14. Bölüm - Akşam

222K 8.4K 1.7K
                                    

14. Bölüm - Akşam

Toprak'la beraber aşağıya indiğimizde akşam yemeği sofrası kuruluyordu.

Bir tek eve geldiğim gün ve düğün günü gördüğüm 2 kız sofrayı kurarken onlarla tanışmadığımı fark ettim

Yanlarına gidip tanışmak amaçlı yardım ederek muhabbeti başlattım

" Kolay gelsin kızlar ... "

" Saol abla " ikiside aynan da cevap verince yüzlerini iyice inceledim

İkiside tahminen benden küçük gibilerdi

" Bi sizinle tanışmadım herhalde "

" Ayşin ben "

" Ben de Gül "

" Kaç yaşındasınız "

" Ben 18 , Gül de 17 "

" Ama siz küçüksünüz daha "

İkisininde yüzünde bir gülümseme varken benim suratım düşmüştü , bu kadar küçükken burada bize sofra kurmalarını gerçekten çok kötüydü

" Şey abla... bizim annemiz vefat etmeden önce burada çalışıyordu da sonra Mahmut amca ve Emine teyze bize sahip çıktı , o yüzden yani "

Bı yanda kaşlarım çatıldı, bu muydu yardım etme şekilleri !

" Nasıl yani!? Sizi böyle çalıştırarak mı ? "

İkisi de benim tepkime kahkahalarla gülmeye başladı

" Hayır abla, Emine teyze ve Mahmut amca zaten bizim burada bu işleri yapmamızı istemiyor ama bizim içimiz rahat etmediği için evin işlerini yapıyoruz, ayrıca saolsun Zeynep abla da hiç bir zaman bize işleri yıkmaz yardım eder "

Bı an böyle kötü düşündüğüm için kötü hissetsem de moralim yerine geldi ...

" Peki o zaman bunda sonra bende size yardım ediyorum sonuçta bende bu evin bir geliniyim değil mi ?! "

" Yok abla gerçekten gerek yok sen otur biz hallediyoruz "

" Aynen abla zaten bütün gün yoruldunuz "

Omuz silkip bende sofrayı kurmalarına yardım ettim

Zeynep ablada bütün gün çok yorulduğundan bahçede Mustafa abi ve kızıyla oturuyordu

Sofraya son şeyleri de yerleştirdikten sonra kapının çalmasıyla kapıya koştum, bir çocuk gibi heyecanla kapıyı açınca Hazal'ı görür görmez sıkı sıkı sarıldım

" Ya nasıl özlemişim "

" Bende "

Biz öyle sıkı sıkı sarılırken Onur arkadan söylenmeye başladı

" Ya hadi içerde sarılın niye yolumu kapatıyorsunuz ya "

Hazal benden ayrılırken onu içeri götürdüm

Onur da , Hazal'ın olduğunu tahmin ettiğim çantayı salonun bir köşesine bırakıp sofraya oturdu

" Dur ya bi diğerleri de gelsin "

Onur , Ayşin'in söylemlerine göz devirip yerinde beklemeye başladı

Bense doyamayıp en yakın arkadaşıma tekrardan sıkı sıkı sarıldım

" Bu kim " diye bana Onur'u gösterdiğinde

" Eşimin kardeşi " diyerek tebessüm ettim

Hazal ise hâlâ olanlar çok hızlı gittiğinden kaşlarını çatmış bir şekilde suratıma bakıyordu

Trabzon'a Gelin ( Düzenlenecek! )Where stories live. Discover now