32.Bölüm: "Sana ihtiyacım var."

3.4K 441 263
                                    

İyi bayramlar ve keyifli okumalar!

İyi bayramlar ve keyifli okumalar!

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

32.Bölüm

#flashback

"Vay canına," dedi Jimin. "Odama girip, gizlice hançerlerimi aşıran küçük melezim de buradaymış."

Jungkook, bağdaş kurduğu çimler arasında hafifçe doğruldu. Giydiği kargo pantolonu ve kenarları kıvrılmış beyaz tişörtü ile fazla ısırmalık duruyordu.

Ve tanrı şahit Jimin, genç melezi büyüyüp güçlendiğinde ondan beslenme arzusunu baskılamaya cüret dahi etmeyecekti.

Fırsatını bulduğu her dakika tavşan çocuğunun sıcak kanını zevkin en uç noktaları ile emecek ve kanını tatlı bir dinginlik ile boğazından aşağıya doğru gönderecekti.

"Hançerlerin konusunda niye bu kadar hassassın?" Diye hayıflandı Jungkook.

Miniğin'in çenesini elleri ile kavrayıp dudak kıvrımına küçük bir öpücük konduran Jimin,

"Benim küçük oğlanım," diye konuştu. "Hassas olduğum şey hançerlerim değil; sensin. Benden habersiz ortalıkta keskin maddeler ile at koşturmanı istemiyorum." Jungkook, esnek bedenini kedi gibi kıvırarak Jimin'e doğru sokarken, "Kendine zarar verirsen ne yaparım sonra?" Diye de ekledi.

"Ama hyung," diye nazlandı küçük çocuk. Az ilerideki okul arkadaşlarını işaret ederek kaşlarını çattı. "Bugün birbirimize havalı şeyler göstermemiz gerek! Sadece birkaç saatliğine. Lütfeeen! Hiçbir şey olmayacak."

"Hayır, Jungkook." Dedi Jimin sertçe. "Hem, böyle şeyleri okula sokmak yasak değil mi? Ne bileyim.. Madem havalı şeyler göstermen gerek, git arabalarını falan göster. Hançer de neymiş.."

Jungkook, vampir büyüğünü sertçe ittirerek kıvrıldığı yerden ayrıldı.

Büyükler bazen hiçbir şey anlamıyor ve fazlaca geri kafalı davranıyor diye düşündü.

Büyük bir somurtkanlıkla Jimin'e bakarak, "Okula gitmeyeceğim!" Diye bağırdı.

Ve Jimin,

"Gideceksin." Diye sakince konuştu. "Gitmezsen gece benimle değil Taehyung amcan ile kalırsın."

Ne? Onu nasıl böyle bir şey ile tehdit ederdi?

Küçük Jungkook'un kendisine sarılmadan uyuyamadığını bilmiyor muydu?

Jungkook dehşet ile araladığı ağzından kızgınlık dolu cümleler çıkaracağı sırada, aklına gelen parlak fikir ile duraksadı.

"Bekle!" Diye bağırdı. Koştura koştura evin içine girerek dakikalar sonra aynı hızla evden çıktı ve büyüğünün yanağına bir öpücük kondurarak tekrar koşturmaya başladı.

Jimin, saniyeler içinde değişen bu ruh halinden işkillenerek,

"Evdeki hançerlerime dokunduysan-" diye başlayan cümlesini,

Cunning Child | JikookDonde viven las historias. Descúbrelo ahora