~63~

4.6K 508 88
                                    


1.Evet...aslında kitabın ismi(Light in the dark) büyük bir spoi...
Yani (karanlıktaki ışık) aslında Sierraydı. Volyartlar içindeki iyiliği temsil ediyordu.

2. Bir diğer şeyse yani herkes tarafından tanınan ismi...Dark Shade(karanlık gölge)
Kızımızın bir türlü gizli kimliği gibi birşeydi.

Eğer bazı kısımları anlamadıysanız  gelecek bölüm sonunda kısa bir şekilde  yazarım.....

Şimdiyse iyi okumalar💜

Hızla ayağa kalkıp karşısındaki kişiye bakmıştı. Onu tanıyordu diğer taraftandı ve isminin Yoongi olduğunu biliyordu. Yoonginin kendisine dikkatle baktığını farkettiğinde hemen elini yüzüne götürmüştü.

Düştüğü sırada yüzünü kapattığı şey açılmıştı ve yüzü gözüküyordu. O an hemen arkasını dönerek hızla ilerlemişti.

Fakat çoktan hazırlanmış tuzağın tam üzerine gittiğinden habersizdi. Kollarına dolanan zehirli sarmaşıklar onu yere doğru çektiğinde hemen sarmaşıklardan kurtulmaya çalışmıştı. Ve o an tam tersi olmuş karşı çıktıkça sarmaşıklar daha güçlenerek tüm vücudunu sarmıştı. İşte o an büyülü sarmaşık olduğunu anlamıştı.

Kıpırdamamaya çalışarak birsüre beklemişti ve karşısında beliren kişiyle yüzüne tiksinir bir ifade yerleşmişti.

"Hoşgelin Shade. Sanırım sonunda en güçlü melezden kurtulacağım. Aslında çok önceyapacaktım tabi seni kurtaran o küçük şeytan olmasaydı"

Sierra etrafına kalkan kuracağı sırada bay David'in yaptığı büyüyle uykuya dalmıştı. Ve bu uyku normal bir uyku değildi.

David Sierrayı öylece öldüremeyeceğini biliyordu. O yüzden aklında çok güçlü bir büyü vardı ve onu uyanıkken götüremezdi.

Onu ormanın en derinliklerine götürerek gözüne kestirdiği ağaçlardan birine kollarından ve bacaklarından  bağlamıştı.

Bir süre sonra uyanan Sierra hemen bağlı olduğu yerden kurtulmak için tüm gücünü kullanmıştı. Kollarını çekeceği sırada dürten iç sesiyle başını kaldırarak yukarıya bakmıştı. Ve iyiki bakmıştı.

Elini bağlandığı yerden çekeceği  an tam başının üzerinde duran zehirli hançer ona saplanacaktı. Düşünmesine rağmen aklına birşey gelmiyordu. Çok yorulmuştu...

Önde beliren adama ve elindeki keskin şeye uzun süre baktı . David tam önünde yere çökerek pantalonunun bacaklarını yukarı sıyırmıştı.

"Ne yaptığını sanıyorsun"

Bu iğrenç adamdan herşeyi bekliyordu.

Teninde hissettiği acıyla eğildiğinde az önceki keskinliğin şuan teninde dolaşarak bir şeyler çizdiğini farketmişti.

Her kesikte çığlıklarına yeni birisi ekleniyordu  fakat bu ormanda  sesini duyacak kimse yoktu.

Bir süre sonra artık acıdan bağıramaz duruma gelmişti. Önünü bile net göremiyordu. Tek istediği acı çekmek yerine sessizce ölmekti.

-Bay David....

O an duyduğu sesle Bay David tedirgin bir şekilde ayağa kalkmış ve içinden küfürler savuruyordu.

-Ordamısınız?

Bay David Yoonginin seslenmesiyle hemen elindekileri bırakarak ayağa kalkmıştı. Büyü yarım kalmıştı ama bu şekildede çok fazla yaşayamayacağını düşünüyordu.

Hemen toparlanarak Yoonginin gelmesini beklemeden kendisi yanına koşmuştu.

-Birşey mi oldu bay David? Orda biri mi var?

David Yoongi'yi kolundan tutarak bir şeyler  uydurmuş ve hemen ordan uzaklaştırmıştı.

Sierraysa kanlar içinde bu acının bitmesini bekliyordu. Artık umudu kalmamıştı. Bu yüzden elini çekerek hançerin kendisini öldürmesine izin verecekti...

Elini tam çekeceği an tanıdık bir ses duymuştu.

