5.Bölüm-Uyuyan Güzel

64 4 0
                                    

-Bunun bedelini ödeyeceksiniz.
Araftan çaldığınız her soysuz sizin sonunuzu getirecek.
Yüzyıllardır insanoğlunun yaptığı gibi
Ve her seferinde yeniden ve yeniden yapacakları gibi
Ölümle dilediğiniz gibi alay edebilirsiniz.
Biliyorsun ki sevgili kardeşim asla ama asla
Ölümü kandıramazsınız.
Yitirilen her ruh Hypnos'un nefesini tadacaktır.
Cehennemin dibine yeniden dönecektir.
Planlarınız son bulacak ve sen sevgili kardeşim.
Yeniden benim yanımda nefes alacaksın.
Yeniden ölümün sadık hizmetkarı olacaksın!
Kalbi küt küt atıyordu. Rüyalar çok sıklaşmaya başlamıştı. Hypnos nasıl oluyordu da onun hafızasında bu kadar iyi hüküm sürebiliyordu. Oysa kendisini ona kapatmıştı. Bundan emindi aksi halde kardeşi söylediği gibi soluğu onun yanında alırdı. Yalnızca sesi rüyalarında yankılanıyordu. Tehditkar ve korkutucu. Bahsettiği konu hakkında hiçbir fikri yoktu. Tek bildiğiyse Hypnos'un her uyuyuşunda kendisine bir adım daha yaklaştığıydı. Kötü çok kötü... Hem bu soğuk yere sıfır noktasına geleli ne kadar zaman olmuştu? O büyük tanrı her gece bir şey için uğraşıp duruyordu. Ona güvenmek yüzyıllar sonra ve üstelik yeniden büyük bir delilikti ama gidebileceği başka bir yer yoktu. İş kaçışa geldiğinde en iyi yapabildiği buydu. Doğruldu yeniden uyumamak için ateşin içerisine baktı. Yavaş yavaş sönüşünü izledi. Uykusundan kaçmak için onun yanına gitti.
- bir yaz gecesinde eğleşmeyi sever ses:
kül rengi akşamın mırıltısını dinlemeyi, vaktiyle,
Vahşi yıldız- bakıcıların kulağına çalınan,
ve o adamın işittiği
düşünerek uzak karanlıklara bakan ,
ve yaklaşan bir bulut halinde görür karanlığı
onun görüntüsü, sesi değil midir
en kolay hissedilen ve duyulan?
Rüyaların sana rahat vermiyor öyle değil mi sevgili dostum?
-Yerimi bulamıyor belki de biliyor. Yine de sesiyle beynime işkence etmeyi ve rüyalarımla oynamayı tercih ediyor. Bu da onun savaşma tarzı biliyorsun.
-Araf hem inançsızlığımızın, hem de korkaklığımızın imidir, insan, cennetle cehennemden başka bir şey daha olsun istemiştir.
-Tam da bu konudan bahsediyordu. Gerçekten kızgındı. Onu kandırmanın imkansızlığından bahsedip durdu.
-Dediler ki:
bir sözcük, bir cümle, bir satır bekler dönmek için yüzünü. Beklerken umut besler içinde.
Beklerken ağlayan çocukları teselli eder, geçecek, bitecek diye.
Çok zaman.
Çok zaman Araf'tan daha kötü ne olabilir diye düşünürken. Bulur kendini cehenneminde.
Yeniden dirilecekler ve yeniden savaşacaklar yüce tanrıları için. Kazanmak için sonsuzluklarını yeniden kurban edecekler insanları.
-Yapmış olamazsın? Yüce Hades'in yeni efendisinin kayıp ruhların ve bilinmeyenin tek yeri içerisinde çığlıkların en sessizi Araf'a müdahale de bulunmuş olamazsın.
-Güven bana dostum yüzyılları evrene hükmetmekle geçmiş bir Tanrı'nın yapamayacağı bir şey yoktur gücü tam yerinde olmasa bile. Senin sevgili kardeşin acemiliğinin bedelini bu şekilde ödeyecek. Şimdi sessizliği sağlamalıyız. Dolunay belirdi zamanı geldi.
Dolunayın ışığı aydınlatıyor kar tanesini
O ki ölümsüzlere edilmiş en büyük hakarete maruz kalmış
Arafta ruhunu yüzyıllar boyunca sorgulamış
Yeniden can bulma vaktidir
Efendisi belirsiz topraklardan evrenin gerçek efendisine dönüş vaktidir.
Uyan yüce Ceres yeniden canlanma vaktidir.
Tanrıların hükmedeceği çağın yeniden başlama zamanı gelmiştir.
Dolunay tüm ışığı ile kar tanelerini aydınlattı. Yer büyük bir gürültü ile sarsıldı. Oluşan çatlaktan cılız bir ışık süzüldü. Önce dolunaya ardından karın altına girdi. Sonrasında siyah saçları ile bir kadın içine derin bir nefes çekti. Çevresine dikkatle baktı ve ilk görüşünde onu tanıdı.
-Uzun zaman oldu sevgilim çok uzun zaman ve yeniden seninleyim.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Geçmişin Hediyesi (3.Sezon) ⚔️ BittiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin