24. BÖLÜM

8.9K 343 159
                                    

" yıllarca bir eve hapis olan bir bedenin can bulma zamanı gelmişti artık o kız zindanından çıkmak için kurbanını çoktan seçmişti bile

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

" yıllarca bir eve hapis olan bir bedenin can bulma zamanı gelmişti artık o kız zindanından çıkmak için kurbanını çoktan seçmişti bile..."

----

Yarım saatlik yol boyunca yaşadığım trajedik olayı düşündüm ama akıllı bir çıkar yol bulamadığım için ve artık çabalamaktan yorulduğum için olayları akışına bırakmaya karar vermiştim

Araba durduğunda geldiğimizi anlayıp arabadan indim

Evin ormanın içinde olması ne kadar şanssız olmamın bir belirtisiydi sanırım içimdeki sıkıntıyla akına baktım onlarında aynı sıkıntıyla bana baktıklarını görünce kaşlarım çatıldı

Tanrı aşkına bana ne oldu!

Yutkunarak konuştum sesim fısıltıdan farksızdı

" akşama kadar burada duracak halimiz yok hadi içeri girelim"

Yorgundum hem bedenen hem fiziken çok yorgunum

Onlara onaylayınca önden yürüyüp kapının önüne geldim tahta kapı sağlam gözükmüyordu

" anahtar nerede?"

" bende"

Dedi cenk gelip kapıyı açtı içeri girdim ilk giriş o kadar büyüktü ki..

Üstü, beyaz çarşafla örtülmüş eşyalar ve tozlar evi korkunç gösteriyordu resmen kim ormanın içine iki katlı tahtadan bir ev yapar ki?

" burası çok.. Pis"

Dedim bastığım yerden ayağımı kaldırdım toz sayesinde ayakkabımın izi çıkmıştı yerde

Burayı temizleme düşüncesi moralimi bozarken bir yandanda eşyaların üstündeki çarşafları açıyorduk eşyalarda en az ev kadar eskiydiler

" cemre bizim akınla odalarımız alt katta karşı karşıya senin odan yukarı katta odanda banyoda var bir duş al ve kendine gel hadi  akınla yapabildiğimiz kadar yemekler yapalım"

Neden benim odam yukarıdaydı! Aptal bir korkak gibi hareket etmeyecek odaya gidip duş alacaktım tamam anlamında başımı sallayıp her adımımda evin her yerinde duyulacak merdiven gıcırtısını duymamak için Kulaklarımı tıkayıp çıktım yukarıya karşılıklı olan odalardan birini açmak için yöneldim ilk açmaya çalıştığım kapı kilitliydi umursamadan karşı odadaki kapıyı açıp içeri girecekken elim odamın kapısında kala kaldı kilitli olan odadan tıkırtılar geldi

Eski bir evdi ve fare olabilirdi öyle değil mi? Evet olabilirdi

Bunuda umursamadan girdim odama yatak ve bir masa vardı ama bunlar toz değildi ayrıca oda temizdide bu beni mutlu ederken odadaki dolap dikkatimi çekti cenk ve akın benim gibi ilk defa geldiklerini söylüyorlardı kıyafet getirmiş olamazlardı değilmi ama ben şansımı deneyip açtım dolabı içinde rengarenk kıyafetler vardı ve bunlar gerçekten harikaydı belkide önceden burada kalan ailenin kızlarının kıyafetleriydi ki büyük ihtimal öyleydi bir kaç kıyafet alıp banyoya girdim duşa kabine girip suyu ayarladım gözlerimi kapatıp suyun altında oturdum

Keşke tüm yaşadıklarım bir hayal bir rüya olsa o kadar çok isterdim ki bir hayal olmasını 

Su bir anda kesildi muslukların veya boruların eskiliğinden olsa gerek umursamadan gözlerimi açmadım yarım saniye sonra tekrar su akınca gülümsedim

Bu su neden ısınmıyordu!?

Ve kokuyordu bu bu iğrenç bir kokuydu gözlerimi hızla açıp bedenimden akan kırmızı kana baktım korkuyla duşa kabine çarpıp fısıltı gibi konuşmaya başladım

" hayal... Bunların hepsi hayal!"

Gözlerimi kapatıp açtım karşımda benim yaşlarımda bir kız duruyordu boğazı kesilmiş her yerinde morluklar vardı teni ise ölüleri kıskandıracak cinstendi bembeyazdı

Nefesim kesilmiş gibiydi ne bağıra biliyordum nede göz yaşı akıtıyordum korkuyla bakıyordum onun o korkunç yüzüne yanıma yaklaşıp kanlı parmaklarıyla saçlarımı geriye attı gözlerimi kapattım 2 dakika açmadım gözlerimi o hala saçlarımı elliyordu boynumda bir acı hissedince hızla açtım gözlerimi

Herşey eskisi gibiydi su hala berrak bir şekilde akıyordu elim boynuma gitti kan akmıyordu hızla çıkıp havluyla buluşturdum bedenimi kıyafetleri alıp odaya girdim aynanın karşısına gidip boynuma baktım ince bir çizgi vardı Yutkundum aynada solmuş bedenime odaklandım o sıra perdenin arkasında bir hareketlilik olduğunu fark ettim hızla arkamı döndüm sanki bir karaltı sürünerek yatağın altına Hızla girdi

" tanrım... Yalvarırım yardım et"

Hızla kıyafetleri giyip aşağı indim

" sonuna çıka bildin"

Dedi akın sert sesiyle hah doğru ya biz düşmandık akın yetmiyormuş gibi birde paranormal şeylerle uğraşıyordum

Yaptıkları yemeği yiyip kalktık hepimiz Sus pus oturuyorduk en son ben konuştum alaycı tonla

" eee akın beni kaçırdın şimdi napacaksın öldürecekmisin"

" hayır seni süründüreceğim beni öldür diye yalvaracaksın"

Susup düşündüm sanırım şuan bile yalvara bilirdim beni öldürmesi için sessizliği merdivenden gelen gıcırtılar bozdu tek sorun şu ki şuan üçümüzde buradaydık akınla cenke korkuyla baktım onlar hala bana endişeyle bakıyorlardı

" sizde duydunuzmu"

Dedim fısıltıyla

" neyi?"

Dedi cenk zar zor

Tek diyebildiğim şey

" Allah kahretsin!"

Oldu..

BEĞENMEYİ UNUTMAYIN! ❤️

akidişler hastayım idare edin vote bekliyorem ❤️

YATAĞIMDAKİ YABANCI! (+18 İÇERİR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin