Susup kafamı etrafa bakmak için kaldırdığım da gördüğüm manzara ile ağzım bir karış açık kalmıştı. Bu...bu saçmalıktı. Etrafımda daha doğrusu her yerde bana bakan tonlarca ölü ruh vardı. Hava hala daha kapalı hatta gökyüzünün içinden kızıl lavlara benzeyen çizgiler geçiyordu. Siyah, gri ve alev rengi birleşimi bir hava varken oldukça soğuktu. Bir sürü ruh ile göz göze gelirken soğuklukları ile tenime üşüme hakim olmuştu. Onlar ile aynı yerdeysem yoksa...yoksa bende mi ölmüştüm?
Kafamı iki yana sallayarak tekrar baktığımda yanlış görmüyordum.
Bir kahkaha sesi duymamla beni taklit eden yabancı konuşmuştu.
"Ah Lalisa dedikleri gibi çok aptalsın. Bu aptallığın hoşuma gitti. Ve şaşırıp durma hayal görmüyorsun."
-Bu...burası da neresi? (Lisa)
"Her şeyi hazır bekliyorsun Lalisa. Burası bu dünyadan ayrı bir yer ve çok üzülerek (!) söylüyorum burada o aptal beynin ile tıkılıp kaldın."
Ardından gelen kahkaha ile sinirlerimi iyice bozuyordu.
-SENİ BULDUĞUM ZAMAN...O ZAMAN BENDEN KAÇ APTAL! (Lisa)
Ses gelmeyince gittiğini anlamıştım. Dünyadan ayrı bir yerse neresiydi burası? Ben nasıl buraya gelmiş ve tıkılıp kalmıştım? Aklım almıyordu. Düşündükçe çıldırıyor çıldırdıkça içimde ki siniri tutmak oldukça zor bir hale geliyordu.
Bana bakan gözleri aldırmadan öylece dikildiğim yerden dışarı doğru ilerledim. Garipti...bazısı iyi bakarken bir kaçı beni öldürmek istercesine bakıyordu. Üzerimde duran montuma iyice sarılarak ellerimi cebime koymuştum. Bir çözüm yolu bulmalıyım dedim içimden. Bir çözüm yolu bulup bu cehennem çukurundan çıkmalıyım...
Kaç saattir yürüdüğümü bilmiyorum fakat aklıma en ufak bir çözüm dahi gelmiyordu. Burası hakkında bir bilgim yokken nasıl çıkacağımı da bilemiyordum. Dalgın dalgın yürürken karşımda dikilmiş bana bakan yaşlı bir teyzeyi görmemle adımlarımı durdurdum. Bakışları donuk ve soğuktu. Gerçi yaşamayan bir insanın bakışı için normaldi. Bir süre baktıktan sonra eli ile gelmemi işaret etti. Ben arkada onu takip ederken kimsenin olmadığı kuytu bir alana geldik.
Adımlarını durdurduğun da bende durmuştum. Aramızda oluşan mesafeyi kapatmıyor öylece dikiliyordum. Önünü bana döndü ve konuşmaya başladı.
-Lalisa...güzel kızım gel yanıma.
-Neden? Yani neden gelmeliyim? Zarar mı vereceksin? (Lisa)
-Hayır bana güvenebilirsin. Kimse görmemeli bu yüzden mesafeyi kapatabilir misin?
Yüzündeki masum ve tatlı gülümseme ile dediğini yapmaya karar verdim. Yavaş adımlarla yanına geldiğim de konuşmaya başladım.
-Dinliyorum. (Lisa)
-Sana burayı anlatacağım güzel kızım. Anlatacağım ki çıkış yolunu bulup kurtar kendini. Burası...burası yukarıya gidemeyen ruhların tıkılıp kaldığı başka bir dünya. Böyle bir dünyayı ise o yarattı. Lanetin başlangıcı ile hapsettiği ruhlar yalnızca evin etrafında değildi. Ayrı bir dünya oluşturdu bunun için...ve hepimizi buraya tıkıp bıraktı.
-Gerçekten anlamıyorum amacı ne? Neden artık pes etmiyor? (Lisa)
-Çünkü zevk alıyor Lisa. Gerçekten zevk alıyor. Burada bulunan ruhların çoğunluğu huzura ermek istiyor artık bu yüzden sana sonsuz güvenimiz ile güveniyoruz. Fakat bazıları ise burada kalmak istiyor. Onun askerleri olarak görüyorlar kendilerini. Ve senin bu işi bitireceğini öğrendiklerinden beri senden nefret ediyorlar. En sonunda...en sonunda seni buraya hapsettiler ki ayaklarına bağ olma diye.
-Pisliğin pislik askerleri...huzur varken böyle bir yeri mi tercih ediyorlar cidden. (Lisa)
-İnan bizde anlamıyoruz güzel kızım. Fakat arkadaşların ile irtibat kurmaya çalış. Kendini belli et Lalisa. Özellikle Jungkook'a belli et. Senin olmadığını anladıklarında ona hiçbir zaman belli etmesinler bunun için dikkatli olun. Hemde çok dikkatli olun. Bu dünya diğer dünya ile aynı düzene sahip tek farkı havası ve yaşayanları. Bu yüzden kırmızı taşın olduğu yere birlikte gidin. Birbirinizi göremeyeceksiniz evet. Fakat kutuyu bulduğunuz zaman çıkış yolunu da bulacaksın.
-Sana güvenebilir miyim? (Lisa)
-Ben artık çok sıkıldım Lalisa. Gidip huzura ermek istiyorum. Bu yüzden bana güvenebilirsin. Bana sonuna kadar güvenebilirsin.
-Biliyorsun ki güvendiğim her şey de bir şeyler çıktı. Bu yüzden seni ilk başta dinlemediğim için özür dilerim. (Lisa)
-Sorun değil güzel kızım. Bu gencecik hayatında yaşadıkların hiç kolay şeyler değil. Dediğim gibi çok dikkatli olun.
-Olacağımızdan şüpheniz olmasın. Sizi bu cehennem çukurundan çıkaracağım. (Lisa)
Yüzünde tatlı gülümseme ile benim de yüzümde gülümseme olmuştu. Arkasını dönüp gidecekken son anda bir şey hatırlamış olacak ki konuşmaya devam etti.
-Demeyi unutuyordum. Senin kılığına giren o yabancıya dikkat et Lalisa...Çünkü kendisi en tehlikelisidir...
...
Tekrardan selaam :)
Bu yabancı da nerden çıktı geldi ya? Sizce kim bu yabancı??
Malum karantina günlerindeyiz hiç halinizi hatırınızı sormadığımı farkettim. Nasılsınız? Neler yapıyorsunuz bakalım?
Neyse umarım beğenirsiniz sizi seviyoruum💜
VOCÊ ESTÁ LENDO
Cursed Loop
FanficHer zaman ki gibi normal bir gündeyken neden bir anda lanetin içinde bulunmayasın ki? ~27/06/2019~
~59~
Começar do início
