thirty three

11.3K 931 1.3K
                                    


Namjoon ve Jimin tam da planladığım gibi en arkada oturuyorlardı. Ben de Jeongguk'u ikna edip yanlarına oturmuştuk. Zaten en arkada dört koltuk olduğu için rahattık ama ortamda gergin bir hava vardı.

Jeongguk'u, Jimin ve Namjoonla konuşturmalıydım.

"Eee nasılsınız, heyecanlı mısınız bakalım."

"Taehyung saçmalama ortaokula gitmiyoruz. Okul gezilerinde ne diye heyecanlı olalım." dedi Jimin.

"Ay sana mı sorduk be! Namjoon ve Jeongguk ile muhattap olacağım ben."

"Jimin'nin dediklerinin aynısını düşünüyorum. Şimdi bırak da uyuyalım! Zaten erken uyandık." dedi Namjoon.

En sonunda bıkmış bir biçimde Jeongguk'un kulağına fısıldayıp "Hep böyleler, takma sen." dedim. Jeongguk ise usulca başını salladı. Ben bu çocuğa aşığım..

"Arkadaşlarının benle konuşmuyor olması gayet normal Taehyung. Sen dert etme, zamanla her şey düzelir." dedi gözlerimin içine bakarak.

Yakından daha bi güzeldi... Gözlerinden kendi yansımamı görebiliyordum. Uzun gri saçlarının yerini, kahverengiye bırakmış. Gözlerindeki lensi de çıkarmıştı. Bugün çok berraktı. Ben bir daha aşık olmuştum...

"Jeongguk, umarım eğleniriz." dedim gülerek. Çünkü içimden geçenleri söyleyecek cesareti, henüz kendimde bulamıyordum. Geceyi bekliyordum.

Ufak konuşmamızdan sonra kamp alanına yarım saat kala herkesi uyandırdım. Şu an bu konu burada çözülecekti!

"NAMJOON VE JIMIN! UYANIN BAKALIM AA GELDİK AAA OTOBÜS HARAKET EDİYOR AAA BİZİ OTOBÜSTE UNUTTULAR AAAAA UYANSANIZA BE! NE CAMIŞ GİBİ UYUYORSUNUZ!" dedim bedenlerini kollarından sallayarak.

Benim ses tellerime söverek esnemeye başlamışlardı. Ben de diğer köşedeki, cam kenarında güzelce uyuyan Jeongguk'u uyandırmaya yeltendim.

"Jeongguk uyanır mısın, bak varmamıza az kaldı." dedim hafifçe omzuna birkaç kez dokunarak. Ve uyanmıştı.

"Şerefsiz evladı! Bizi niye böyle uyandırmıyorsun?!" dedi Jimin.

"Öküz gibi horluyorsunuz! Bu yüzden kibarca uyandırmak hiç içimden gelmedi açıkçası."

"Namjoon, Jimin bakın bu Jeongguk." dedim Jeongguk'u gösterip sırıtarak.

"Mal mısın Taehyung? Elbette biliyoruz Jeongguk olduğunu." dedi Namjoon.

"Pışt! Seninki kaç cm?" Jimin söylediği şeyle dondum kaldım.

Jeongguk ise masum masum "N-ne a-anlamadım ne kaç cm?" dedi.

"Ay! ne olacak tabii ki boyun kaç cm diyor. Jeongguk takma sen şunları biraz gerizekalıdırlar." dedim sırıtarak. Aslında yüzümde "Senin amınakoyim Jimin." tipi vardı.

"Eee biraz sohbet etsenize be! Neden tip tip birbirinize bakıyorsunuz. Konuşsanıza!" dedim artık patlayarak.

"Sen video oyunları oynuyor musun?" dedi Namjoon.

Jeongguk cevap verince, üçü hararetli bir konuşma içine girdi. Ben de çaktırmadan ortalarından kalkıp hemen Seokjin ve Eunwoo'yu kontrol etmek için ön kısma ilerledim.

En önün arkasındaki birbirlerinin sırtına doğru başını eğerek uyumuş, bir adet Seokjin ve Eunwoo gördükten sonra yerime geçtim.

****

Kamp alanına vardığımızda Jeonggukla olan konuşmaları devam ediyordu Jimin ve Namjoon'unun. Muhtemelen derin bir sohbete girmişlerdi.

"Ee hadi ne duruyoruz çadırı kuralım." dedim sohbetlerini bölüp.

chatlinx•taekookWhere stories live. Discover now