Cunning Child | Jikook

4.Bölüm: "Bundan sonra benimlesin, küçük."

4.Bölüm

"Onunla bağlanmaya hazırım." Dedi Taehyung. Yüzünde huzurlu bir gülümseme vardı. Ellerinde tuttuğu Jungkook'un künyesine sevgiyle bakıyor ve bir kapı ardımızda olan Jungkook'a sevgi dolu sözcükler fısıldıyordu.

Gözlerimi sinirle yumdum.

Önümde tören için hazırlanan Taehyung'a bakarken,
"Sana da, fikirlerine de lanet olsun Yaljah!" Diye mırıldandım. "Lanet olsun!"

-3 saat önce-

"Unutma. Hiçbir şeyden haberin yok."

"Uyuşuk budalalar gibi davranan sensin! Beni sakinleştirmeye çalışacağına git ve panikten açılmış ağzını kapa Taehyung!"

"Kesin sesinizi." Dedi yanımıza gelen Yaljah. "Didişip duracağınıza yapmanız gereken şeylere odaklanın."

Derin bir soluk aldım.
Tüm hücrelerim birazdan duyacaklarım için uyanmış, tetikte bekliyor duruma gelmişken, yüzümde oluşan gülüşü durdurmak için çoktan soğukluk maskemi kuşanmıştım.

Konsey kapısının önüne geldiğimizde, anonsumuz için kısa bir an bekledik.

Konsey muhafızı, üçümüzün adını kabul için duyururken, baş vampir Namjoon yalnızca benim gelmem için onay verdi.

"Yalnızca Park Jimin!" Dedi görkemli kapının ardından. "Diğerleri beklesin."

Yaljah'a kısa bir bakış attım.

Bana güven verici bir gülümseme yolladı.

Endişe etmeme gerek yok diye uyardım kendimi.

Beni buraya çağırmalarının nedeni yardıma ihtiyaçları olması.

Kapılar geçmem için ardına kadar açıldı.

Ve ben, kasvetli odanın içine ilk adımımı attım.

-

Park Jimin, kırmızı ve siyahın kederli uyumunun hüküm sürdüğü odaya girdiğinde, gözleri yalnızca tek bir yere odaklandı. Karanlık perdeler ardında duran minik bebek beşiği ve içinde bulunduğu ortamdan rahatsız olan küçük Jungkook.

Göz bebekleri şefkatle titreşti.
Ancak hemen sonra bulunduğu yeri hatırlayarak silkelendi ve yüzünü buruşturarak baş vampir Namjoon'a döndü.

İçeride kendisi ve baş vampir dışında yedi soylu ve kıdemli vampir daha duruyordu.

"Jimin." Dedi Namjoon gülümseyerek. "Uzun zaman oldu kardeşim."

"Seninle daha farklı bir zamanda, daha farklı bir yerde görüşmek isterdim kardeşim." Dedi Jimin. Jungkook ve vampirleri kastederek.

"Ah, hoşuna gitmediğini biliyorum ama buraya çağırılmanın sebebi Jungkook. Olanlardan haberin var değil mi? Gerçekleşen suikast girişimini biliyorsun."

"Yoksa arkasında benim olduğumu mu düşünüyorsunuz?"

"Hayır Jimin. Senin yapmadığını biliyorum. Hoş, kolayını bulsan yaparsın ama... gerçekleşen suikastın arkasında sen yoksun."

"Öyleyse," dedi bıkkın bir nefes eşliğinde. "Beni neden buraya çağırdınız?"

Namjoon bir iki adım gerileyerek, konuşmayı yapması için kıdemli  vampirlerden biri olan Hoseok'u işaret etti. "Anlat ona." Diye konuştu.

Hoseok, durduğu sıradan bir iki adım öne, Jimin'e doğru gelerek,

"Korktuğunuz şey, çocuğun ileride yapabilecekleri öyle değil mi bay Jimin?" Diye sordu.