"Shade....Dark Shade? Sierra nerdesin"

Sesini bile çıkaramıyordu fakat gelip onu bulabileceğini biliyordu. Kısık sesiyle Jihun diye seslendi. Dudakları kurumuş ve gözyaşları yanaklarında  kurumuştu.

"Sierra!!!!

Başını yavaşça kaldırdığında gülümsemişti en azından son kez onu görecekti..

Jihun hemen onun yanına koşarak bağlı olduğu yerden kurtarmıştı.

Sadece ağlıyordu sevdiği kadını bu şekilde görmek canını yakıyırdu.

"İyi olacaksın. Söz veriyorum sana hiçbir şey olmayacak"

Nazikçe vücudunu soğuk karın üzerine uzatarak dikkatle bakmıştı. Ayaklarındakı kanı fark ettiğinde hemen pantalonunu bacaklarını yukarı  çekmişti. Bacaklarındaki kesikleri gördüğünde daha  çok ağlamaya başlamıştı.

"Bunu sana nasıl yaptılar. Kim yaptı?"

Sierra zorlanarak olsa bile ismini  söyleyebilmişti.

"Seni kurataracağım Sierra"

Jihun'un özel bir yeteneği  vardı. Güçlerini farklı kullanarak birini iyileştire biliyordu ama bu zaman kendisi  zarar görüyordu.

"Hayır"

"Lütfen Shade izin ver. Bak bilmiyorsun benim sen olmadan o kulede kalmamın hiçbir anlamı yok"

Jihun onu dinlemeden hemen bacağındaki kanları temizlemişti. Onun için herşeyi yapabilirdi ve yapacaktı.

"İyi olacaksın güven bana"

Sierra bunu yapmasını istemiyordu. Çünki ona kendi yüzünden zarar gelmesine dayanamazdı.

Jihun yavaşça ayağa kalkarak ellerini Sierraya doğru uzatarak tüm gücünü kullanmıştı. Hatta belkide daha fazlasını..

Yavaşça gözlerini açtığında Sierranın gözlerinin kapalı olduğunu farketti.

Yanına çökerek kontrol ettiğinde hala nefes alıyordu. İyi birşeydi... Demekki yaptığı şey işe yaramıştı. Şimdi yapılacak tek şey vardı. Yaptığı şey ters etkisini kendine göstetecek ve birazdan yürüyemeyecek hale gelecekti. O yüzden hemen Sierrayı kuleye yetiştirmeliydi.

Kızın kollarından tutarak nazikçe kendine doğru çekip yerden kaldırdı. Kıcağına aldığında onun çok hafif  olduğunu düşünerek gülümsemişti.

Ona göre Sierra hiç bir zaman normal bir yönetici kadar sert değildi. Tam tersi sevimliydi. Sert gözükmeye çalışan  fakat sevimli olan biriydi.

Yürümeye devam ederken kucağındaki  kızın yüzünü incelemeye başlamıştı çoktan. Uyurken bile nasıl bu kadar güzel olur diye düşündü.

Sınıra varmasına çok az kalmıştı ama gücünün de bittiğini hissesiyordu. Ayakları titremeye başlamıştı kendini ayakta tutamıyordu. Zorlanarak yürümeye devam etti. Yavaşça kucağındaki kızı indirerek sırtına almaya çalıştı. Bir sürede öyle devam etti.

Fakat korktuğu şey başına geldi ve gitmeleri gereken yere varamadan tüm gücü tükendi.

Ve dizlerinin üzerine  çöktü. Sierrayı yavaşça yere uzatarak etrafa baktı. İçinden kendine lanet okuyordu çünki şuan tam olarak sınırdaydılar ve garip sesler duyuluyordu. Eğer yanlış bilmiyorsa bu sesler katil Volyartlara aitti. Şimdi iyice düşünmeliydi. Gücü ikisinide görünmez etmeye yetmeyecekti. İki şansı vardı. Ya Sierrayla burda kalacaktı.

Yada gücünü sadece Sierrayı bir süre görünmez etmek  için kullanıp kendini  onu kurtarmak için katil Volyartların önüne atacaktı.

İkiside burda kalsaydı. Sierra zarar görecekti. Bu yüzden ikinci fikrin mantıklı geldiğini düşündü. Önemli olan onu korumaktı. Tek istediği Sierra'nın da kısa sürede iyileşmesi ve kimse onu bulmadan tekrar kuleye dönmesiydi.

Hoşçakayyyyy

🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄🦄

Light in The Dark |MYG|+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin