu? (Jungkook)
-Seni arkadaşların almaya geldiklerin de Jungkook Lalisa hala bu kapının ardındaydı. Fakat Min Ji onu tutsak ettiği için içeriden çıkamıyordu. Min Ji ona delirtme derecesine gelene kadar korku dolu anlar yaşattı. Açıkçası bir korku filminden farkı yoktu o an içinde olduğu durumun. Son sözleri ise "Jungkook yardım et." olduğunda Min Ji koca bir kahkaha patlattı. Ardından onu çok fazla eğlendirdiğiniz için lanetine yeni bir değişiklik ekleyerek üzerinize büyü yaptı. (Yoona)
-Ne büyüsü? (Jungkook)
-Lalisa ve sen o gece yaşadığınız tüm anlarla beraber birlikte olduğunuz hiçbir anıyı hatırlamayacak fakat bir gün yine bu lanetin içinde karşılaşacaktınız. Senin cezan Lalisasız bir hayatken onun cezası ise senin varlığını dahi hatırlamaması olacaktı. (Yoona) '
Her bir cümlesini söyledikten sonra susup beklemiştim.
-Lalisa'nın çektiği acılar...Tanrım çok üzüldüm. (Jisoo)
-Fakat tekrar karşılaşmadın Lalisa ile bu demek oluyor ki büyü hala devam ediyor. (Taehyung)
-Hayır...karşılaştık ve büyü tamamıyla bozuldu. (Jungkook)
-Nasıl yani? (Jennie)
-Şöyle ki...Lalisayı buldum. (Jungkook)
-Ne zaman buldun olum? Nerede şuan? (Jimin)
-Bize niye söylemedin? (Taehyung)
-Çünkü bende yeni öğrendim...bunları Yoona anlattı Lisa'nın sese cevap verdiğini de ondan öğrendim o yüzden telaşlı Bir şekilde gelmiştim. (Jungkook)
-Tahmin ettiğim şey mi? (Namjoon)
-Çocuklar...Lalisa aslında...Lisa. (Jungkook)
-NE?! (Yoongi)
-Şaka sırası değil Jungkook. (Jisoo)
-Lisa ile hep beraberdik böyle bir şey olsa bize söylerdi. (Jennie)
-Söylememe sebebi beni hiçbir zaman hatırlamaması Jennie. Bu büyüyü yaptıktan sonra Lisa gözlerini evde açtı ve babasının işi erken bittiğinden geri eski şehrine döndü. Benimle ve o evle alakalı tüm anıları silindi. Bana yapılan ceza ise onu hiçbir zaman unutmamamdı. (Jungkook)
-Fakat Lalisa'nın yüzü-
-O işe gelirsek Taehyung. Min Ji nin bu büyüsünde eğlenmek için yaptığından dolayı yüzünü bizim hafızamızda değiştirmiş. Her şeyi aynı fakat yüzü başka olmasının sebebi buydu. Bu yüzden Lisa'yı gördüğümüz de tanıyamadık. (Jungkook)
-Tanrım! Yani bizim Lisa sizin Lalisa mı? (Hoseok)
-Tam olarak öyle...ve ben onu yeni bulmuşken bir kez daha kaybedemem. (Jungkook)
-Huyları...davranışları hatta alışkanlıkları bile aynı olmasının sebebi buydu yani. (Jimin)
-Hatırlıyorsanız bana sürekli onu hatırlattığını söylemiştim. (Jungkook)
-İnanamıyorum.(Jisoo)
-Ayrıca Jisoo Lisa orada bizimle ilgili bir şey hatırlamadığı için size anlattığı her şey teker teker sizden de silindi. Bu yüzden hepimizle eğlenen bu laneti artık bitirmek istiyorum. (Jungkook)
-Lalisa...aslında gözümüzün önündeydi...inanamıyorum. (Jimin)
-Ben şaşırma evresini atlattım size iyi şanslar ben Lisa'nın yanına çıkıyorum. (Jungkook)
-Bizde geliyoruz. (Jennie)
Onayladığım da hep beraber kafeteryadan çıkmış Lisa'nın odasına doğru ilerliyorduk. İçeri koştura koştura çıkıp giren doktor ve hemşireleri görünce koşarak yanlarına gittim.
-Neler oluyor? (Jungkook)
-DOKTOR BEY ACİLEN GELMENİZ GEREKİYOR! (Hemşire)
-Sana ne oluyor dedim!? (Jungkook)
-Lisa Hanımın yalnızca intihar ettiğine emin misiniz? (Doktor)
-Evet neden? (Jungkook)
-Şuan da ne olduğunu bilmiyoruz. Fakat bir iç kanaması var ve kalbi oldukça güçsüz durumda. Her an her duruma hazırlıklı olmalısınız Jungkook Bey. (Doktor)
-HASTANIN KALBİ! DOKTOR BEY ACİLEN GELMELİSİNİZ! (Hemşire)
Doktor koşarak odaya girdiğinde içimde bir şeylerin koptuğunu o an daha çok hissetmiştim...
YOU ARE READING
Cursed Loop
FanfictionHer zaman ki gibi normal bir gündeyken neden bir anda lanetin içinde bulunmayasın ki? ~27/06/2019~
