7. Bölüm - Düğün Salonu - Düğün Günü

Start from the beginning
                                    

" Babam, ailene benim seninle evlenmem konusunda bir söz vermiş ve bu sözü daha bize danışmadan vermiş, ne kadar istemesem de babam seninle evlenmem konusunda kararlı olduğu için vazgeçiremedim "

Birden duruşunu dikleştirdi ve bana kaşlarını çatarak " Ne yani şimdi sen benimle zorla mı evleniyorsun? " dedi.

O bilmiyor muydu bunu...

Offff!

" Sen çok isteklisin galiba benimle evlenmeye " diye dalga geçer bir ses tonuyla konuştum.

" Ben evlilik sorumluluğu alacak kadar sorumluluk sahibi bir insan değilim, üstelik sen daha 19 yaşındasın bense 24 "

" Farkındayım "

" Tamam o zaman madem ikimizde bu evlilik işini istemiyoruz bunu halledebiliriz "

Ne diyor ya bu.

Nasıl halledeceğiz acaba.

" Nasıl yani "

" Yani şu şekilde, şimdi ikimizde gidip şu imzaları atacağız ve herkeze gerçek bir karı koca olduğumuza inandıracağız, belli bir süre sonrasında da anlaşamadığımızı söyleyip boşanırız "

Yuh !

Gerçekten ciddi mi bu adam...

Ben şok olmuş bir şekilde ona bakarken o tekrardan konuştu.

" Olur mu "

" Oldu olacak sözleşme falan da imzalayalım "

" Yok, öyle bir şey yaparsak anında babama gider bu durum, zaten ikimizde istemiyorsak sıkıntı yok "

Aslında bu benim için iyi olabilir ondan boşandıktan sonra okula başlayıp kendime yeni bir hayat kurabilirim.

" Tamam oldu ama ne kadar süre evli kalıcaz ?"

" 1-2 sene boyunca evli kalsak yeterli sonra da yavaş yavaş kavga etmeye başlarız ve onlar kuşkulanmadan boşanırız "

" Tamam "

"Anlaştık o zaman " diyip sanki bütün dünyanın yükünü omuzunda taşımışta şimdi kurtuluyormuş gibi rahatlayarak elini uzattı.

Bende resmen bütün korkumdan arınmıştım, gülümseyerek elini sıktım " Anlaştık "

Ne kadar yakışıklı falan olsada yine de mutluydum.

Ama içimdeki ses ' Salak bulmuşsun yakışıklı taş gibi kocayı bunuyorsun ' derken içeri bir görevli geldi.

'' Efendim hazırsanız sizi içeri alalım "

Toprak kolunu bana uzattı ve bende gülümseyerek koluna girdim.

İkimizde gülümseyerek kocaman salona yavaş yavaş adımlayarak girdik.

Herkes bize bakarak alkışlıyor bir yandan da sesli bir şekilde giriş müziği çalıyordu.

Alkışlar eşliğinde nikah masasına kadar ilerledik.

Toprak benim sandalyemi çekip oturmama yardımcı olurken sonra da kendi tarafına geçti ardından nikah şahitleri masalarına tanımadığım iki adam oturmuştu.

Nikâh memuru mikrofonu eline alıp konuşmaya başladı.

Bütün konuklara hoşgeldiklerini falan söyleyen o konuşmayı yaptıktan sonra asıl soruya geldi.

" Siz, Murat kızı İpek Tuncer, Mahmut oğlu Toprak Aras'ı, iyi günde kötü günde, hastalıkta sağlıkta bir ömür kocanız olarak kabul ediyor musunuz ? "

Trabzon'a Gelin ( Düzenlenecek! )Where stories live. Discover now