24: "Benim ailem sensin."

5.8K 684 506
                                    

24.Bölüm

Önce, yere çökmüş bedenlerini ayağa kaldırdı.

Sonra, elleri arasına tutuşturulan hançeri sımsıkı kavradı.

Ve daha sonra, hamlesini yapmak için Jeon Jungkook'a yöneldi.

Ağlayan tavşan çocuğuna.

Gözlerini sımsıkı kapamış ve tüm masumluğu ile savunmasızca önündeki adama teslim olmuş Jungkook, bedeninden akan sıcak kanı hissediyordu.

Fakat acı, yeteri kadar büyük değildi ve hançer beklediği yere saplanmamıştı.

Elleri arasından süzülen sıvıya şaşkınca baktı.

Jimin, aynı kesiği kendi eli için de yapmıştı.

Bakışlarını Jungkook'a doğru çevirerek,
"Yeni bir kan yemini." Diye konuştu.

"Ne yaptığını sanıyorsun?" Diye fısıldadı Jungkook.

Jimin, önünde ona çevrilen baygın bakışlara; alaycı bir gülümseme ile karşılık verdi.

"Gerçekten mi?" Diye sordu. "Gerçekten benim üzerimde güç sahibi olabileceğini düşündün mü?"

Suskun kalan çocuğu kapana kıstırmaya kararlıydı.

Sözlerine devam etti.

"Gerçekten mi?" Dedi bir kez daha. "Gerçekten seni öldüreceğimi düşündün mü? Gerçekten bunca zaman boyunca beni yönettiğini sandın mı?"

Anlamıyordu. Jeon Jungkook hiçbir halt anlamıyordu.

Jimin, kanlı avuçlarını birbirine bastırarak sımsıkı kenetledi.

"Yaptıklarının yükü bu denli fazlayken ve sen bu denli ölmek isterken, yine de benim için yaşayamaz ve benim için savaşamaz mısın?"

"Ben-" Jungkook ne söylemesi gerektiğini algılayamıyordu. Tıpkı burada ne olduğunu da algılayamadığı gibi.

Jimin, onun üzerinde yarattığı şaşkınlık dolu etkiyi umursamadı. Sadece,
"Tekrar et." Diye fısıldadı.
"Pour toujours,"

Sorgulamadı. Ettiği yemin kendisini öldürecek olsa bile sorgulamazdı zaten. Çünkü istediği buydu. Yalnızca ondan gelecek bir ölümün ruhunu temizleyeceğini düşünüyordu. Jimin'e ayak uydurarak,
"Pour toujours," diye fısıldadı.

"Je suis à toi."

"Je suis à toi."

"Tha kinithoún mazí, ne batalos, ne gravas, kio. Porque nuestras almas son. Nuestros corazones un."

"Tha kinithoún mazí, ne batalos, ne gravas, kio. Porque nuestras almas son. Nuestros corazones un."

Neyi tekrar ettiğini, ne için yemin ettiğini bile bilmiyordu. Yalnızca önünde duran adamın isteklerini yerine getiriyor ve ona koşulsuz şartsız güveniyordu.

Yeni yeminleri tamamlandığında, Park Jimin: Jungkook'un bedenini kendine doğru çekti.

Ve dudaklarını kulağına doğru  yönlendirerek fısıldadı.

Dudakları, Jungkook'un yumuşak kulağına değerken,

"Kadim yemin." Dedi. "Sonsuza dek, ben seninim.  Sen de benim. Çünkü bundan böyle: ruhlarımız bir, kalplerimiz bir. Bizi hiç kimse  ayıramaz."

-

"Yani en başından beri bana oyun mu oynuyordun?"

"Gücün, üzerimde hiçbir zaman etkili olamadı. Bana emrettiğin her şey için, zihnim sana karşı gelmeyi bir şekilde  başarıyor, senin onu yönetmene izin vermiyordu."

Cunning Child | JikookWhere stories live. Discover now