32.Bölüm

41.5K 2.1K 107
                                    

Ben geldimmmmmmmm

Aslında piçlik yapacaktım ama vazgeçtim. Ali'nin bocalamalarını kendi içinden alıp Duruya bulaştırdım. Dengesizlik neymiş ve nasıl olurmuş adlı dersimize girişimizi yapıyoruz,

Haydi bismillah!





Allahım eğer hala uyuyor ve rüya görüyorsam, hayata küserim.

Küsmekle kalmam bir miktarda kaderime sövebilirim.

' İçeriye almayacak mısın? ' diye konuşan adama hala ilk an ki gibi bakıyordum. Şaşkınlığımı bir türlü üzerimden atamıyordum. Nasıl atabilirdim ki? Beklemiyordum.

Boğazımı temizleyip burnumu havaya kaldırarak ' Sebep? ' diye mırıldandım.

Gözlerime bir süre daha bakıp omzuma sürtünerek içeriye geçerken ' İhtiyacım yok ' dedi.

AH!

Sesi!

Yanımdan geçen bedenin tenimde yarattığı karıncalanmaya lanetler okurken kapıyı kapattım ve içeriye geçtim. Onu tekli koltuğumda bacakları ayrık bir şekilde Çapkını severken bulunca, başımdan ayağıma kadar titredim. Güçlü ve damarlı elleri, Çapkının yüzünde ileri geri giderken iç çekmemek için dilimi ısırdım.

Kollarımı göğsümde birleştirdikten sonra burnumu havaya dikerek ' Buraya gelişinin bir sebebi olmalı ama değil mi? ' diye tekdüze konuştum.

Kollarımı göğsümde birleştirdikten sonra burnumu havaya dikerek ' Buraya gelişinin bir sebebi olmalı ama değil mi? ' diye tekdüze konuştum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kafasını ağır çekimde kaldırırken yerimde huzursuzca kıpırdandım. Böyle bakılır mı piç! İçimde akıp giden sıvı artık her ne ise aşağılardan bir yerlerden çıkacağa benziyordu çünkü sanki içim çekilmiş gibi olmuştu. Bir panter edasıyla ayağa kalktığında tamam dedim içimden artık mevtayım. NET!

Aramızda bir cm kalacak şekilde ağır çekimde üzerime gelirken, salonumdaki varlığı başımı döndürüyordu.

Allahım tek kullanımlık bile olsa bir gram akıl alabilir miyim?

Çünkü olanı harcadım da...

Yüzüme doğru eğilirken hala bayılmadığım için bedenime dua ediyordum. Burnu burnuma sürtününce durakladı ve gözlerimin ardını görüyormuş gibi baktı. O baktı. Ben öldüm.

Yutkunmamak için kastığım boğazım ile kafamı iyice yukarı kaldırıp burunlarımızın temasını kestim. Bu hareketime gözlerini hafifçe kısarak baktıktan sonra ' Ödeşmeye geldim ' dedi.

SİKTİR!

' Ne ödeş-mesi? ' derken kekelemediğime de ayrı dua ediyorum. Biraz daha kalırsa ölünce arkamdan mevtayı nasıl bilirsiniz sorusuna herkesin tek cevabı olacaktı.

- Çok duacıydı rahmetli.

Birden geri çekilip paravanın ardındaki dağınık yatağıma ilerlerken ' Yatağını kullanacağım ' dedi.

KARA HİLALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin