💧4🔥 İlk Karşılaşma

1.1K 110 290
                                    

Ateş Krallığı

"Kralım ülkemizde yabancılar buldum"
"Kimler?"
"Kim olduklarını bilmiyoruz. Tek bildiğimiz Buzlar Krallığı'ndan oldukları"

Tony hızla odadan çıkarken adam da onu takip ediyordu.

"Neredeler şimdi!?"
"Zindandalar"
"Ne işleri varmış burada!?"
"Büyü yaparlarken yanlışlıkla portal açmışlar ve kendilerini burada bulmuşlar. İsteyerek gelmemişler"

Tony alayla güldü. Cidden buna inanacak kadar salak mı duruyordu? Adımlarını aşağı merdivene indirdi ve zindanlara gitmeye başladı.

En sonunda uzun demir parmaklıkların ve çevresinin büyüyle hapis olduğu zindana gelmişti.

"Kimsiniz ve neden buradasınız?"

İçeridekileri inceledi. İki kadın bir erkek vardı. Erkeğin uzun saçı,
yeşil-mavi gözleri vardı. Kızın bir tanesini kızıl ve kısa saçlıyken diğeri kahverengi ve uzun saçlıydı. Erkek olan bir adım öne geldi ve hafifçe eğildi.

"Siz kral olmalısınız. Ben Bucky Barnes. Buzlar Krallığının şövalyesi ve Kralın en yakında dostu..."

Tony için bunu anlamı şuydu:

"Siz Kral olmalısınız. Ben Bucky Barnes. Buzlar Krallığının güvenliği benden sorulur. Önemli bir adamım, sadece bu değil aynı zamanda Kralın dostuyum yani bana veya arkadaşlarıma bir zarar gelirse Kralım bunun altında kalmaz"

Tony kafasından bu sesleri silip tekrardan Bucky'i dinlemeye başladı.

"Bu kızıl güzellik benim sevgilim aynı zamanda bir Savaşcı. Natasha Romanoff. Ve bu kız da..."

Bucky birkaç saniye durdu ve hızla konuştu.

"Bu kız da bir arkadaşımız"
"O arkadaşınız bir ismi yok mu?"
"Scarlett Wich"
"İsim sordum Şövalye Barnes, lakap değil"
"Size bu bilgiyi veremeyiz. Üzgünüm"
"O zaman Kralınız verir"
"Emin olun Bay Stark onu burada istemezsiniz. Kendisi cidden bir buzlar prensidir"
"Ben de ateşler prensiyim. İyi anlaşacağımızı düşünüyorum"

Tony hafifçe bir gülümseme verip hızla dışarıya çıktı. Ülkeleri son 56 yıldır barış içinde olsa da dost değillerdi ve geçmişlerinde ciddi bir düşmanlık yatıyordu. Şimdi Joseph dedikleri Kral buraya gelecekti.

Tony korkmuyordu ama endişeliydi. Gerçi adamı sakin ve merhametli biri olarak duymuştu. Yaşlandıkça insanlık duygusu belirmiştir belkide diye düşündü Tony.

"Kralım ne yapacağız?"
"Eğer gerçekten de dedikleri kadar önemlilerse Kral Joseph buraya gelecektir."
"Belki de salmalıyız"
"Adamlarına sahip çıkmalıydı. Ayağıma gelecek"

Asker kafasını sallayıp odadan çıktı. Tony ise hızla atan kalbinin yok sayarak gelecek olan yaşlı kralı bekledi.

Buzlar Krallığı

"Kralım biz onları bulamıyoruz"
"Nereye gitmiş olabilirler bir saat içinde!?"
"En son Leydi Maximoff ile büyü odasına gitmişlerdi..."
"Amaçları neydi!?"

Steve sinirden yanıyordu. Gerçekten yanıyordu. Hatta biraz daha sinirlense duman bile çıkartabilir. Bu hali gerçek anlamda çok korkunçtu. Asker birkaç adım geriye gitti.

"K-kralım aşk iksiri yapacaklar..."
"Anlamadım? Ne ikisiri dedin sen?"
"Aşk"

Steve büyük bir kahkaha attıktan sonra sinirle bağırmaya başladı.

"Bulacaksınız. Onları bana bulacaksınız! Gerekirse tüm taşların altına bakın!"
"Emredersiniz"

Asker neredeyse koşarak büyük odadan çıktı. Steve birkaç saniye yerinde durduktan sonra sinirle yanındaki büyük masayı devirdi.

ғι̇re αɴd ι̇ce » ѕтoɴyWhere stories live. Discover now